Yemek

206 28 15
                                    

Eteğimin boyunu biraz geçen ceketimi de koluma astıktan hemen sonra boy aynasında kendime onay vermemle evden çıktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Eteğimin boyunu biraz geçen ceketimi de koluma astıktan hemen sonra boy aynasında kendime onay vermemle evden çıktım. Dar gri bir etek ve üzerine sırt dekolteli bir tişört giymiştim. Fazla abarttığımızı söylesemde kızlar bunun yeterli olduğunü söyleyip beni ikna etmişlerdi.

Evlerin arasından geçip yola doğru ilerlerken arkamdan duyduğum ıslıkla olduğum yerde durdum.

"Bu halde nereye gidiyorsun panda?"

İşte radara yakalanmıştık. "Yemeğe gidiyorum" diyerek arkamı bile dönmeden konuştum. Cooluz ses kes. Ahhah.

Bir kaç adımla yanımdan geçip önümde durduğunda bende onu inceleme şansı bulmuştum. Dar koyu renk kotun üzerine siyah gömlek giyerek üstten ilk üç dümesini açık bırakmıştı. Üç ne la? O düğmeleri boğulana kadar iliklemelisin.

"Sen nereye?" Diye sordum. Merak ediyordum ama etmiyordum. Anladınız siz.

"Selin çağırdı" dediğinde gözlerimi devirmemek için zor tuttum kendimi.

Bir kaç minik adımla yanıma geldi. Nefesi artık yüzüme daha da yakındı. Ve tenime çarptıkça etrafa yayılıyordu.

Önce kolumda tuttuğum ceketi aldı ve hemen sonrasında kollarımı kaldırarak ceketi giydirdi. Ben 'ne yapıyorsun?' Temalı bakışlar atarken ceketin önündeki tek dümeyi ilikledikten sonra yine bir kaç adımla eski yerine geçti.

"Gideceğin yere kadar üzerinden çıkarma"

Tekrar göz devirdikten hemen sonra bu sefer ben birkaç küçük adımla yanına ulaştım. Artık benimde nefesim onunki kadar yakınındaydı.

Elimi göğsüne atarak önce göğsünün üzerinde açıkta kalan düğmeyi ilikledim. Elim bu işe yatkın olup yukarı doğru iliklemeye devam ederek çıktığında eneste gözlerini kapatmıştı.

Son düğmeyide ilikledikten sonra yanağına küçük bir öpücük koydum. "Gideceğin yere kadar düğmelerini açma"

Gözlerini açıp dudağının tek kenarı kıvrıldığında bende gülümseyerek yanından geçtim ve hazırda bekleyen taksiye bindim.

***

Furkanın mesaj attığı mekana girdiğimde gözlerim etrafta furkanı ararken bana el sallamasıyla bulunduğu masaya doğru yürümeye başladım. Bu sırada da ceketimi çıkarmıştım.

Masaya ulaştığımda furkan tek elini belime atıp yanağıma uzun bir öpücük kondurdu. Hemen sonrasında ise burnunu hafifçe sürterek kulağıma kadar ulaştı ve dudakları kulağımın üzerinde küçük hareketler yaparken konuşmaya başladı. "Gözlerim kamaşıyor lütfen bu kadar güzel olma" dediğinde bulunduğumuz durumdan biran önce kurtulmak istercesine hafifçe gülümsedim ve geri çekildim.

Sandalyemi çektikten hemen sonra o da karşıma geçip yerleşti. Gözlerim yüzü hariç heryerde dolaşırken onun hala yüzüme kitlenmiş gibi baktığını hissedebiliyordum.

SırıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin