/25\ "Karanlığın Kurbanları." Part/1

212 10 25
                                    

Macera isteyenlere, aksiyon isteyenlere gelsin bu bölüm 😘 siz birde diğer bölümü görün 😁 tabii onun içinde vote ve yorumlara ihtiyacım vaaaarrr🤔

İletişim= Instagram:BugceDmrpnc / SnapChat: premseslydia / Ask.fm: bugcedemirpence

~Çok değerli oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin n'olursunuz 💗 seviliyorsunuuuzzz👅~


Boğazımdaki yumru nefesi almamı oldukça zorlaştırırken, Berk ve diğerleri Ömer'in önünde durdular. Gözlerim nedensizce Murat'ı ararken, onu göremediğimde içimi bir huzursuzluk kapladı. Gözyaşlarım yuvalarından çıkıp, yanağımı ıslatmaya başladıklarında omzuma dokunan bir elle irkildim. Bakışlarım Bora'yı bulduğunda, kaşlarını çatıp elini yanağıma koyması bir oldu. "Ne oldu Ecrin?" Hıçkırarak ağlamaya başlamadan hemen önce kollarımı Bora'nın beline sardım. Anında kaslı kolları sırtıma yerleşirken, cırtlak sesli bir hocamızın bağrışını duydum. 

"Kavga çıkaran olursa kamptan atılır!" On ikinci sınıfları yiyorsa atın, bunlar hep boş tehditler. Yine de uğultu biraz olsun dağılırken, kolumdan tutulup çekildiğimi hissettim. "Sevgilimin kollarında olman hiç hoşuma gitmedi." Sevgilim...

Bora'nın kaşları alayla kalkarken, "Sevgilin mi?" dedi. O da inanmıyordu sanırım. "Sence buna inanmalı mıyım?" Berk'in sinirden kasıldığını hissettiğimde, elimi elinin üzerine koydum.

Ardından Berk'in kolunu belimde hissettiğimde, "Berk, Murat buradaydı," diye fısıldadım. Anında bana bakarak kaşlarını çatarken "Ne?" diye fısıldadı. Kafamı hızla sallarken "Buradaydı, yemin ederim, gördüm." dedim. "Burada değildi Ecrin." Berk'in dediğine kaşlarım çatılırken, bakışlarımı kaçırdım. Gözyaşlarım artarken, yanımıza birilerinin gelmesiyle yüzümü göğsüne sakladım. Bora "Murat kim?" diye sorunca, Berk "Seni ilgilendirse bilirdin." diyerek tersledi. "Ecrin, bana bakar mısın?" Yüzümü hafifçe kaldırarak "Önemli değil," dediğimde, Burak sinirli halde yanımıza geldi.

İçine derin bir nefes çekerken "Ömer piçi bilerek geldi," diye fısıldadı. Berk işaret parmağını dudağına bastırdıktan sonra "Konuşacağız akşam," dedi. 

Gözyaşlarımı silmek için Berk'ten ayrıldıktan sonra, avuç içlerimi yanağımın iki yanında sürttüm. Buse ve kızlarda yanımıza geldiğinde, Açelya "Hadi şişe çevirmece oynayalım," dedi.

Pek keyfim olmadığından "Ben oynamayacağım," dedim. Bora'nın gittiğini yeni yeni fark ederken, sahneye yine birkaç kişi çıkıyordu. Açelya diklenerek "Niye, sakladığın bir şey mi var? Ya da cesaretsiz misin?" dediğinde, kollarımı göğsümde birleştirdim ve "Herkes bugün bana terslenme yemini mi etti? Keyfim yok, oynamayacağım. Bitti, başka bir sebep arama-aramayın." diyerek oradan uzaklaşmaya başladım.

Peşimden kimse gelmemesi için hızlı hızlı yürürken, telefonumun titremesiyle elime aldım.  

Gelen Mesaj: Hakan

Kamptayım.

Okuduğum mesajla havaya uçarken, hızla kampın girişine adımlamaya başladım. Güvenlikle sözlü tartışmaya giren Hakan bakış açıma girdiğinde, ilk önce harbiden o mu diye düşündüm. Beni fark eden görevli ve Hakan bana dönerken, "Sorun yok, arkadaşım beni görmeye gelmiş sadece," dedim.

Tam olarak yanlarına geldiğimde, Hakan'a bakarak gülümsedim ve onu baştan aşağıya süzdüm. "Evrimin gezegen atlamış resmen," diye mırıldanırken, sonunda gözlerine baktığımda onun da bana bakıyor olduğunu gördüm. Beni incelemesi bittiği sırada "Sen sadece birkaç kilo zayıflamış, en önemlisi gözlüğü atmışsın," diye mırıldandı. Evet, ortaokulda gözlük takıyordum. Gözlerimi devirirken kahkaha attım. "O gözlük hala duruyor." Ardından kollarımızı birbirimize dolarken, "Vay, vay, vay," diyen sesle birbirimizden ayrıldık. "Hakan'a da bakın siz!"

Artık Benimsin! #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin