Kırılgan Metal

20# Gerçek

Playlist: Ólafur Arnalds - So Far ft. Arnor Dan

Umudu görmekten çok uzaktayım. 
Burada yalnız başıma dikiliyorum. 
Ben çok şey mi istiyorum? 
*
Çok uzaktayım özgür olmaktan. 
Beni avlayan geçmişten. 
Dokunamadığım gelecekten.

________ 

Bu bölüm Kış Askeri çizgi romanından kesitler içermektedir.

________

#20

G E R Ç E K

M E L İ N D A W A D E

''Ama bir kamera nasıl tamir edilir bilmiyorum ki, kontrol mühendisliği eğitimi almadım''

Melinda sesini sakin bir tonda tutmaya çalışarak Rumlow'un anlaması için üçüncüye, aynı cümleyi, farklı bir şekilde dile getirerek, tekrar söyledi.

'' Bak, şu an elimizde tamir edecek başka biri yok, o yüzden tek seçenek sensin''

Rumlow'un inatçı sesine karşı kaşlarını çattı. Kamera tamir etmek metallerle veya elementlerle uğraşmaktan çok daha farklıydı. Evet, genel bir eğitim almıştı ama yöneldiği alan farklıydı, hangi kabloların ne işe yaradığı konusunda pek fazla tecrübesi olduğu söylenemezdi, hatta yoktu. Sadece okuduğu birkaç kitapta aklında kalanları kullanabilirdi, pratiğe dayanan bilgileri ise sıfırdı.

''Peki Zola, eminim o-'' 

''Zola Yöneticiyle beraber Amerika'da. Şimdi başka bir kelime daha sarf edersen zor kullanacağım ve bundan hoşlanacağını sanmıyorum''

Melinda tehdidine karşı kaşlarını daha da çatsa da sesini çıkarmadı. Rumlow'un gücünü ve yapabileceklerini az çok biliyordu, o yüzden canını acıtmadan işin içinden kurtulmaya karar verdi. Anlaşılan durumu ne kadar açıklamaya çalışsa da bu adamın anlamaya niyeti yoktu. Zola da yerleşkede olmadığına göre iş tamamen ona kalmıştı.

Sahi neden Pierce'la beraber Amerika'ya gitmişti acaba? Bir örgüt olduklarını varsayarsa muhtemelen burası gibi bir başka yerleşkeleri daha olmalıydı, uzantılar olmadan tek başına ayakta kalmak biraz zordu çünkü.

''Pekâlâ,'' Melinda derin bir iç çektiği soluğunu bırakarak konuşmaya devam etti. ''Kameranın yeri nerede? Bağlantıları gösteren bir harita veya taslağınız da varsa işime çok yarar.''

Sözlerine karşı Rumlow yüzüne ufak bir tebessüm yerleştirdi ve işbirliği yapmasına sevinmiş gibi gülümsemesini büyüttü. İri vücudu çeşitli silahlarla donatılmışken Melinda tırsmamak için kendini zorladı, burada aylar geçirmesine rağmen silahın görüntüsüne bir türlü alışamamıştı ve alışmakta istemiyordu.  

''Beni izle''

Rumlow onu takip etmesi için başıyla işarette bulunarak önünden yürümeye başladığında Melinda peşine takılmaktan başka çaresi olmadığı için arkasındaki yerini aldı. Hızlıca zemin katını terk edip merdivenlerden aşağı indiklerinde bodrum katına varmışlardı bile. Bu kata daha önce hiç gelmemişti ve etrafına kısaca şöyle bir baktığında, çok fazla özelliği olan bir yere de benzemiyordu.

''Şuradaki kamerayı görüyor musun?''

Rumlow parmağıyla tavana monte edilmiş ufak cismi gösterdi. Kamera yarım daire şeklinde siyah bir renge sahipti, küçük bir kırmızı ışığın yanıp sönmesi dışında başka bir özelliği de yok gibi duruyordu.