Kırılgan Metal

21# Washington

Playlist: Red-Pieces

Sonra senin yüzünü gördüm.
Biliyorum en sonunda senindim.
Daha önce kaybettiğimi sandığım her şeyi buldum.
Ve adımı söyledin...
Sana parçalanmış halde geldim.
Bu yüzden beni bütün yapabilirsin.

________

#21

W A S H I N G T O N

2014-AMERİKA, WASHINGTON DC (38° 53' 23.7516'' N, 77° 0' 32.4108'' W)

M E L İ N D A W A D E

Kış Askeri'ne, artık öğrendiği asıl adıyla Bucky'e olanları bir türlü anlatamamıştı. Daha doğrusu anlatacak fırsat eline bir türlü geçmemişti. Arşivde geçirdiği uzun süreden sonra flash belleğide yanına alarak çabucak kamerayı tamir etme işine koyulmuş ve birkaç kablonun ucunu düzelttikten sonra da kamerayı yeniden çalışır hale getirmeyi başarmıştı.

Rumlow'a kamerayla ilgili rapor vermek üzere yanına çıktığında ise onu hiç dinlemeden doğruca odasına gidip eşyalarını toplamasını söylemişti. Dediğine göre Amerika'ya, Washington DC' ye gideceklerdi ve HYDRA'nın orada bulunan yerleşkesinde çalışmalarına devam edecekti.

Melinda her ne kadar ülkesine geri döneceği ve kendi dilini konuşan insanların arasına yeniden gireceği için mutlu hissetse de, askerle ilgili öğrendiği gerçeklerden bu yana içinde onu rahatsız eden bir dürtü vardı. Sürekli olarak çok geç olmadan önce ona söylemesi gerektiğini hissettiriyordu.

Derin bir nefes alarak ellerini birbirine kenetledi. Rusya'dan Amerika'ya süren yolculuk yaklaşık olarak 12 saat sürmüştü ve bu süreç içinde oturduğu yerden kalkma gibi bir lüksü olmadığı için uçağın içinde Bucky'i arayamamıştı ve dolayısıyla da onu görememişti. Kış Askeri olarak kullanılan lakaptan sonra adını kullanmak ona garip geliyordu.

Buchanan'ın kısaltması olarak geçen Bucky kulağa çok daha çocuksu gelen saf bir isim gibiydi.

Bir iç çekişle şakaklarını ovaladı, bir yolunu bulup askere gerçekleri anlatması gerekiyordu, daha yerleşkeye yeni yerleşmiş olup hiçbir kısmını bilmese de bir şeyler yapmak zorundaydı. Buna mecburdu.

Yeni odasında oturduğu yataktan kalkarak kapıya yöneldi ve daha bir gündür bulunduğu yeni yerleşkenin koridoruna attı kendini. Bu yerleşke Rusya'dakine kıyasla daha küçük ve kalabalıktı. Attığı her adımda mutlaka ya biri ona çarpıyor, ya da aceleyle yanından geçip gidiyordu. Melinda dar alanda hızlı hareket etmeye çalışarak insanların arasından süzülüp başka bir koridora geçeceği sırada biri kolunu yakalayarak onu karmaşanın içinde durdurdu.

''Melinda Wade sen misin?''

Melinda duyduğu saçma soruya karşı başını kaldırarak, onu tutmakta olan elin sahibine döndü. Bu yerleşke de ondan başka kadın yoktu, sorusu kulağına oldukça komik gelmişti hatta şu an panik yapmış bir halde olmasaydı buna gülebilirdi de. Bir kaşını sorgular biçimde kaldırarak önündeki adamın sert bir ifade taşıyan yüzüne baktı.

Mavi gözleri çatılan kaşlarından dolayı keskin bir ifadeye bürünmüş, sarı saçları düzgün bir şekilde ayrılarak bozulmasını önleyecek şekilde jölelenmişti. Kıyafeti ise diğer herkes gibi silahlarla donatılmıştı ancak dikkatini çeken bir şey vardı. Kıyafetin sol üst kısmında HYDRA'nın adı veya sembolünün bulunması gerekirken, okunmasına yetecek kadar büyük harflerle SHIELD yazıyordu.