Beden Hırsızı (Tamamlandı)

16.Bölüm

16.Bölüm

Jake, Martha Lake

Kurum'un antrenman alanı binanın alt kısmını oluşturuyordu. Asansörle inerken eksi dörtteydi ve en alt katmandı. Belli aralıklara dizili duran kolonlar kalındı ve binanın başımıza yıkılmasına engel oluyordu. Binanın aralıklara bölünmemiş en açık katıydı ve tahminimce beş yüz metre kareden fazla bir ölçümü vardı. Burası bambaşka bir dünyaydı.

Odalara ayrılmamış olsa da çalışmalar için farklı farklı kısımlar oluşturulmuştu. Üç metre yüksekliğindeki duvarlardan bir kısmı tırmanma duvarına dönüştürülmüştü ve o kısımda tavandan sarkan halatlar ile yine tırmanma üzerine antrenman odacığı oluşturulmuştu. Bir kısma atış alanı yapılmıştı. Burada okçulukdan, bıçak fırlatmaya; tüfeklerden küçük tabancalara kadar atış alıştırması için hedefler vardı. Her silah çeşidi için ayrı bölmeler ve onlara uygun hedefler vardı. Bölmelerin içlerinde silaha uygun ek gereçler de vardı. Atış yaparken kullanmak üzere plastik gözlük varken, okçular için parmaklık ve kol koruyucu şeyler duruyordu. Bıçak fırlatma bölgesinden geçerken parıl parlayan sivri uçlu, boy boy bıçaklara bakmak bile dilimi kurutmuştu. Yakın mesafede adamı kemiğine kadar kesebilecek keskinlikte görünüyorlardı.

Yaklaşık yirmi dakika önce alana geldiğim için gezme şansı yakalamıştım. Beni tırmanda duvarına yollayacaklarına emindim, belki bir daha böyle profesonel bir spor alanı göremezdim. Atış alanını geçtiğim de, iki sanırım elli metre yürümüştüm fitness bölümü ile karşılaştım. Alanın en büyük kısmını burası kaplıyor olmalıydı. Sanırım Jack'in evinin iki katı büyüklüğündeki fitness bölmesinde daha önce hiç görmediğim spor aletleri duruyordu. Gıcır gıcırlardı ve sıradan bir spor salonuna göre daha detaylı bir ekipmanları vardı. Hepsinde aletin üzerinde küçük bir ekran ve ekrana bağlı kablolar duruyordu. Spor yapanın nabzını ve değerlerini birebir ölçüyor olmalılardı. Kaşlarımı oynatıp yürümeye devam ettim. Kurum'un bu harcamaları için iyi bir geliri olmalıydı. Buradan devletin onu desteklediği sonucuna vardım. Aslında bunun tek nedeni para değildi, hatırladığım kadarıyla Diaz, Jack'i yanlarına alırken onu suçundan ve geçmişinden kurtarma sözü vermişti ve böyle bir şey devletin izni olmadan yapılamazdı. Kurum, suçluların yetenek ve potansiyellerini kullanarak onları eğitiyor ve eğitimli ajanlar olmalarını sağlıyordu. Ve ajanlar da temiz bir kimlik karşılığında Kurum ve dolaylı yoldan devlet için çalışıyordu. Yeniden Hera'nın hikayesini merak ettim. Bu ajanlar polis okulları ile burada değildi, her biri hapishanenin yolundan dönmüş suçlulardı.

Fitness aletlerini ayıran duvarı geçtiğimde bir dojoyla karşılaştım. Yer minderlerinin etrafı sarılı değildi ama minder yerden iki basamak yukarıdaydı. Arkada kum torbaları vardı, bazıları da yer destekli, insan şeklindeydi.

Turumdan sıkılıp gerisin geriye alanın ortasına yürüdüm. Burada hiçbir şey yoktu. Tüm alanın belli başlı sporlara ayrıldığını anlamıştım. Sol tarafta bir koşu alanı göze çarpıyordu. En fazla iki yüz metre olmalıydı ve alanın bir kısmına doğru kıvrılıp yuvarlak çiziyordu. Koşu yuvarlağının ortasında kamyon tekerlekleri gibi büyük tekerlekler vardı. Tek kaşımı kaldırdım, neden orada olduklarını merak ettim.

Alana indiğimde asansör boş bir koridora açılmıştı, duvarlar beyazdı ve tepedeki florasanlar ile capcanlı önümde uzanıyordu. Koridorun sonunda antrenman alanına açılan iki kanatlı kapı vardı ama kapıdan önce, solda soyunma odası duruyordu. Sadece bir tane vardı, bundan kızlarla erkeklerin aynı yerde giyinip duş aldıkları sonucuna varıp sırıtmıştım. Hera'yla koşmayı ve ardından duş almayı reddetmezdim tabii. Yine de geldiğimde yaptığım kıyafetlerimi değiştirip hazır eşofmanlardan birini askıdan alıp giymek olmuştu. Tek tip açık gri eşofmanlar beden bedendi, duvardaki askıda sıralıydı. Eşofmanla gelmeyişim sanki onların burada olduğunu daha önceden biliyormuşum gibi hissetmemi sağlamıştı.