-18-

1K 46 17
                                    

Arkadaşlar biliyorum aranızda şu anda söyleyeceğim şeye çok kızacaklar olabilir, bana küfredenler olabilir. Sıkı durun açıklıyorum:

Karakter değiştirdim. Evet yine!
Toprak' ı Igo yerine Crystal yaptım. Bence bu kız çok güzel. Ama en başından söylediğim gibi kendi akıllarınızdakileri  değiştirmeyin öyle kalsın.

Crystal Reed - Toprak

Ayrıca bölümleri beklerken sanki bir asır bekliyormuş gibi oluyorsunuz biliyorum ama bu sene sınav senem üzgünüm. Birazcık yoğunum sadece.

İyi okumalar...

*****
Ebru, Burak, Rüzgar, ben ve bıyıklı şöförümüz Hasan abi!

Hiç bu kadar eğlenceli bir yolculuk geçirmedim desem yalan olur. Acayip derecede sıkıcı Hasan abinin arabesk müzikleriyle, benim Rüzgar'a olan atarlarım, ve arkada mıçmıç öpüşüp koklaşan sevgili grubu.

Rüzgar ve ben habire tartışmaktan başka bir şey yapmıyorduk. Ben kapının yanında oturuyordum. Rüzgar'ı ise şoförün hemen yanına vitesin yanına oturdu. Onu sıkıştırmıştım. O yüzden yaşasın kötülük. Zuhahaa. (Yazarınız çıldırdı.)

Radyoya uzanıp şarkıyı değiştirmek istedim. Çünkü arabesk dinleyerek kulaklarım ağlıyordu. Hafif kalkar pozisyonda Rüzgar'ın önünden düğmeye basmaya çalıştım. Ama olmadı. Hasan abimiz tam firen yapmadan ben haydi söyle şarkısını açmıştım. Fakat ta ki Rüzgar'ın kucağına düştüm. Daha doğrusu Rüzgar firen ile birlikte düşmemem için belimden tutup çekmişti. Kucağına oturduktan sonra birbirimize baktık uzun bir süre. O an kendimi tutamayıp o şekilli dolgun dudaklarını öpmek istedim. Fakat Hasan abi öyle bir bakıyordu ki yapamadım. Hasan abi sanki ben Rüzgar'ı öpersem beni ve Rüzgar'ı dövecek gibi görünüyordu. Bide Rüzgar'la aramız kötüyken bunu yapamazdım.

Ben düşüncelerime dalmışken Rüzgar belimden tutup beni yanına  oturtturdu. Belimden tutunca bi fena olmuştum. Huylanmıştım. Bi yandan da sinir olmuştum. Odun gibiydi. Aldı beni pat diye yanına koydu. Nasıl biriydi bu böyle. Yerime oturduktan sonra Rüzgar'ı gıcıklığına yana ittirdim. El fireninin oraya doğru kaydı. Bana tip tip baktı. Bende camdan dışarı baktım. Hasan abi bi petrole gireceğini belirtince çok mutlu oldum. Çünkü bu yanımdaki şahıstan kurtulacaktım. Bide şeyim vardı biraz..tuvaletim.

Petrol ofisinin içine girince biraz korktum. Çünkü birçok kamyon vardı. Ve ben kamyon yerine karavan tarzı şeyleri tercih ederdim. Merakımdan dolayı Hasan abiye sordum.

"Burada niye bu kadar kamyon var?"
Hasan abi bana dönerek:

"Çünkü yakınlarda bir yerde kamyoncular derneği var. Oradan geliyorlar." Dedi. Hasan abi bıyıklarıyla beni daha da korkutuyordu. İçimde kötü bir his vardı. Rüzgar'la aram iyi olmadığından mı yoksa başka bir şeyden bilmiyordum.

Ebru'yla biz indik. Ve lavobaya gittik. Rüzgar ve Burak dışarıda bizi beklediler. Ben lavobadan çıktıktan sonra Rüzgar'ı sigara içerken gördüm. O an ilk gün aklıma geldi. Odamda sigara içmesi, onu ilk gördüğümde çok yakışıklı ama odun olduğunu farketmiştim. Ama sonra öyle şeyler yaşandı ki birbirimize öyle bağlandık ki şimdi onu öpmemem gurur falan saçma geliyordu. O yüzden aklıma ne koyduysam onu yapacaktım. Rüzgar'ın yanına gittim ve elindeki sigarayı alıp yere attım. Sonra da ayağımla çiğnedim.  Tabi biraz suratı değişti tabi ama sonra içindeki sigara dumanını bana üfledi. Bu iyi bir şey gibi duruyordu bence. Elinden tutup onu binanın arka bahçe olan kısmına sürükledim. Tuhaftı. İlk defa Rüzgar beni değil, ben onu sürüklüyordum. Duvara kadar geldik ve onu duvara yapıştırdım. Normalde filmlerde ve kitaplarda da kız hep duvarda olurdu fakat bizim ilişkimiz diğerlerinden farklıydı. Kaşları çatık ve sert duruşunu bozmuyordu. Anlamaz bir biçimde bana bakıyordu.

PSİKOPAT BAKICIM #wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin