Toprak ve Ben (Yeni Sezon)

55 3 1
                                    

Bir sene kırk gün oldu. Kalbimin sağ köşesine acı ve ciğerimin tam ortasına dert çöktü. Gece yatağımda uyuya kalanadek seni düşünüyorum. Mezarının başına bıraktığım çiçeğini rüzgarlar kaçırdı mı diye bir ayrı dert ediyorum. Ben seni hep dert ediyorum. Sen benim en güzel derdimsin. Seni seviyorum. Ağlıyorum, hem de çok. Tanrı bana acır, seni geri verir umuduyla. Ya toprak? Toprak seni çok severse, alışmışsa sana? Sonra ben geliyor aklıma. Güzel adamdım. Artık yarım adamım. Büyüdüm ve adam oldum. Ardından yarım adam. Ayselim, bugün yeni bir şey öğrendim. Fransızca'da özlemek kelimesi yokmuş. Onun yerine "sen bende eksiksin" diyorlarmış. Ya da onun gibi bir şey. Bilemiyorum, aklımı meşgul ediyorsun. Yok! Yok! Sakın beni yanlış anlama. Aklımı çok güzel meşgul ediyorsun. Gözlerini özledim iki gözüm. Ondan akıyor gözümün yaşı. Böyle boğazımı sıkıyor birileri sanki ben ağlarken. Su içemem. Önce toprağını sulamam gerek. İçimde yangın var gibi olduğunda duruyorum hemen. İçimde sen varsın, yanarsın kıyamam sana. Ellerini tuttum en son. Kefene girmeyecek kadar masumdular. Bankımıza gitmiyorum. Tanırlar beni. Başın sağolsun derler. Ben seni içimde yaşatıyorum. İçimdeki seni öldürürler. Bir sene kırk bir gün önceyi özledim. Senle aynı çatı altında, yeşil kapının ardında. Senin gözlerinle aynı renkti evimin kapısı. Ceketimi ne yapacağım daha bilemiyorum. Sana sarılamadım onunla. O benim ilk ve tek ceketimdi. Bir yetimin hediyesi idi. Kız çocuğu idi. Şimdi onunla ne yapacağımı düşünmem için çok erken. Hava aydınlanıyor. Ben daha uyuya kalmadım. Aramıza girenleri düşünüyorum ara sıra böyle. Hiç uykum gelmiyor. Mesafeler vardı eskiden. Şimdi ben, toprak, sen. Toprakla bitmiyor. Vücudunla toprak, ruhunla boyutlar var. Haketmeyen insanlar eğlendikleri kız arkadaşlarıyla hep yan yana. Ancak sevenlerin ya mesafesi, ya parasızlığı, ya da başka sorunlarla kavuşamamak derdi vardır. Dünya bir yana, sen bir yana idin. Şimdi sen sol yanımdakı acısın. Acıdın mı da büyük acıyorsun. Kemiklerim acıyor ağlamaktan. Kahvaltı masasında gözünden yaş gelmişti. Keşke o gözünün yaşında boğulsa idim. Pek bir muzdarip durumdayım, Aysel. Tanrı beni neden hala hayatta tutuyor? Bir tek bu sorunun cevabı için yaşıyorum. Cevabı doğru bulursam eğer, sınavı geçip yanına gelmenin umuduyla yaşıyorum. Senin için ölmek için yaşıyorum da diye bilirim. Toprak ve ben. Toprakta sen. Hırçın ıstırap. Boğazım düğümlerle dolu. Yaradanın uygun gördüğü mekanda bir gün görüşmek dileği ile sevgilim.

Ceketimi Daha GiymedimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin