Bizim bankımız (Sezon finali)

86 3 1
                                    

Aysel acı ve derin ıstırapla hastalığın son safhasıyla savaş veriyordu. Can bedenden çıkmadan rahat edemezdi. Ruhuna araç olarak verilen bu beden güçlü ağrılarla boğuşmaktaydı. Aysel rahat değil, yaşamda kalan son vaktini sevdiği adama vermek istiyordu. Sevmeyi öğrenmişken mecburi gidiş ona ıstırap veriyordu pek tabi. İnsan vakit varken değer bilmez. Milattan sonra 20 sene geçti. Aklın ve zekanın böylesine gelişmesine rağmen hala zaman yönetimi bir çok insanoğlunda geride kalmış. Farklı dinlere mensup kişiler, hatta dinlerden uzak kimseler için de geçerli olan şükür kavramı anlaşılamamış. Şükür de tek başına bir şey değil aslında. Çalışmak, bir şeyler yapmak, icraatlar lazım bizim 7 milyara aşkın dünyamıza. Bedenler ruhsuz kaldıktan sonra pişmanlık palavrası ileriye atılır. Şimdi Cemal ne yapacak mı? Ne yapsa iyi olurdu? Tanrı ona yardımlar etti sınırsız biçimde. O bu yardımlardan bir çok kere yarar elde ede bildi mi? Ne çok pişmanlıklar geçirse de, hala bir kadar fırsatı vardı. Sevdiği kadına duyduğu duygularla harap olmak üzereydi zaten. Harabeye dönmeden dünyası, ağacın son meyvesi çürümeden bir buse, bir kaç nutukluk vakit vardı onun için. Ayselin acıyla dolu halini gördü. Yaklaştı, hatta diz çöktü kan dolu kovanların yanında. Cellatçasına son bir arzusunu istemeye ıstıraplı sevgilisinden. Ayselin solmuş bakışları onu darma duman ediyordu. Şimdiyedek kıymet bilmeden, pencerede kahve ile sigara içtiği anların pişmanlığına kapılıp gidiyordu. Cemal yüzünü, Ayselin yüzüne yaklaştırde ve sordu.
- Aysel, canın ne istiyor?
"Son" lafı boğazına tıkanıp kaldı. Aysel gözlerini biraz daha açarak cevapladı.
- Bankımız! Bankımıza gidelim Cemal. Ne olur, oraya gidelim.
Kelimeler zar zor böylece süzüldü dilinden. Cemal ceketini almadan Ayseli kucağına alarak yeşil kapıdan dışarıya çıktı. Hiç bir ulaşım aracına binemezdi bu şekilde. Gözlerinden ince ince göz yaşları süzülüyordu. Kucağında can çekişen kız. Her taraf siyaha bürünmüş gibi, sadece düz bir tunel, ucunda ışık varmış sanki. Bitmeyecek bu yol diye düşünür ya insan. O düşünmüyor. Siren sesleri basmış sokağı. Kimse duymuyor, Cemal dışında. Bu Cemalin dünyasının her hangi bir sokağı idi. Arkasına takılıp gittiği güzel, kucağında kanserin son safhasında. Değişir hikayesi yaşamın. Sol cebinde de onun hediye ettiği beyaz mendil vardı. Üçünün bir arada olması. Aysel, Cemal, beyaz mendil. Hayat bazen bir şeylerin bir arada tutulmasına karşı durur. Bazı şeyler bir araya gelemez. İki cihan bir araya gelse, yine de bazı şeyler bir araya asla gelmemeli. Şerit gibi geçer hayatı gözleri önünden. Lakin bulanık bir biçimde. Birlikteyken yollar bitsin istenmez. Bu sefer ters tabanca işte. Korkarsın, sevdiğin film varken elektrikler gider. Burada gidecek olan elektrik değil.
- Varıyoruz Aysel! Az kaldı
- ne.. kadar.. kaldı
Yalan söylemişti Cemal. Hangi caddede olduğunun bile farkında değildi. Sustu, gözünde biriken damlaları tutamadı. Yürümeye devam ediyordu. Kolları yorulmaya başlamıştı artık. Uzun sürdü yolculuk. "O" banka varıldı. Nihayet vardık diye gözüyaşlı bir sevinçle müracat etti Aysele. Üsulca bıraktı banka Ayseli. Yanına oturdu. Başını kendisi omzuna dayattırdı. Sağ elini omzuna attı Ayselin ve sarıldı. İşte "bizim bankımız" dedi. Bizim hiç şarkımız yok. Hadi onu da bulalım. Bugün burada aklına gelen ilk şarkıyı söyle.
- Aysel, çok düşünme ilk geleni söyle.
Cevap alamayınca elini tuttu. Yüzüne bakmak için eğildiğinde Ayselin gözleri kapalıydı. Sirkeledi ve uyandırdı onu. Aysel uyanır uyanmaz kan kusmaya başladı. Belinden tuttu, bu travmatik olayı izlerken ne yapacağını bilmiyordu. Bir anda Ayselin ağzından ciğerinden bir parça düştü. Ve yere yığılırken Cemal belinde tutmuş bulunuyordu. Banka uzandırdı, durmadan bağırdı oralarda. Feryat etti her tarafa. İnsanlar toplandı, sanki bir şey gelecekmiş gibi ellerinden. Cemal bağırmadan sesini incelterek ve ağlayarak
- Ölemezsin Aysel'im, ceketimi daha giymedim!
Başını kalbinin üstüne koydu, çaresizce ağladı. Yüzünü bastırarak kalbine. Sadece ağladı...

Ceketimi Daha GiymedimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin