"PM" "FİNAL"

296 14 13
                                    

50.Bölüm

"Bu bir veda'dir.
Ve veda'lar sen gibi kokar sevgilim.
Sahi nasil di senin kokun?
Kaç sene ,kaç ay oldu kokunu burnuma çekmeyeli?"

Küçükken uyuyalim diye anlatılan tonlarca masal vardi kitaplarda . Bizim dinlememiz gereken  ,mutlu bitmesi en büyük yalan olan masallar.
En çok pamuk prenses i dinlerdi annesinden Alya. Şu zehirli elma yüzünden yüzyıl uyuya kalan guzeli. Sonra da bir prens sayesinde uyanan ve mutlu biten masal.!
Sahi öyle miydi o masal?
Küçükken bize öyle anlatilan ve bizim yillarca doğru sandigimiz şey koca bir yalandi aslında.
Masalin bize anlatilan kismi kötü kalpli cadi, çok konuşan aynasi , hiç sevmediği güzeller güzeli üvey kizi, pek emre itaat etmeyen avcisi, yedi cüce ve finalde beyaz atli prens arasında cereyan ediyor. Hikayenin asli çok bozulmuş sayilmaz aslında burda, bir kaç değişiklik olmuş :
Kraliçe Pamuk Prenses in kalbini değil ;hem akciğer ini , hem de karaciğer ini istemiş akşam yemeği sofrasinda.
Ayrıca Prens bir öpücükle uyandirmamiş Prenses i! Prens 'in atin da kendi kendine uyani vermiş Prenses .
Bir de Grimm kardeşlerin kötü kalpli kraliçeye biçtikleri sonda:
Kizgin demir ayakkabılar giyip, ölene kadar onla dans etmesi vardır.

Bu en çok duyduğumuz ve en normal sonu olan bir masal. Bir de Kirmizi Başlikli Kiz var. Anne -babalar tarafından anlatilan ve izinsiz bir yere gitme masali. Ve yine bizim mutlu sonla bittiğine inandigimiz bir masal.

Tanimadigim insanlara güvenirsem başima mutlaka bir iş gelir tohumunu içimize işleyen ilk masal Kirmizi Başlikli Kiz.
Kurdun kizi midesine indirmesinden  sonra gelişen umut dolu bir son yoktur aslinda.
Masal orada vahşi bir şekilde sona erer.
Hikayeyi tatli sona bağlamak  için uydurulan -kurdu boydan boya yarip  ,kizi kurtaran oduncu - işin masal kismidir.

Diğer bir gerçekse  Fareli Köyün Kavalcisindan ..
Farelerin istilasina uğrayan  köyü  kavalindan çikan nağmelerle tertemiz edeceğini söyleyen bir adam, köylüler tarafından kandirilinca yine kavalinin nağmeleriyle köyün çocuklarini büyüleyip bir mağaraya hapseder ,aklinca köylülere bir ders verecektir. Tabi ki bu masalin bilindik naif versiyonudur.

Aslinda köyü para karsiligi farelerden temizleyen kavalci parasini alamayinca köyün çocuklarini çaldigi bir müzikle büyüler ve peşinden nehrin sularina kadar sürükler. Büyünün etkisinde olan çocukların hepsi nehirde boğularak ölür.
Tek kurtulansa bacağı sakat olduğundan diğerlerine yetişemeyen bir çocuktur.

Böyledir aslinda bütün masallar . Gerçek ve Acimasiz.
Masallar bile mutlu bi sonla bitmezken insanlarin herşeyin sonunu mutlu ,umutlu beklemeleri hata bile diyemiyorum.
Çünkü biliniyor ki; İnsanlar kendi yaşayamadiği mutluluğu ,okuduklari karaktere verecek kadar cömertirler. "Ben yaşamadim ama o yaşasin " klişesi belki de gerçek hayatta en çok masallara benzeyen kisimdir.

Elindeki kitabi zilin sesiyle kenara birakmak zorunda kaldi genç kadin. Seri hareketlerle salondan çikip kapiya vardigindaysa kim olduğunu sorma gereksiniminde bile bulunmadan açıverdi.

"Ben geldim"

Yüzünde gram mutluluk barindirmayan Ecrin gülümsedi arkadaşina. Mutluluktan uzak gülümsemesi buram buram birşey olduğunu söylüyordu etrafa zaten bunu anlayabilecek tek kişiydi Alya.

"Ne oldu?"

"Hosbulduk bayan ev sahibi"

Arkadaşını beklemeden salona doğru ilerlemeye başlamıştı bile Ecrin. Ceketini çikarip koltuğun üstüne atip ,üzerindeki eteği umursamadan koltuğa yayildi.

☆ Peri Masalı ☆  ( •DÜZENLENİYOR• )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin