Bölüm 9 YENİDEN KARŞILAŞMA

9.8K 520 13
                                    

"Nee..saat kaç dedin ?
Çok geç kaldım çok geç."

İşten ayrıldıklarında Merve de Zeynep in yanında kalmıştı onu böyle bir günde yalnız bırakmayı hiç istememişti.

Neredeyse bütün günü beraber geçirdiler, alış verişten kuaföre her adımda yanındaydı zaten aralarından su sızmazdı, Merve evlilik hazırlıkları içindeyken nişanlısından ayrılmıştı ,aslında ayrılıklarında çok büyük bir problem yoktu , 3,5 yıllık birliktelikten sonra işler resmiyete dökülüp aileler tanışınca ,iki ailenin yaşadığı gereksiz çekişmeler evlilik yolundaki iki genci çok yıpratmıştı, çareyi bir süre ayrı kalmak da buldular en azından aileler arasındaki buzlar eriyip,onların mutlulukları için aşklarını kabullenene kadar görüşmemeye karar vermişlerdi. Ama Metin Merveyi bu kararı vermelerinden itibaren 3,5 hafta geçmesine rağmen hiç arayıp sormamış, Mervenin cevapsız çağrılarına bile geri dönmüyordu, Metinin bu davranışlarına Merve hiç anlam veremese de çok üzüldüğünü biliyordu Zeynep , bu yüzden bu konuyu o açmadan asla Merveye bir şey sormaz ve söylemezdi.

''Nasıl görünüyorum Merve? sence makyajım abartı mı ?.

''Zeynepcim inan bana muhteşem görünüyorsun, gecenin parlayan yıldızı olacaksın , kimse gözlerini alamayacak senden inan bana, rahatla ve derin bir nefes al ''.

Koşar adımlarla aynanın karşısında durdu, beş dakikaya geliyordu araba " Offf... Neden buluşma saatimizi öne aldı ki biraz daha bekleyemez miydi ? "

Öğlen çiçeklerle beraber gelen notu tekrar okudu, buluşma saatinin doğruluğunu kontrol etmek için.Özensiz aceleyle yazılmıştı , oysa Hakan her zaman muntazam yazmaya önem verirdi. Ayrıca bugün arkadaşları ile yaptığı sohbetten sonra notu almıştı. Buluşma yeri çok hoş ve romantik bir yerdi, saat yedi de buluşacaklardı.

Aynanın karşısına geçip son hazırlıklarını yaptı.Evlilik yıl dönümü partisi için çok özen göstermişti.Siyah yere kadar uzanan uzun vücudunu saran sırt dekolteli şık elbisesiyle çok hoş görünüyordu. Makyajını ise her zamankinden daha özenle yapmıştı. Hakan aklına gelince yine yüzü gülmeye başlamıştı. Marquee' ın terasında ay ışığının altında birer kadeh içki içmek çoktandır yapmak istediği bir şeydi. Sonun da Hakan da 0nun istediği hoşlandığı şeylerden hoşlanmaya başlamıştı.

Aynanın karşısında son hazırlıklarını yaparken Akdemirlerin evlilik yıl dönümü partisi için çok iyi hazırlandığının farkındaydı ama hep bir şey eksik hissediyordu. Partiye gidene kadar bu hissin geçmeyeceğinden emindi. Bugün Merve ve Ayşe'nin Hakanın yüzük bakması ile ilgili konuşmalarına bakılırsa bu akşam Hakanın evlenme teklif edeceği kesindi onlara göre , bana göre ise henüz erkendi o aşamaya daha gelmediklerini hissediyordu. En azından şimdilik diye geçirdi içinden.

Bugün görüştüklerinde eğer o ilk karşılaştıkları günkü gibi bir sıcaklık olursa , kendini onun kollarına bırakabilirdi, Tabi bu Hakanın tavırlarına bağlıydı, her şey için çok erken olduğunu bilse de bu ilişkinin bir yere varıp varmayacağını bilmek istiyordu.

En çok merak ettiği Hakanın içinde bir kahraman olup olmadığıydı, en çok bunu bilmek istiyordu, Küçükken dinlediği masallardaki kahramanını bekledi hep , bir yerden çıkıp onu kötülüklerden kurtarıp her şeyin mümkün olduğu o güzel dünyaya götürmesini beklerdi .

Birden aynadan uzaklaşıp saatine baktı, geç kalmaktan oldum olası nefret ederdi,dışarı bakınca Hakanın gönderdiği araba tam saatinde onu almaya gelmişti, Hemen çantasını alıp arabaya bindi.

Otelin girişinde üzerinde siyah üniforması olan görevli, Zeynep' e adını sorup , daha sonra ara koridordan otelin teras katındaki özel olarak hazırlanmış olan masaya doğru yönlendirdi. Masanın etrafı loş ışıkla aydınlatılmıştı, masanın etrafında kimseyi göremese de o sırada içini sıcacık saran büyük bir heyecan hissetti, ama bu his ona hiç yabancı değildi. Akdemir'e geldiği ilk günde de aynı hisleri yaşamıştı.

İçini kaplayan bu heyecana engel olamıyordu, bir ay kadar önce yaşadığı o his tekrar geri gelmişti, çok uzun zamandır aynı hisleri yaşamayı o etkileşimi hissetmeyi o kadar çok istiyordu ki, derin bir nefes aldı.

''seni hissedebiliyorum''

'' Ama, seni göremiyorum neredesin? '' derken Zeynep arkasını döndü yavaşça ve onu gördü.

''hiçbir şey söylemeyecek misin,?''

''Burada seni bekliyorum'' dedi... Bir ay önceki ilk karşılaşmalarındaki gibi...

Gönül Hırsızı  AŞK-I CEHENNEM...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin