Bölüm 20: İLK GÜN

12.1K 496 29
                                    

   Zeynep, paniklerken  ani bir çığlıkla ayağa fırlayıp üzerini örtmeye çalışarak sen kimsin , çabuk söyle bana sen kimsin dedi.

---Ben senin kocanım dedi, sana istediğin herşey için yemin ederim ki Mert.

---Hayır sen Hakan değilsin, beni aptal mı sanıyorsun ?

Hakanın sol omzunun üzerinde güneş dövmesi vardi 3 hafta önce yaptırdı. Bana sen benim hayatımın güneşisin, bu dövmeyi senin için yaptırdım demişti.Söylesene nerede dövmen ?dedi Zeynep.

Mert neye uğradığını şaşırmıştı.Böyle bir şeyin olacağını aklının ucundan geçiremezdi. Kabul etmekten ve ona gerçekleri açıklamaktan başka çaresi kalmamıştı.
'' Evet, bende o söylediğin dövmeden yok, ama bu senin kocan olduğum gerçeğini değiştirmez. Çünkü ben hala senin kocanım'' dedi.
Zeynep içinde bulunduğu durumda utanmakla beraber içini büyük bir korku sarmıştı. Dün bütün gece boyunca bu adamla mı sevişmişti, bütün benliğini her şeyini verdiği bu adam aslında zannettiği kocası değildi. Kocası sandığı bu adamın tek özelliği Hakan a tıpatıp benzemesiydi.
Ne yapacağını bilemez bir halde oda da bir oraya bir buraya yürürken sen dedi en sonunda "sen Hakan'in kardeşi misin" diyebildi elleri titrerken ve yaşadığı şoku atlatmaya çalışırken.
---Ya da ikiz kardeşi misin?
---Evet, öyle ikiz kardeşiyim
---Ama bana Hakan ikiz kardeşi olduğunu hiç söylemedi.?
Onun 4 kardeş olduğunu biliyordu ama ikizlerden kimse ona bahsetmemişti. Bu olanlara akıl erdiremiyordu , yaşadığı anın şokunu hala atlatamamıştı.
Bu bana yaptığınız nasıl bir oyun şaka mı yaptığınızı sanıyorsunuz? Bütün bunlar senin mi yoksa onun mu başının altından çıktı? Hangimiz daha önce elde ederiz gibi bir oyun mu bu? Benimle oyun oynadınız değil mi?

''Bak bu bütün bu olanlar ne bir şaka ne de bir oyun tamam mı? Benim bu durumdan mutlu olduğumu mu sanıyorsun günlerdir nasıl kıvranıyorum bilsen '' bunları derken bir havlu alıp Zeynep e uzattı.

Zeynep, çıplak olmam seni rahatsız mı etti'' dedi.Kendisine uzatılan havluyu alıp iyice vücuduna sardıktan sonra ,göz yaşlarını tutmakta zorlanıyordu, '' ben şuan yaşadıklarıma gerçekten inanamıyorum, ben nasıl bu duruma düşebildim, siz kimsiniz ve bana nasıl böyle bir oyun oynarsınız, ve sen kimsin ?''dedi çaresizce.

---Bak Zeyno, bunlar oyun değildi,

---Bana Zeyno deme, tamam mı. Sakın. '' dedi Zeynep gayet ciddi bir ses tonuyla.

---Benim adım Mert Akdemir.''

Mert deyince Zeynep bu ismi hatırlamıştı, iş yerindeki kızlardan duymuştu, Ama arkadaşlarının neden ikiz olduklarını söylemediklerine inanamıyordu, nasıl böyle bir ayrıntı unutabilirler ki.

Sen nasıl böyle bir şey yapıp Hakan'ın yerine geçebiliyorsun anlayamıyorum, Bütün bunlardan Hakan'ın haberi var mı?''

Mert, bu sefer de kapının arkasından bornozu alarak Zeynep'e uzattı. Ama Zeynep bu karşısındaki yalancı adamın yaptığı hiç bir hareketi iyi karşılayacak durumda değildi. Bu tarz iyi niyet hareketleriyle onu bir daha kandırmasına izin vermeyecekti.Ama bornozu alıp giymekten başka çaresi de yoktu, zira bu adamın karşısında daha fazla çıplak kalmak istemiyordu.

Mert hala belindeki havluyla karşısındaydı yüzünden üzgün olduğu anlaşılsa da bütün bu olanların tek suçlusu oydu, ama genç kız dün gece müthiş aşkla tutkuyla beraber olduğu her şeyini tüm bedenini verdiği bu adama nasıl bakabilir, nasıl güvenebilirdi.Karşısında daha fazla yarı çıplak durmasını hiç istemiyordu, çünkü bu adama karşı içinde engel olamadığı bir çekim vardı, gece boyunca genç kızın bütün bedenini saran seven okşayan bu adam şimdi bir yalancıydı. Mert '' Bak lütfen beni dinle, sana asla oyun oynamadım bunu kesinlikle unutma, bütün bu olanların tek suçlusu Hakan, o bana başka bir çare bırakmadı,ben sadece çok fazla vaktim olmadığı için, bunları yaptım, yapmaya mecbur kaldım.'' dediğinde Zeynep '' yeter sus Burada olmayan birini yalanlarından dolayı sorumlu tutamazsın'' dedi ve mutfağa doğru geçti, bir kahve almalıyım yoksa bir şey düşünemiyorum dedi içinden ve kendine koyu bir kahve koydu. Saniyeler sonra kafası az da olsa yavaş yavaş yerinegeldi .

''Bana olan biten her şeyi teker teker anlatmanı istiyorum, her şeyi tek tek diye özellikle vurguladı Zeynep.

''Tamam ne istersen sorabilirsin ben her şeyi anlatmaya hazırım, sen hep zeki bir kızdın. ''

''Sanırım o kadar da zeki değilmişim, baksana beni düşürdüğün oyuna, ben nasıl senin tuzağına düştüm nasıl seninle beraber oldum, çok akılsız ve aptalmışım gerçekten.'' Zeyneb'in gözleri dolmuş ağlamak üzere gibiydi, ama ağlamayacağım, eğer bu bir oyunsa onlara bedelini misliyle ödeteceğim dedi içinde.

---Peki bana söyler misin bu yalan nasıl ve nerede başladı?

---Bizim başlangıcımız

---Biz diye birşey yok diye çıkıştı Zeynep.

---Tamam pardon , bunun başlangıcı , senin Akdemir'e ilk geldiğinde girişte o kapıyı sana açtığım ilk karşılaştığımız andır.

---Yani sen miydin o?

---Evet, bendim. Ama sonradan öğrendim ki , sen beni Hakan zannetmişsin.

---Ama ben lobi deki görevliye Hakan beyi sorduğumda seni gösterdi, ayrıca ilk görüşmeye geldiğimde personel müdürünüz bana uzaktan Hakan'ı göstermişti uzaktan da olsa az çok neye benzediğini biliyordum,seni Hakan sanmam gayet normal. dedi sakince Zeynep.

---Bu şartlar da tabii ki senin bizi karıştırman çok normal, sık sık olan bir şey bu.

---Ama ben nereden bilebilirim ki patronum sandığım adamdan bir tane daha varmış.Herhalde çevremdeki iş arkadaşlarım da bunu bildiğimi düşünecekler ki bana kimse bu konuda bir şey söylemedi.

---Seni o ilk gördüğümde beni Hakan sandığını bilseydim inan bu yanlış anlaşmayı hemen düzeltirdim.Ama olanlar oldu, bunlar bizim ilişkimizi bozmamalı, biz evlendik ...

---Seninle evlenmiş olmam bir şey değiştirmez, bizim birliikte olmamız mümkün değil sen beni kandırdın , ne olursa olsun.bunları söylerken hayli gerilmişti Zeynep.

---Ama biz karı koca olduk evlendik, bütün geceyi beraber geçirdik, bunları nasıl unutursun Zeynep dedi. Mert'in sesinden Zeynep i kaybetme endişesi fazlaca belli oluyordu.

---Gerisin anlatmana gerek yok , kesin Hakan lobide senle karşılaştığımı biliyordu ama belli etmedi ve bunu düzeltmek yerine bir iş bahanesiyle seni benden uzaklaştırdı değil mi ? Hadi söylesene kesin böyle olmuştur.

---Hadi ama Zeynep bütün bunlar sence de mantıklı ve zekice değil mi?Bütün bunları uyduramam değil mi?

---Bak o seni tanıyınca sadece kendisinin olmanı istedi, senin bir başkasına ait olabileceğini sevebileceğini aklın bile geçirmemiştir eminim. dedi ve adeta son çırpınışlarını yapıyordu Mert .

---Ne diyorsun sen başkasına ait olmak da ne demek beni ne sanıyorsun.Bakın Mert bey, şunu iyi bilmenizi isterim ki ben iki ergen liseli erkeğin arasında durup kim galip gelirse onun oyuncağı olacak bir kadın değilim,Ben bütün kararlarımı kendim veririm, şimdiye kadar böyle yaptım, bundan sonra da böyle olacak.

Evet sevgili okurlar hikayemi nasıl buluyorsunuz, Zeynep ne yapmalı? bana bu konudaki düşüncelerinizi yazın lütfen sizin düşünceleriniz de çok çok önemli benim için. Bu ilk hikayem umarım beğenip :) , oy vererek ve severek okursunuz sevgiler...

Gönül Hırsızı  AŞK-I CEHENNEM...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin