Gönül Hırsızı AŞK-I CEHENNEM...

Bölüm:11

 ''Bu akşam hemen benimle gelmeni istiyorum'' .

Zeynep itiraz edecekken, genç adam bir elini Zeyneb'in dudaklarına götürdü,
'' Lütfen dinle beni, seni tanıyorum ben gerçekten, sen çok akıllı zeki bir kızsın, senin bir ilişkide, aşktan beklediğin tek şey güven , mantık sağduyu olamaz.
Sen sadece bunlardan ibaret değilsin. Senin bu görünen yüzünün altında içinde farklı bir derinlik var, senin içindeki o ince ruhunu gören, güçlü tutkularının fantezilerinin olduğunu bilen ve bütün bunları görebilen bir erkek ,senin aradığın.

Zeynep şaşkın bir şekilde dinliyordu genç adamı.Daha onun eli eline değdiği ilk anda , ne kadar duygularının tesiri altında olsa da onun doğru adam olduğunu hissetmişti. İçinde anlamsız bir mutluluk coşkusu ve karşısında hayallerindeki adam vardı. Başarılı kendine güvenen, çekici ve son derece zeki . Hayatında olmasını istediği adamdaki bütün özellikler vardı onda. Ve bu adam şimdi karşısında ve onun kalbini görüyor içini okuyordu resmen. Hayatı boyunca Zeynep doğru kararlar almak için çok çaba sarf etmişti.

Şimdiye kadar hiç uçarı bir hareketi olmayan Zeynep her zaman toplum ve aile kurallarına öncelik vermişken, Bütün hayatı boyunca doğru kararlar almak icin bu kadar çok çaba sarf etmişken , karşısında duran bu adam onu tek bir sözüyle bütün duvarlarını kurallarını yıkabilecek güce sahipti sanki.
Zeynep kaşlarını çatıp başını geriye atıp "sen bu konuda ciddi misin Hakan ? " diye sordu.
Adam kafasını evet anlamında sallayıp "evet hem de çok ciddiyim " dedi.
Zeynep "tamam ama anlamadığım neden bu akşam , neden yarın yada sonraki gün değil ?"
"Oraya gitmemizin başka sebepleri de var , seninle doğru dürüst konuşup kendimi anlatamadığımı düşünüyorum, inan bana bu ikimizin iyiliği için.Ben de bu akşam olmasını istemezdim ama biliyorsun yoğun çalışıyoruz boş vaktimiz yok . İşler çok üst üste geldi. Zahide annemle konuştum ben partiye gidemeyeceğimizi usulünce anlattım, biliyor sorun etmedi. "
"Peki nereye gideceğimizi söyleyecek misin? "
"Kıbrıs'a "
"Sadece konuşacaksak bunun için oralara kadar gitmeye ne gerek var ? "
"Oraya daha önce hiç gittin mi ?"
"Hayır , ama oraya gitmenin sebebi kumar olmasın sakın?"
"Hayır tabii ki bunu nasıl düşünürsün? Ben kumar oynamam , risk almayı severim ama asla kumar oynamam AŞK ta bile ".
"Oraya gitmek istememin asıl sebebini öğrenmek istiyor musun gerçekten.?"
Genç adam Zeyneb'in kuzguni siyah saçlarına doladı elini saçlarını kokladı.

İçinden Allah'ım bir insan nasıl bu kadar güzel kokar aklım almıyor yaseminler gibi, açılmamış bir gül gibi kokuyor, bu sert gibi duran bakışları aslında ne kadar kırılgan olduğunun bir göstergesi, ben seni bir ömür sevsem,öpsem, koklasam doyamam geliyor bana diye geçirdi içinden. Keşke bunları da sana söyleyebilseydim dese de bütün bunları dile dökmek o kadar kolay değildi.

"Evet çok merak ediyorum, beni böyle bir günde buraya getirip daha sonra da Kıbrıs'a gelmemi gerektiren sebep ne sadece konuşmak olamaz değil mi?"
"Nasıl söyleyeceğimi inan bende bilemiyorum daha önce hiç böyle bir şey yaşamadım ama ben çok ciddiyim inan bana ben..ben.. biliyorum senin için de çok ani olacak ama ben seninle evlenmek istiyorum " diye zorlukla söyleyebildi.