KIRMiZİ ELDİVEN 1 ( RAFLARDA ) (İçimizdeki Seri Katil)

Bölüm -14-

Sıla eski sevgilisini arayarak buluşmak için ısrarda bulundu. Aşırı ısrarlarını kırmayan sevgilisi buluşmayı kabul etti. Kafede sabırsızlıkla bekliyordu Sıla.
Kapıdan eski sevgilisinin geldiğini görünce  en çekici haline bürünerek , ona doğru koştu ve boynuna sarıldı. Boynundan kokulu bir öpücük aldıktan sonra "Sana söz veriyorum bundan sonra her istediğini yapacağım yeter ki beni bırakma. “dedi  Eski sevgilisi şaşkındı.

"Sıla emin misin   her isteğim olacak mi? “derken gözlerine bakıyordu. Sılayı özlediği belliydi.

Sıla;

   "Aklim başıma geldi. Senin de her erkek gibi ihtiyaçların var ben karşılamazsam tabi ki başkasına gideceksin. Bu sebeple bundan sonra ihtiyaçlarını fazlası ile yerine getireceğim şüphen olmasın." Diyerek sahte ve cilveli gülüşler atıyordu.

  "Bende seni çok özledim. Seni aldattığınım için çok üzgünüm. Emin ol tek  gecelik  bir şeydi. Ben hala seni seviyorum."

"  Bir dakika gözüne ne oldu senin?"

   "Polis seni arıyormuş. Bulamayınca beni sorguladılar. Sorgu sonucu böyle oldu."

   " Ahh çok üzüldüm benim yüzümden birde dayak mı yedin. İnan çok özür dilerim. Bunu telafi etmek istiyorum."

" Telafis mi? Nasıl olacak o? Ne yapacaksın."

   " Anlatamam , bana gidelim. Direk yaşayarak anlayacaksın nasıl teleği edeceğimi. " Diyerek muzipçe güldü.

  " Bak çok meraklandım . Burada beklemenin anlamı yok bir an önce gidelim ve şu telafiyi bir görelim bakalım." Dedi sevgilisi.

   Sıla koluna girerek "sen bi gel ben sana  ne telafisi olmayan şeyler yapacağım" dedi içinden.

   Arabaya bindiler , biraz ilerleyince  Sıla eli ile şoför koltuğunda oturan sevgilisini okşamaya  başladı.  Sevgilisi dayanamayıp arabayı sağa çekti . Sıla'ya sarılarak öpüyordu. Sıla gizlice çantasından çıkarıp elinde sakladığı iğneyi sevgilisinin boynuna sapladı.  Çok kısa bir sürede gevşeyip bayıldı sevgilisi. Araçtan çıkarak sevgilisini arka koltuğa uzattı. Şoför koltuğuna geçerek arabayı sürmeye başladı. Arabayı köhne ve eski bir hangara çekti.

    ******

   Aziz olduğu yerde deli gibi kıvranıyordu.  Acil lavoboya gitmesi gerekiyordu. Mide sancıları ağırlamıştı.
"Yardım edin lan , lavoboya gitmem lazım yoksa ortalığı bok götürecek."
Kim olduğunu göremediği biri yanına yaklaştı ve gözlerindeki bezi çözdü. Aziz gördükleri karşısında şaşkına döndü.

    Paletlerin üzerine konmuş Mdf suntaya  ellerinden çivilenmiş , üzerinde sadece iç çamaşırı bulunan bir adam . Eski iş makinalarının bulunduğu bir depo. Loş bir aydınlatma ile aydınlatılmış karanlık sayılacak bir yer . Aziz mide krampları geçirirken aynı zamanda etrafını inceliyordu. Mdf suntanın üzerinde kanlar içinde yatan adamı tanımıyordu. Şu an hiç bir önemi de yoktu. Tek isteği lavoboya gitmekti. Tam kafasını arkaya doğru çevirip gözlerini açan ve onu kaçıran kişiye bakmak isterken  , önce kafasının üzerinden Sıla’nın saçları okşadı Aziz'in sakalsız yüzünü. Saçlarının ardından Sıla’nın tatlı dudakları kondu Aziz'in dudakları üzerine.  Merhaba öpücüğünü verdikten sonra Aziz'in karşına geçerek ellerini beline koydu.