Soğuk bir gün. İçler acısı bir hastanede görev yapışımın 3.haftası.
Hiçbir şeyden habersiz bir Tao.
Ve aciz bir durumda olan ben..
Aradan fazla bir süre geçmemişti. Umutlu bekleyişlerim devam ediyordu. Elbet nakil gelecekti. Gelmek zorundaydı. Solmamış tek çiçeğimi gözümün içine bakarak benden alamazlardı. Halbuki buraya bu hayallerle gelmemiştim. Tıp dünyasında yeterince tanınsam da , herkes nasıl bir doktor olduğumu bilsede daha fazlasını isteyerek buraya gelmiştim. Gözüm her zaman yükseklerde olmuştu. Ulaştığım her hedefte daha yüksek yerlere dikmiştim gözümü.Sürekli ileri bakıyordum. İlk defa geriye baktım. Halbuki çok fazla şey kaçırmıştım..
Belkide Çin'de görev yaptığım hastanede daha iyi hissediyordum. Orada gereğinden fazla kötü şeyler yaşasamda , gereğinden fazla da mutlu olmuştum.
O an vücuduma bir pişmanlık hissi yayıldı. Fakat şimdi tekrar Çin'e dönmeyi düşünecek, yaptıklarım yüzünden pişman olacak durumda değildim. Tao'yu kurtarmayı düşünmeliydim. Aklıma firar eden düşünceler sayesinde odamdaki duvara yaslandım. Gözlerim dolmaya başlarken ifadesizce yere baktım. Bunlar yaşanmamalıydı. Tao her gün aynı soruyu sorduğunda ona 'hiçbir sorun yok' diye yalan söylememeliydim. bu gerçek olmalıydı. O iyi olmalıydı. Çiçek bahçemdeki solmamış tek çiçeğim sonsuza kadar solmamalıydı.
Yanaklarımda bir ıslaklık hissettğimde gözlerimdeki yaşın daha fazla dayanamadığını anladım. Her zamanki gibi göz yaşlarımın sessizce ve usul usul akmasına izin verdim. Oysaki baığırarak ağlamak istiyordum. İçimde olan fırtınayı dışa yansıtmayı istiyordum. Ama her zamanki gibi usul usul ağladım sadece..
kapımın tıklatılmasıyla yerde olan bakışlarımı kapıya çevirdim ve elimin tersiyle yanağımdaki ıslaklığı sildim.
" Gir "
İçeriye elindeki dosya ile hemşire rose girdi. Paniklemişti ve yüzünde ise yorgunluk ile karışmış bir gülümseme vardı.
" Bay wu iyi günler efendim. Bu dosyayı Bay winslet size iletmemi söyledi. "
Onca dosya arasından zor da olsa bulduğu dosyayı bana uzattı.
" Teşekkürler bayan rose "
elindeki dosyayı aldım. Muhtemelen ilgilendiğim hastaların dosyalarından biriydi. Hemşire rose odadan çıktığında kendimi koltuğa attım. Dosyayı inceledikten sonra Tao'nun yanına gitmek istiyordum. Sıcak gülümsemesi bile bana iyi geliyordu.
Derin bir nefes alıp dosyanın kapağını açtım. Fakat dosyanın nakillerle igili olduğunu gördüğümde ağzım "o" şeklini aldı. Dosyayı pür dikkat incelemeye başladım.
Okuduklarıma göre hastaneye Nakil gelmişti. Ve bu nakillerin sahipleri ve kimlere verildiği yazıyordu. İçimde yeşeren umudun filizlerine engel olamadan okumaya başladım.
NİCOLE SHELLEY
Ölüm sebebi = Trafik kazası
Tüm iç organları ailenin isteği ile bağışlanmıştır. Kalp nakli 14 yaşındaki George Wenderson'a verilmiştir
JOSH HAMBLET
Ölüm sebebi = intihar
Tüm iç organları ailesinin izini ve isteği ile bağışlanmıştır. kalp nakli 25 yaşındaki catrin hood'a verilmiştir.
GOO HONG HEE
Ölüm sebebi = Bağırsak kanseri
Ailesinden kalan tek kişi olan joo hee isimli kızının isteği ile sadece kalbi Huang Zi Tao'ya verilmiştir.
ve Taonun ismini okumamla ayaklandım hemen. Aynı cümleyi belkide 10 defa okudum.
Üzerimde Joo Hee'nin neden böyle bir şey yaptığı ile ilgili bir şok dalgası vardı. Ama bundan da önemlisi sonunda nakil gelmişti. Gözlerim bu sefer mutluluğun etkisi ile doldu. Tanrım sesimi duydun sonunda ! Solmak üzere olan çiçeğimi tekrar hayata döndürdün..
Elimdeki dosyayı bırakmadan hızla odadan çıktım. Bay Winslet'ın odasına koşar adım ilerledim.
Bu Tao'nun kurtuluşu olacaktı. Bu benim kurtuluşum olacaktı.
içime sinmeyen bir bölüm ile geldim. Bilmiyorum ama içime pek sinmedi skfjfhjk
yorum yapın lütfen pls pls .Yazar okuyucularını çok seviyor kkk
siz de yazarı sevin kkk
yorum ve oy yapmanızı istesem çok şey istemiş olmam değil mi? cevaplarınızı duyar gibiyim kdljfkd biliyorum ki benim kırmazsınız siz. Şimdiden teşekkürler.
love you love you
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Doctor - TaoRis -
FanficTao kalp hastaydı.. her şeye alışmıştı. Her gün gittiği doktor bay park'ı da seviyordu. Bay park sayesinde durumu günden güne iyiye gidiyordu. Tao da memnundu. Tabii bay park'ın gideceğini öğrenene dek... bay park yeni doktorunun da en az kendisi ka...