Herkese ,gayet havalı olduğunu düşündüğü bir şekilde, Giray'ın akşam yemeğine geleceğini söylediğinde amacı; -itiraf ediyordu en azından kendine-o Senem'e sabah arkasından ettiği lafları yutturmaktı.
Ama akşam yemeği için masaya oturduklarında ve Giray hala gelmediğinde;Ilgaz,Pelin,Feride hanım ve yardımcıların üzgün bakışlarına ,o Senem cadısının küçümseyen alaycı bakışları ve sözleri eklenince resmen psikolojik olarak çökmüştü.
O Giray'ı boğacaktı,bunu ona ödetecekti.Her zaman fazla açık olan iştahı bile kapanmıştı resmen, tabağına servis bile yaptırmamıştı.
Senem abartılı zarif hareketlerle kullandığı çatal ve bıçağı tabağının kenarına koyup, yüzüne yerleştirdiği sahte ilgi ile Karaca'ya ;
"Neden yemiyorsun,yoksa beğenmedin mi?"derken keyifliydi.
Teyzesinin sabah konuştuklarının gerçekliğini anladığını umuyordu.
Amacı Karaca'yı üzmek ve küçük düşürmekti.Bu abartılı ilgi alakada az sonra Karaca'ya alttan alttan sokacağı zehirli sözlerinin giriş kapısı oluyordu.Karaca ,Senem'in tam bir aptal olduğunu düşünüyordu.Giray'ı onun elinden aldığını düşünen ,bir aptal.Giray'ı ondan almamıştı çünkü Giray hiç bir zaman onun olmamıştı.Oyun istiyorsa oynardı Karaca, sonuna kadar ve kuralsız.Onun olanları paylaşmakta hiçbir zaman iyi olmamıştı.Karaca ailesini kaybettikten sonra hayatına dahil olan herşeye sıkı sıkıya tutunurdu.
"Hayır herşey çok güzel görünüyor ama ben Giray'ı beklemek istiyorum."
Sahte ve alaycı yüzüne İsrafil'in ona öğrettiği şekilde bir yumruk geçirmeyi çok istese de Senem'in zehrini kusmasını sakince dinledi.
"Yazık(!) gelecek sanıyorsun sen!,bence sen burada olduğun sürece Giray eve pek gelecek gibi durmuyor."derken suratına da bu durumdan zevk aldığını saklamayan bir tebessüm yerleştirmişti.
Öfkeden dolan gözleri bunu engellemek için uğraşsa da, bu cadıyı sevindirmemek için normal görünmeliydi.Tam ağzını açıp ona hak ettiği cevabı vereceği anda duyduğu sakin,güçlü ve az önceki dramatik sahneye şahit olduğu açıkça belli olan Giray'a aitti.Gelmişti.Sonunda....
Giray, Karaca toplantıya bir meteor gibi düşüp, bütün düşüncelerini istila etmeden önce, eve gelmeyi düşünmüyordu.O gittikten sonra da düşünceleri değişmemişti.Biraz zaman geçtikten sonra, acaba gitsem mi diye düşünürken buldu kendini.Sonra mı?
Nasıl geldiğini bile anlamadan kendini evin kapısında buldu.
Dahası, kuzeni Senem'in karısını az önce tüm ailenin önünde açıkça sıkıştırmasından hoşlanmamıştı.Senem zor bir insandı,onu bu zamana kadar idare etmiş olabilirdi,annesi için; onun çalışanlara kötü davranmasını, kibirli davranışlarını görmezden gelmiş olabilirdi ama kimse, en azından kendinden başka kimse, onun kadınını küçük düşürmeye kalkamazdı.Kuzeni bile olsa....."Geçte olsa geldim,güzelim."dedi Karaca'ya normalden biraz daha yumuşak mimiklerle bakarak ki normal insanlar için bu hala somurtkan bir duruş olsa da Giray Uluhan için oldukça sevgi dolu bir ifadeydi.
Karaca derin bir nefes alıp oh çekmemek için kendini zor tuttu.Feride hanım ise ilgiyle gelininin oğluna vereceği tepkiyi bekliyordu.Karaca da bunu fark edince Feride hanımı mutlu etmek adına -tamam kabul biraz da Senem'i gıcık etmek adına-,yerinden kalkıp kocasına doğru hızla ilerledi ve ona sarıldı.Yanaklarından onu öperken Giray'ın nefes almadığına yemin bile edebilirdi.Diğerleri onları mutlulukla izlerken ,Senem öldürücü bakışlarını Giray'ın o salak kızın beline sıkıca sarılan ellerine dikmişti.Karaca herkesin duyacağı kadar alçak bir sesle;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZDEN ÖNCE
Ficción GeneralYıllardır süren bir kin.Bu kinin gölgesinde iki aşık.Sevdiği adamı herşeye rağmen bırakmayan bir kadın.Aşk,BİZDEN ÖNCE.....