TAŞTAN KALP(bitti)

Nazlı ile benim aramda

ACABA HİKAYE KURGUSU VE ANLATIMI ÇOK MU SIKICI, VOTE VE BEĞENİ BEKLEMİYORUM. SADECE HİKAYE İLE İLGİLİ GÖRÜŞLERİNİZİ MERAK EDİYORUM. DEĞİŞİK KONU VE DÜŞÜNCELERİM VAR AMA ANLATIM KONUSUNDA BİRAZ SIKINTILIYIM :)))

Yemekte gözlerini üzerime dikti, ben ise ona öldürücü olduğunu düşündüğüm bakışlarımı gönderdim. Karşımda kaş göz yapıp duruyor. Yok öyle bir dünya Murat benden özür dilemeden kurtulamazsın. Sonuç mu ne oldu? Tabi ki, ben kazandım. Gece boyunca hiçbirşey söylemedi. Ailelere göre şu an gerçekten herşey yolunda, hatta bir süre sonra nişan bile olur. Annem bu tanışma olayından sonra beni sıkmayı bıraktı. Vay be artık ısrarlar, sorular, evlilik ile ilgili işkence dolu anlar yok! iki gün sonra annemler Bursa'ya geri döndüğünde, evimde sessiz sedasız kendimle başbaşa kaldım. Alışmıştım, annemin beni uyandırması ve kalktığımda hazır bir masa bulmak harikaydı. Kendimi toparlayarak kahvaltımı yapıp şirkete gittim.

" günaydın Narin, bana bir çay getirir misin? Ahh birde şu yeni hazırladığımız inşaat ile ilgili bütçenin bulunduğu dosyayı getir."

" Peki, efendim. Nazlı hanım bu arada bir misafiriniz var?"
" Misafir mi ? kimmiş?"

" Yıldırım Holding den gelmiş efendim."

Yıldırım holding! Murat olabilir mi? Yok canım o olsa Narin onu tanıyor. Kim acaba? Odaya girdiğimde koltukta oturmuş beni bekleyen Mert ile karşılaştım.

" Geleceğini haber verseydin daha erken gelirdim, çok bekledin mi?"

" Ben de daha yeni geldim sayılır. Birkaç imza gerekiyordu, bende gelmişken seni de göreyim dedim ."

" demek öyle, sana birşeyler ısmarlama mı ister misin?"

" Aslında isterim ama öyle çay kahve olmaz. Bugün öğle yemeğine çıkalım mı?Hem sohbet eder hem de haftasonu olacak açılışı konuşuruz. "

"aslında..."

" Yoğun isen sorun değil." yüzündeki tebbesüme karşılık verdim.

" Birkaç evrak işim var, o yüzden dışarı çıkacağım. Ama eğer kabul edersen, oranın yakınında buluşuruz."

" pekala, kolay gelsin sana." diyerek tebessümle yanımdan ayrıldı. Mert giderken bir süre olduğum yerde donup kaldım. O gün oraya gitmeseydim, belki hayatımın aşkı olabilirdi. Şimdi Murat ile olan inadım yüzünden onunla olamam.

Öğle yemeği saatinde dışarıda iş ortaklarıyla görüşmemin ardından Mert ile buluştuk.

" Ne o yoksa burayı beğenmedin mi?" diye sorduğumda gülerek cevap verdi.

" Hayır sadece senin de diğer kızlar gibi daha şık ve lüks yerlerden birini seçeceğini düşündüm." diyerek etkili gülüşlerinden birini yolladı.

" Aslına bakarsan o tür yerlerden sıkıldım, ben daha çok samimi ve sıcak olduğunu düşündüğüm yerlerde bulunmayı seviyorum."

" Anladım, yani seni mutlu etmek çok kolay, öyle mi?"

" Aynen öyle..." diyerek gülümsediğimde Mert de bana gülümseyerek karşılık verirken, yüzünün ifadesi eski haline döndü.

" Bir ara daha geniş bir zamanda seninle buluşup vakit geçirelim. Farklı şeyler denemek istiyorum, bana yardım edersin."

Meyve suyumdan bir yudum aldıktan sonra, tekrar konuşmaya başladım.

" Eğer istersen neden olmasın, yalnız seni şimdiden uyarıyım arkadaşlarım benim yaptıklarımdan şikayetçi. Ayrıca hoşuna gitmezse beni gördüğün yerde kaçarsın." diyerek gülmeye başladığımda Mert sanki korktu. Bu hali o kadar komikti ki!