14. bölüm

1K 95 32
                                    

Ben geldim.💞

Beğenirsiniz inşallah.🙏

❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄

"Bende sizi öyle görünce..ahah." kadın pekte doğal olmayan bi şekilde kahkaha atıp önünde sessizce onu izleyen Defne ve Ömer'e baktı.

Biri oturduğundan beri kıpkırmızı çantasıyla oynarken, diğeri ne kadar umursamaz görünsede biraz çekinmişti.

Kendide az çok şaşkındı hala gördüğü görüntü karşısında, ama öğrencilerinin ondan daha da şaşkın olduğu belliydi. Hele ki Defne, çocuk gibi aşağıya eğilmiş dudaklarıyla mazlumca etrafa bakınıyor, sonra anlık gelen bi homurtuyla başını geri eğiyordu önüne. Onun bu masum haline tebessüm atıp konuyu değiştirmek amacıyla konuştu Ayla hoca."Bu arada, sabahki konuşman için tekrar teşekkür ederim Defnecim. Çok yardımcı oldun bana."

"Önemli değil."diyerek zorla yüzüne çevrildi gözlerini. Üzülüyordu, rezil olduğu an bi kere bile aklından çıkmazken, bulunduğu duruma ve öğretmeninin kısa bir süreliğine da olsa aklında koyulduğu yere üzülüyordu. Dolmaya başlayan gözleri önünü bulanıklaştırarak kendini fark ettirdiğinde gözlerini telaşla yukarı dikip derin bi nefes verdi. Pek bi işe yaramadığında ellerini kaldırıp yelledi gözlerini. Ömer'inde, Ayla hoca'nın da dikkatini ona verdiğini gördüğünde huzursuzca saklamaya çalıştı gözlerini.

"Defnecim tamam, bi şey yok. Ne olduğunu anlattınız. Sorun kalmadı. Sürekli hatırlayıp üzme kendini böyle."Ayla hocanın dedikeri yinede gözlerinin dolmasına engel olmadığında Ömer başını bıkkınlıkla iki yana salladı ve masada ki peçetelikten peçete çıkartıp yüzüne doğru uzattı oldukça kaba bi şekilde.

"Al."

Defne yukarıdaki gözlerini eğip uzatılan peçeteyle baktı. Sonra yok sayar gibi geri önüne bakıp oturduğu yerde biraz uzağa kaydı ve kendi eliyle sildi pınarlarına gelen göz yaşları. Ömer ise elinde kalan peçeteye, bide Defne'ye bakıp masaya attı peçeteyi. "Amma inatçısın ya."

"Sensin inatçı!"diyerek Ömer'e döndü ve burnunu çekti büyük bi ciddiyetle.

Ömer ise kızın bu görüntüsü karşısında elinde olmadan ağzından küçük bi kıkırtı kaçırdığında yüzünü gevşetmemek adına başka tarafa dönüp öksürdü. Suratında ki kızgın ama masum ifade, o kadar komikti ki.

"Ayla hocam, be-ben gidebilir miyim?"

"Yani, bi şeyler atıştırsaydık."

"Yok şimdi Mira-" korkuyla duraksayarak yanındaki adama baktı. Yüzündeki hatların kasıldığını gördüğünde hızla geri önüne döndü."E-ev arkadaşım beni bekler."

"Peki madem. Ömer bizde mi kalkalım."

"Kalkalım."

Defne onların da kalkma kararı aldığını duyduğunda hızla ayaklandı. Daha fazla ikisinin yanında bi şey yapamayacaktı. Sanki konuşanları duymamış gibi çantasını göğüs kafesine sıkıca bastırıp çıkışa ilerledi.

"Defn-...gitti. Bari bizi bekleseydi."

Hızla kendini zorla getirildiği cafe'den atıp arabasını park ettiği yere gitti. Arabaya bindiğinde başını cafe'nin kapısına çevirdi. Ömer ve Ayla hoca da çıkıp uzaklaştığında rahatlamış bi nefes alıp başını geriye yasladı. İnatmış gibi yaşananlar bi kez daha aklına geldiğinde ağlamaklı bi ses çıkararak başını yasladığı yerden kaldırıp direksiyona çarptırdı.

Kar Tanelerinden Aşka Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin