~22~

14.5K 618 12
                                    



                      MİRZA'DAN

  Zafer'den onu hiç düşünmeden öldürecek kadar nefret ediyordum. Yaptıklarını unutmam tabi ki imkansızdı ama şu an Zuhal ve kendisinin hayatı için bizden yardım dilenen çaresiz bir adamdı sadece. Babam aslında Zuhal'i koruduğumuzu söylemiş olsa da, Zafer'i de korumuş oluyorduk.
  Hakkında bilgi sahibi olmadığı düşmana karşı ne yapacağını bilemeyip iş birliği teklifini yaptı bizde kabul ettik. Çatışmanın tam göbeğinde olduğumuz gerçeği de açıktı.

  Küçük Sabri babasının ölüm nedeni olarak benim babamı görüyor ve hangi akla hizmetse babamdan başlamak istiyordu. Canım sağ oldukça hiçbir hayali gerçek olmadan ebedi cehennem çukuruna atacaktım  onu!

  Bu akşam görüşmemizin nedeni küçük Sabri hakkında ki bilgilerimizi toparlayıp, kusursuz planımızı yaptıktan sonra hayata geçirmekti. Babam dinleyici ve fikir üretici pozisyonundaydı.
Ben herşeyi en ince ayrıntısı ile araştırdım.
Zafer, mühimmat toplayıp adamlarını emirlere hazır bekletiyordu.

"Bu pis hayvan dağ başında küçük bir ahırda  saklanıyor. İçlerine tanıdığım birkaç adamımı casus olarak yerleştirdim. Telefonlarına takip programları yükledim. Her adımlarından haberdar olacağız. Peşimize taktığı itleri de bizden ona haber uçuruyor. İki gündür silah sevkiyatı yaparak hazırlık içine girmiş. Tahmin edilene göre yarın akşam bize saldıracak. Burda yaşamadığı için adamları ona sadık sayılmaz. Ne yaparsa paranın gücünü kullanıyor. Yanından ayrılmayan iki fransız var. Onlar Sabri'ye ölümüne sadık, bu iki adama çok dikkat etmeliyiz." dedim.

Zafer'de kendi bilgilerini sıralamaya başladı.
"Akıl sağlığı yerinde değil. Fransa da düzenli olarak zorla yatırıldığı klinikler var. Annesi orda evlenmiş, sürpriz cici baba silah kaçakçısı. Küçük Sabri de ona çok fazla güveniyor. Aslında o adam üvey evlat muamelesi yaparak pis işlerinde kullanmış. Türkiye ayağı oluşturmak için göndermiş ama Sabri intikam davasına kafayı takınca işler karışmış. Sonuç olarak o şu anda sırtını dayadığı kimsesi olmayan tek başına bir psikopat" dedi.

Zafer'in bu kadar bilgi topladığına şaşırdım. Aklı da varmış camızın!

Babam geriye yaslanıp kollarını göğsünde bağladı.
"Belkıs hala geri döndü ve Sabri'yi istiyor. Ona iyi bir ders verip öldürmeden teslim edersek, Fransa sınırlarından çıkmayacağı garantisini veriyor. Bizden uzak kaldığı sürece ölmesi veya orda kalmasının farkı olmayacağını söyledim. Bizim değil onun davası. Eğer o da ölürse bizden alacakları üç can olur. Yılların söndürdüğü alevi ayağı çarıklı bi manyağa yaktırmayın" dedi.

Zafer'le göz göze geldik. Bence ikimiz de aynı şeyi düşünüyorduk. 'Karmaşanın içinde Sabri ölse kim vurduya gidebilirdi' diye.

Babam devam etti.
"Yarın güneşle birlikte hazır olacağız. Ondan önce davranıp bu işi bitirmemiz lazım artık. Tek hata istemiyorum. Kahvaltı masasına oturduğumuzda kafamız ayna gibi olmalı. İkinizin de burnu kanamadan eve döneceğiz. Akşama da kınamız yapılacak. Şimdi kalkıp adamları da yanınıza alın, gidip kızları işlerini halledin" dedi.

Üçümüzde telefonlarımızı alıp gereken ayarlamaları yaptık. Akşamı beklemeden baskınını başına geçirecektik.

Evliliğimi kaygı taşımadan gerçeğe dönüştürmek istiyordum. Zuhal'i beyaz gelinlik içinde göreceğimi ve kendi rızası ile karım olacağını düşünmek sabrımı zorluyordu.

Odadan çıkarken babam kulağıma fısıldadı.
"Zafer'e dikkat et. Yanlış yapacağını sanmam ama gözün üzerinde olsun" derken Zafer duymamıştı. Haklıydı babam, eski düşmandı o. Dikkat etmeliydik.

ESMER RÜYA   (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin