Medya "Revold Production Music- Cosmos-" Bölümü okurken dinlemenizi tavsiye ederim...
Sevgili okuyucular, az sonra okuyacağınız hikaye sizleri daha önce keşfedilmemiş diyarlara sürükleyecek. Hikayeye başlamadan önceki son bölüme geldiniz, kutlarım. Hayallerimin gerçekliğe temas ettiği, göz kapaklarımın ardında gördüğüm bir dünyayı yazacağım okuyacağınız bu hikayede. Bu nedenle şu an okuyacağınız bölüm sizin için fazla didaktik gelebilir. Bu diyardaki canlıların geçmişine ışık tutacağız bu bölümde. Herraden ve Hiddarun nedir size bunu anlatmaya çalışacağım. Keyifli anlar dilerim...
Bu hikaye, dünyamızdan milyarlarca ışık yılı uzaklıkta bir evrende başlamıştı. Poleane adlı evrenin Calipso galaksisinde, cömert yıldız sistemlerinin birinde, yaşamın ilk tohumları Herrum gezegeninde toprağa değmişti. Yaşam burada canlıları oluşturmuştu.
Tarihin geri sayımını başlatmadığı zamanlarda Herrum topraklarına yıldızları Nebulio'nun ilk nuru düşmüştü. Yer sarsılmış ve ilk can, ilk kalp atışı ile varlığını kanıtlamış, kanatları ile Herrum semalarına yükselmişti.
Birçok rivayette, yazıtta ve antik duvarlara işlenmiş motiflerle anlatıldığına göre Herrum da yaşamı kutsal kanatlı Alaban başlatmıştı.
Kutsal olan, toprağa değmiş ve can vermişti. O; ne bir melekti ne bir şeytan ne de insandı. İzinden gelecek yeni bir neslin yüce olanı beyaz renkli dört kanatlı, iki kaşının ortasında kristal küre gömülü olan Alaban idi. Herradenlerin ibadet ettiği varlıktı.
Herradenlerin inancına göre soyları, yüz binlerce yıl önce Herrum'da beyaz kanatlı Alaban'ın altı çocuğunu doğurması ile başlamıştı. Üçü kız, üçü erkek çocuğu beyaz kanatla doğmuş, büyüyünce kanat renkleri değişmişti. Kanat rengini ilk kazanan çocuğu oğlu Gamar olmuştu. Gri kanatlarını gören Alaban ona gücünü bahşetmişti. O gün Gamar, gücünü kardeşlerini korumak için kullanacağına yemin etmişti.
Gamar'ın ardından sessiz kız kardeşleri Letha da kanat rengini kazanmıştı. Sessiz ve kırılgan kızının uçuk mavi kanatlarını gören Alaban ona zihin okuma kabiliyetini bahşetmişti. Bu eşsiz gücün üzerine Letha, gücünü kardeşlerinin iyiliği ve doğruluğu için kullanacağına yemin etmişti.
Alaban'ın alim oğlu Pieryam da kanat rengini kazanmıştı. Uçuk yeşil kanatlarına bilgiyi paylaşma bahşedilmişti. Pieryam, kendisine bahşedilen bu yeteneği kardeşlerini bilgilendirmek için kullanacağına ant içmişti.
Pieryam'dan sonra sesi çok güzel olan kız kardeş Purpilles de kanat rengini kazanmıştı. Alaban eflatun kanatları için sese hükmetme yeteneğini vermişti. Bu eşsiz yeteneğe sahip olan Purpilles sesi ile huzuru sağlayacağına yemin etmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Rivayetlere göre çizilen Purpilles tasviri)
Çok geçmeden meraklı erkek kardeş Yosar da kanat rengine kavuşmuştu. Sarı renkli kanatlarını gören Alaban ona evrendeki bütün canlıları anlayabilme yeteneğini devretmişti. Bu yetenek için Yosar, kardeşleri için evreni keşfedeceğine yemin etmişti.
