Bence kesin uzaylı. Adamın meslektaşları gülerek:
--Sende amma attın. Delinin biri...
--Ben hala uzaylı olabileceğinden şüpheleniyorum. Bu adamı bana bırakın ben olayı çözerim.
--Bu deli ile sen ilgilen. Sakın uzaylı sanıp üzerinde deney yapma da...
--Ok.
* * *
Luke dolanıyor dolanıyor ama kardeşlerini bulamıyordu. Derme çatma evlere yaklaştı. Şehirden çıkıyordu. Bir sürü büyük araç şehirden uzaklaşıyordu. Çoğunluğu beyaz renkli, üzerinde tablolar olan araçlardı. Belki kardeşleri portalın nasıl açılacağını öğrenip portalın ilk açıldığı yere gidiyorlardır, diye düşünüp şehirden uzaklaşıyordu.
* * *
Polisler gelip Johnson'ı karakola götürdü. Üzerinden ne kimlik ne telefon, hiçbir şey çıkmadı. Polisler:
--Soyuldun mu ? Nerelisin ? Kardeşinin adı ne ? gibi sorular soruyordu. Bir polis:
--Aynı sabah gelen adam gibi ne kimlik var ne de başka bir şey. Kimsenin duymadığı haritalarda olmayan bir yerde yaşadıklarını iddia ediyorlar. İlk sorguya mı çekelim yoksa kardeşi ile buluşturalım mı ?
--Hayır ! Kardeşi ile buluşmasına izin vermeyin bugünkü terör olayları ile bağlantıları olabilir. Deli numarası yapıp terör planlarını gerçekleştirebilirler. Siz diğer kardeşlerini bulun. Şehri didik didik edin ve Luke adlı kardeşlerini bulun. Johnson:
--Fark ettiyseniz ben hala buradayım. Kardeşim de burada ve siz onu bana göstermiyorsunuz. Niye ?!
--Hemen şunu sorgu odasına götürün bildiği ne varsa anlatsın.
--Mark !! Neredesin ?! İmdat ! Bırakın beni !
Polisler ağzını kapatıp Johnson'ı sürükledi.* * *
Mark ses geçirmez sorgu odasında karşısındaki şişman polisin sorularını cevaplıyordu.
* * *
Luke araçların gittiği yöne doğru gidiyordu. İleride duman ve bağırış sesleri yükseliyordu. Hızla oraya gitti. Çantasından yayını çıkardı. Dumanların dibinde tam bir kaos vardı. Kendi diyarındaki zombilere benzeyen biri, siyah kıyafetli sopalı insanlara saldırıyordu. Bazı insanlar elinde demir külçesine benzer küçük şeyler tutuyordu. Onca sesin arasından, elinde köşesiz minik bir şey tutan kadının sesi duyuluyordu. Bir enderman kadının yanına ışınlanıp, yanındaki adamı elleriyle parçaladı. Kadın çığlık çığlığa kaçmaya başladı. Sesi endermani rahatsız etti. Enderman kadına doğru ilerliyordu. Luke bu sefer yayı yanağından uzak tutarak iyice gerdi ve endermane bir ok attı. Enderman ok gelmeden Luke'un yanına ışınlandı. Luke'un endermanlerle hiç iyi anıları yoktu. Mark'ın silahlarını denize atmıştı. Yanında saldırabileceği silah yoktu. Endermanden kaçmaya çalıştı ama enderman önüne ışınlandı. Kafasını eğip Luke'a bağırdı. Bu diyarda yaratıklar çok daha ürperticiydi.
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİNECRAFT ÜÇ KARDEŞ 2: DÜNYA PORTALI
Science Fiction*BİTTİ* Birinci kitap ile çok bağlantılı değildir. Üç kardeşin komik maceralarını okumanızı, yorum yapmanızı ve sevmenizi dilerim.