B Ö L Ü M 60

882 30 10
                                    


"Veronica Hanım, iyi. Lakin dinlenmeye ihtiyacı var. Az bir süre olmak üzere onu görebilirsiniz."

Hekim sözünü tamamladığı gibi yeni gelen Vasili ve Leon içeriye girdiler. Hilal ise yalnız kalmaları gerektiğini düşündüğü için girmemişti. Hala inanamıyordu, Ali Kemal kendisinin abisi değil Leon'un abisiydi. Ayrıca kendi annesini vurmuştu, neredeyse kendi annesi kolunda ölecekti.
Leon ve Vasili hızla Veronica'nın yanına girdiler. Veronica'nın gözlerinin altı şişmiş ve mosmordu. Saçları dağılmış, yüzünde morluklar oluşmuştu. Vasili hızla Veronica'nın yanındaki sandalyeye oturdu. Elini kavradı. Leon bir süreliğine durdu. Herkes babasını duygusuz biri zannedebilirdi hatta Leon'da öyle zannediyordu ama şu an Veronica için gözyaşı döküyordu.

"Veronica? İyi misin?"

"Hı-hı."

Leon hızlıca ikisinin yanına gitti ve annesinin diğer elini kavradı.

"Mitera."

"Oğlum. İyiyim ben."

Veronica oğlunun aklını okumuş gibi o sormadan iyi olduğunu söylemişti. Hilal ise bir süre sonra gelmişti. O da Veronica'yı incitmemeye çalışarak sarılmıştı. Hilal, gerçeği söylemeli miydi, yoksa bunu saklamalı mıydı bilmiyordu.

"Bir an Dmitry'me kavuşacağım sandım."

Leon, Veronica'dan bu sözleri duyar duymaz hızla dışarıya çıktı. Hilal ise annesine bir bakış atıp Leon'un arkasından o da çıktı. Leon yere oturmuş elleriyle saçlarını çekiştiriyordu. Hilal hemen onun yanına oturup saçlarında olan ellerini kendi elleri arasına aldı.

"Leon. Annen iyileşti. Sakin ol artık lütfen."

"Evet annem iyileşti ama baksana aklı hala Dmitry'de."

"Ona da hak ver. Dokuz ay karnında taşımış, beslemiş, büyütmüş. Sonra kaybetmiş onu. Yok yere."

"S-sen nereden biliyorsun?"

"Bebeğimizi kaybettikten sonra annen ile dertleşmiştik, o sıra anlattı. Lütfen, sende daha fazla üzme kendini."

"Nasıl üzmeyeyim Hilal? Görmüyor musun annem ona kavuşacaktı diye mutlu oluyor. Babam ise abimden sonra beni sevmedi, bana çok bağlanmak istemiyormuş. Yoksa bende gittiğimde katlanamazmış. Daha küçükken bunları söyledi babam bana. Annem ise hep eksik. Nasıl üzülmeyeyim?"

"Ben Ali Kemal adına senden, sizden çok özü dilerim. O böyle bir şeyi asla yapmazdı."

"AMA YAPTI HİLAL! ANLIYOR MUSUN?! YAPTI!"

Tam o sırada hastaneye Ali Kemal ve Yıldız girdi. Leon gözyaşlarını silerek hızla ayağa kalktı. Hilal ise anında onunla birlikte kalkıp elini tuttu.

"NE YÜZLE GELİRSİN BURAYA!"

Yıldız ve Hilal ikisinin arasına girmişti.

"Bak, ben-"

"NASIL YAPARSIN?! ANNEM NE YAPTI SANA?!"

"ANNEN DEĞİL LAKİN BABAN YAPTI!"

"NE YAPTI?!"

Hilal ve Yıldız iki adamı kolundan kavramış birbirlerine yaklaşmalarına izin vermiyorlardı. Çünkü aradan çekildikleri gibi dövüşeceklerini anlamışlardı.

"SENİN BABAN BENİM ANNEMİ ÖLDÜRDÜ! HABERİN VAR MI?!"

Hilal ve Yıldız birden durdu. Annelerinin katili Vasili miydi? Hilal'in sevdiği adamın babası?
Hilal ağlamaklı bir halde Ali Kemal'e baktı.

"Ne?" Leon ise yeni öğrendiği için şaşkınlıkla kendisine bakan kardeşlere döndü.

"Kimden öğrendin?"

"KİMDEN ÖĞRENDİYSEM ÖĞRENDİM! SENİ ALAKADAR ETMEZ!"

"Tamam o vakit! MİTERAMIN SUÇU NEYDİ?!"

"Ben söyledim, beni bırakması gerektiği söyledim!"

"Sen ne kadar pislik bir adamsın! Belli ki odalara girmek istedin, annem engel oldu!"

"Olmasaydı, şu an burada olurdu!"

"NE DEMEK OLMASAYDI BURADA OLURDU?!"

Leon öyle bir bağırdı ki Hilal resmen titredi. Leon'u ilk defa böyle görüyordu. Tek elini yumruk yaptı ve Hilal'e baktı. Hilal gözleri dolu dolu Leon'a bakıyordu. Sonra tekrar
Ali Kemal'e baktı.

"ASKER!"

Leon son sesiyle bağırdı.

"Hanımları alın. Kapının önünde duracaklar."

Hilal hızla Ali Kemal'e ve Leon'a baktı. Ali Kemal sırıtıyordu. Yıldız, Ali Kemal'in elini tuttu. Hilal, Leon'un üniformasını kavradı.

"Leon, sakın yapma!" dedi ama nafile. Leon'un gözü dönmüştü. İki kız kardeşi yunan askerleri kapıya cekişirirken iki adam birbirine kötü kötü bakıyordu. Hilal, Leon'un üniformasından zorla ayrıldığında Leon'un adını haykırdı. Ali Kemal ise Leon'dan bakışlarını çekmeden Yıldız'a seslendi.

"Bana bir şey olmayacak!"

Leon, Hilal'in bağırışlarını duymuyordu bile tam anlamıyla gözü dönmüştü. Ali Kemal arkasına döndü ve iki kadına baktı. İkisi de debeleniyor, gitmemek için askerlere direniyorlardı. Ali Kemal, elini cebine götürdü ve silahını çıkartıp Leon'a doğrulttu ki Leon'da bu sırada silahını Ali Kemal'e doğrultmuştu bile.
Hilal ve Yıldız sevdiği adamlara bakakaldılar.

"HAYIR!"

İkisi de bir ağızdan feryat edercesine bağırdı Vasili hızla odadan çıktı bağırma seslerine karşılık.

"Neler- Leon?"

Hilal, Vasili'nin tam silahını çıkaracağını anladığında tüm gücüyle bağırdı.

"DURUN! ALİ KEMAL, LEON'UN ABİSİ! DMİTRY, ALİ KEMAL!"

Hepsi aynı anda Hilal'e baktı. Öyle bir sessizlik olmuştu ki Leon ve Ali Kemal'in silahı düşürmesiyle oluşan ses tüm koridorda yankılandı.





Öncelikle, bu bölümü ithaf edeceğim kişi benim için çok değerli. Yarın doğum günü, saat 12'de kutlamak istedim fakat o zaman yola çıkıyor olacağız. Bir bölüm ithafımla ona karşı olan sevgimi elbette anlatamam fakat onun çok iyi bildiğine eminim. Tamam artık ithaf edeceğim kişiyi anladınız bile :) İki gündür nişanlı olduğum canım sevgilime istenmeyenbay Doğum günün kutlu olsun sevgilim, baş belan seni çok seviyor

HİLAL LEON Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin