"Odaya gel."
Zayn'den gelen mesaj üzerine ellerim titremeye başladığında Pattie'ye lavaboya gideceğimi söyleyip hızla yukarıya çıktım.
Aslında bugün gelmeyeceğini söylemişti.Doğum günümde evde bu kadar insan varken onun fark edilmesi an meselesiydi.
Üstüne üstlük bana gelmeyeceğine dair büyük bir söz vermişti.
Odanın kapısından aşağıdaki insanlara baktığımda herkesin çılgınca dans ettiğini fakat Debroah ve Zalton'ın bir köşede oturduklarını gördüm.
Onlara bakmayı bırakıp odaya girdim ve arkamdan kapıyı hızla kapatıp kilitledim."Gelme demiştim." dedim bıkkın bir sesle ona dönerken.
Yatağımın üzerine yatmış ayaklarınıda uzatmıştı.
"Çok güzel görünüyorsun." dedi ellerini ensesinde birleştirip.
"Her zaman olduğun gibi.""Git." kolundan tutup onu kaldırmaya çalıştığımda yüzümü inceledi.
"Makyaj sana yakışmıyor." diye ekledi ardından.
"Daha güzel olduğun günleri hatırlıyorum.""Gidiyor musun, bağırayım mı?"
"Bağırabilir misin gerçekten?" dedikten hemen sonra ayağa kalkmasıyla bir adım geriledim.
"O şansı veriyor muyum sana?""Sen artık bana şans falan veremezsin."
"Evet." diye onayladı beni.
"Bunun için her gece senin yatağında yatıyoruz.""Git Zayn." dedim omzundan iterek.
"Git artık.""Sevgilimin doğum gününde mi?" dalga geçer gibi konuştuğunda dolaba doğru yürüdüm.
"Sen benim hiçbir şeyim değilsin." diye ekledim ardından.
Son 2 yıldır aynı şeyi söylüyordum ama hiçbir işe yaramıyordu.
Sanki ben onunla hiç evlenmemiştim ve o da hep karısını aldatan bir adammış gibiydi.
Hatta o kendi evinden çok burada kalıyordu.Başta yine ve yine ona ses çıkaramadığım için benden korkmuyordu, istediğinde odama gelip istediğinde gidiyordu ve bunu kimse görmüyordu.
"Aşağıdaki mi senin sevgilin?" dediğinde söylediği kişinin Rowdy olması üzerine güldüm.
Rowdy ve ben bu 2 yıl içinde iyi arkadaşlar olmuştuk.
Her dakikamız birlikte geçiyordu başlarda her ne kadar ondan hoşlanıyorum sansam da sonradan bunun olmadığını fark ettim ve bu aramızdaki şeyi sıkı arkadaşlığa çevirdim, o da bundan rahatsızmış gibi görünmüyordu."İstersem olabilir."
"Olamaz." dedi kaşlarını kaldırıp bana bakarken.
"Sen ne karışıyorsun ki? Hem hiçbir şeyim değilsin hemde, Tanrım! Evlisin Zayn. Buraya öyle istediğinde gelemezsin."
"Onunla evli olmam onu sevdiğim anlamına gelmiyor." dediğinde ezikleyici bir şekilde güldüm.
"Keşke." dedi dişlerini birbirine bastırırken.
"Şimdiki aklım o zamanlar olsaydı siktiğim işi bırakırdım ama seni bırakmazdım.""Ben yine seni bırakırdım." dediğimde çenemi sıkmasıyla eline hızla vurdum ama bunu umursamadı, parmaklarındaki yüzükler yanağımı acıtsada tepki vermedim.
"Sen beni bırakamadın." dedi beni duvara yapıştırıp.
"Bense seni bırakmadım.""Bırak beni." dedim ellerimle elini tutup.
"Canımı acıtıyorsun."O sırada aşağı kattan çalan yüksek sesli şarkıyla gözlerimi kapattım, bu şarkıdan nefret ediyordum ve Ajax bunu bilmesine rağmen bana hep bu şarkıyı söylüyordu.
Buna aşk ve bağlılık deyin.
"Senden nefret ediyorum." dedim beni bıraktıktan sonra ardından makyajlarımın bulunduğu tarafa geçtim ve rujumu alıp tekrar dudaklarımda gezdirdim.