"Sanırım Jee Hee'nın kalan işi Baek Hyun'la ilgili..."(Sehun)
"Neden? Ben ne alakayım?"(BH)
"Adamlar senin peşine adam taktıklarından bahsediyorlardı..."(Sehun)
"Bir bu eksikti!"(Lay)
"Peki benden ne istediğini nasıl öğreneceğiz?"(BH)
"Artık Lay veya benimle konuşmaz. Adamlarından birini yanımıza çekmeliyiz ama Jee Hee ihanet edecek adam seçmez. Bir işe başlamadan önce görevlendireceği herkesi tanır."(Sehun)
"Bunu bilemez."(CY)
Chan Yeol kaşlarını çatmış, sert bir şekilde yere bakıyordu. Ondan ilk defa bu kadar korkmuştum. Çok ciddi görünüyordu. Kardeşlerine bir şey olmasını gerçekten istemiyordu. Onlar için korkuyordu.
"Evet, bunu bilemez."(Lay)
Lay ve Chan Yeol birbirlerine bakıp hafifçe ve sinsice sırıttılar. Sonra bir anda ayağa kalkıp sarıldıklarında ben bile duygusallaşmıştım.
"Nedenini sormadan senle ilişkimi kestiğim için ve yüzündeki yaralar için özür dilerim."
"Gerek yok. Korkup sana anlatmadığım için, şirketin batmasında etken olduğum için ve her şeyin oyun olmasına rağmen sana 3 yıl boyunca gıcıklık yaptığım için ben özür dilerim."
"Şirketin batmasında bir etken olduğunu düşündüğünü bir daha duymak istemiyorum. Ayrıca artık hiçbir şeyin önemi kalmadı. Şimdi şu kızın Baek Hyun'dan ne istediğini bulmamız lazım."
Lay başını salladı. Gülümseyip tekrar sarıldılar. Geri oturduklarında Lay bana gamzeli gülümsemesini sunup "Pansumanlar için teşekkür ederim." dedi.
"Benim yaptığımı nerden biliyorsun? Uyanık mıydın?"
"Hayır. Sadece burda senden başka kimsenin bu kadar iyi yapabileceğini sanmıyorum. Yıllardır tanıyorum sonuçta."
Güldüm.
"Demek öyle Lay!"(BH)
"Şimdi böyle mi olduk Lay?"(Chen)
"Bunu unutmam... Lay..."(Xiumin)
"Hele ben! Aynı evde yaşıyoz ya!"(Sehun)
Ben onların şakalaşmak için yaptıkları konuşmalara kahkaha atarken Lay sırıtıp "Yalan mı?" demişti. Chan Yeol de benim gibi gülüyordu.
"Onu bunu bırakın da... sana Lay demeyi gerçekten özlemişim... Lay..."(BH)
"Ben de."(Xiumin)
"Ben de sana Xiumin demeyi, sana dangalak diye bağırıp seninle dalga geçmeyi özlemişim."
Baek Hyun'un verdiği tepkiye yeni duran kahkaham tekrar başlamıştı. Garip bir hırlama çıkararak göz devirmiş, sonra bir anda gülümsemişti. Başka nasıl anlatabilirdim ki o tepkiyi?..
Chan Yeol bir anda ayağa kalkınca hepimiz ona baktık.
"Elif biraz gelir misin? Bir şey konuşacağım seninle."(CY)
"Tamam."
Ayağa kalktım. Chan Yeol yanıma gelip elimi tutacakken hızlıca salondan çıktım. Lay vardı çünkü... Lay çok iyi bir arkadaştı benim için ve onun üzülmesini istemiyordum. Ama artık Chan Yeol ile barıştığı için aynı ortamlarda daha çok bulunacaktık. Chan Yeol sevgilim olduğu için de ister istemez yakınlaşacaktım. Bu durumda da Lay üzülecekti. Ne yapacağımı şaşırmıştım iyice.
Chan Yeol arkamdan geldi ve mutfağa gittik. Ellerini belime koyup beni kendine doğru çekti. Gülümseyerek ona baktım.
"Sana doğru düzgün ilgi gösteremediğim için üzgünüm hayatım. Ama artık daha çok beraber olacağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR YIL
Teen FictionSadece bir yıl sürecek bir hikaye... {Bir yıl dedim kendime, bir yıllığına gideceğim ve döneceğim. Ailemi bulacağım ve onlara kavuşacağım. Sonra da hayatıma kaldığım yerden devam edeceğim. Tabii her şey planlandığı gibi gitmiyordu. Her şey bizim ist...