20. Bölüm

11.3K 351 124
                                    

Saliseleri kıskandıracak kadar kısa sürede hızlı bir şekilde kan pompalayan kalbim çoktan yorulmuştu. Ben hiç kalbimin bu kadar hızlı göğüs kafesime çarptığını hatırlamıyordum. Elbette hızlanmıştı geçmişte ama bu korkunun kol gezdiği hislerimde öncesi hiçbir şey ifade etmiyordu. Şurada bayılsam bu balkona benzer yerden aşağıya yuvarlanıp boynumu falan kırsam kurtulur muydum acaba? Yada on santimi aşan topuklu ayakkabımın tekini çıkartıp beyninin pekmezini mi akıt sam?

Bayılma numarası...

Topuklu ayakkabı...

İyice saçmalamaya başlamıştım, bu adam fazlasıyla korkunç duruyor. Sinirli ve kararmış gözleri Zifir ile yarışabilecek kadar kendinden geçmişti.

Bir adım gerileyip bedenimi benden birkaç yaş büyük olduğunu düşündüğüm Mirza'ya çevirdim. Kurumuş boğazımı yumuşatmak için kaç defa seslice yutkundum bilmiyorum ama bu yaptığım hiç bir işe yaramamıştı, Aşkım için dolmuş gözlerimden bir damla süzüle süzüle açık olan dudaklarımın arasına sızarken onun bakışları da oraya kaymıştı. Dudaklarımın titrediğini yeni fark etmiştim...

Konuşmaya çalışacağım sırada ring deki siyahi adamın lafa girmesiyle bende susup o tarafa çevirdim bakışlarımı. " Evet! bu gecenin gaza gelmiş yarışmacısı... Erotik Eşek! Adam kadınları ince bir kumaş haline getirmek için doğmuş. Yataktaki becerileri onu hızlı ve çevik yapıyor, cüssesine bakılırsa...vay canına bu adamın gaza gelmeye ihtiyacı yok, sizce de öyle değil mi bayanlar!" Kadın diyeceksin lanet herif Kadın!! Eğer şu durumda olmasaydım gülmekten ikiye yarılırdım. Ortamdaki kadınların çoğu öyle bir bağırmaya başladılar ki, demir telleri yıkıp adamın üstüne atlamaya hazırlanıyor gibiydiler. Bir hıçkırık döküldü dudaklarımdan, bu adam çok yapılıydı. Şu anda Mirzayı umursayamadım, ya o masadaki hançer ile onu yaralarsa ben ne yapardım?

"Sıra zirvedeki adamda, onun birçok lakabı var! Ayda bir kaç defa çıktığı maçlar onun ve sizler için fazla kazançlı oluyor değil mi? Tabi ki de öyle olacak, o yenilmez bir antikor! Vücudunda ki her hücre savaşmak için ayarlanmış Şeytan. Kurnazlığı ve çevikliği çakallara taş çıkartırken ondan korkun ve Firavuna selam verin!" Nefesimi tutmuş demir kapıya yol gösteren merdivenlerden tüm ihtişamı ile ağır ağır çıkan Aşkıma baktım. Altına giydiği siyah şort ve ellerine sardığı bandaj dışında çırıl çıplaktı. Ne başta korumalık ne de ayakta kavallık vardı. Yara almak için hazır bir şekilde bekliyordu sanki, yere çöküp hüngür hüngür ağlamak istiyordum. Alkışlar havada uçuşurken siyahi hakem ringden inip demir kapıya zincir ile kilit vurdu. Mirza buranın sahibiydi değil mi? yalvaran gözle ile ona döndüğümde çatık kaşlarının alnında oluşturduğu kavisler ile hala beni izliyordu. "Bu maçı durdurabilir misin?" titrek çıkan sesim acımı ve acizliğimi en net bir şekilde belli ediyordu. Umursayamadım. "Bunu neden yapayım! Ayrıca vermeniz gereken bir hesap varken başka şeylere kafanızı yormak ta neyin nesi!" O nefesimi kesen tehditkar ton hala devam ediyordu, haklıydı da... Ne olduğunu kavrayamadığım zaman diliminde uzağında olmayan bedenimde kolumu sertçe kavrayıp kendine çekti. "Kardeşime ne yaptın!!" Vücudumdaki tüyleri tekrar hissederken kasılan çenesi ile birbirine kenetlenmiş inci dişleri arasından öfkeyle tısladı. "B-ben bil...bilmiyorum." Şu iki kelimeyi bile söylerken nefesim yetmemiş tıpkı buraya girerken eli ayağına dolanan dalga geçtiğim korumayı andırır olmuştum. Bunu hak ediyordum, ne demişler? Gülme komşuna gelir başına...

"Yalan söylemeyi kes küçük! sinirimi bozuyorsun." Bu adamın sinirleri beni görmeden önce de kesin bozuktu, buna kalıbımı basardım. Koluma uyguladığı kuvveti üzerimdeki kürke rağmen şiddetli bir şekilde hissediyordum. Kaşlarım kontrolüm olmadan çatılırken sinirlenmeye başlıyordum, ben senin kardeşini nereden bileyim be adam daha görmemiş etmemişim! "Kolumu bıraksan iyi edersin daha acımı yaşayamamışım gelmişsin neler diyorsun, bilmiyorum senin kardeşini falan!" Çirkefleşiyor olmam kendi zararıma olsa da Aşkım orada dövüşecekti yaşayacak olduğum pişmanlığı sonraya ertelemem gerekiyordu. Başımı tekrar ring deki Aşkıma çevirdiğimde gözlerini kısmış bu tarafa doğru bakıyordu, kafamdaki peruğu çıkartıp beni tanımasını sağlasam alacağım tepki sinirden kudurması olurdu . Mirzaya gerçekleri söylesem? "Konumuz kolun yada canının yanması değil. Kimin emrinde çalışıyorsun!" Evet başka bir çıkmaz daha, ulan aksiyon filmi çekmiyoruz. Ben buraya Aşkımdan gizli onu izlemeye geldim, çevirdiğim tek dalla vere bu adamın kardeşi olduğum yalanıydı! Bu kadar.

İlk Hislerimde Saklı Sen (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin