Gri

30 1 0
                                    

"Bugün mavinin tonu yok, benim yüzümden. Bugün ne yanda bakarsan bak, rüzgarım gri. "

Oturduğum yerde rahat duramıyordum. Ali'yi belki 100 kez aramıştım, hiç birine cevap vermemişti. Bir tartışma yaşamamıştık ama resmen "ben sana güvenmiyorum" demiş gibi oldum. Bu garip kıskançlık neydi böyle? Hiç pişmanlık duymuyordum ama Ali'nin alınmasını da istemiyordum. Saat 11'den beri ona ulaşmaya çalışıyordum, daha fazla dayanamayacaktım. Hemen üstüme bir gömlek alıp dışarı fırladım.

Kızlardan herhangi birine takılmadan usulca ve hızlı adımlarla evden çıkmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kızlardan herhangi birine takılmadan usulca ve hızlı adımlarla evden çıkmıştım. Ali'nin evine giden yolun yarısında bir arabanın beni takip ettiğini farkettim ve önce hızlandım, hızlanan arabayı görünce duraksadım. Hiç arabanın içine bakmıyordum.

"Hanımefendi, bakar mısınız?"

Saat gecenin 2'si sence bakar mıyım?

Saat gecenin 2'si sence bakar mıyım?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Git işine!"

"Sivil polis!" dedi cüzdanındaki kartını göstererek. "Nüfus cüzdanınızı görebilir miyim?"

"Afedersiniz, ben şey sandım sizi .. Çok acele çıktım evden, yanımda değil ama isterseniz TC kimlik numaram ezberimde"

"Nereye gidiyorsunuz bu saatte?"

"Bir arkadaşım fenalaşmış, onu kontrole gidiyordum, zaten az ilerde evi."

Ah Ali. Ne vardı o telefona baksan.

"Son zamanlarda kadına şiddet olayları, tecavüz vakalarına çok sık rastlıyoruz. Size uzaktan arabayla eşlik edeceğiz. Siz de dikkatli olun."

"Teşekkür ederim memur bey, iyi akşamlar."

Adımlarımı hızlandırdım ve kapısını açık gördüğüm bir apartmana daldım. Belli ki beni rahat bırakmayacaklardı. Ali'nin evi tek katlı, mütevazi, eski yapı bir evdi. Kapısı ve pencereleri sokağa bakıyordu. Sivil polisleri bu küçük numaramla atlattıktan sonra doğru Ali'nin evinin yolunu tuttum. Nihayet ışığı yanan penceresinin önündeydim. Hava öylesine soğuktu ki, bütün uzuvlarımı orada bırakacağımı düşünmeye başlamıştım. Penceresinin camına tıklatacak ve özür dileyecektim ama elim gitmiyordu. Ne diye özür dileyecektim, yüzüm yoktu ki. Burnumun ve yanaklarimın kızarmaya başladığını hissediyordum. Ali bir kaç metre ötemde, orada duruyor ve ben korkaklığımdan penceresini tıklatamıyordum. Saat 3'e doğru Ali'nin odasının ışığı söndü. Geri dönme vaktim gelmişti. Bu yaptığım salaklıktan başka bir şey değildi ve çözüm de olmamıştı.

Bigane / "Yabancı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin