"Ne bu halin kızım?!!!"
Diye sorarken Aleyna gözlerini şaşkınlıkla açmış bana bakıyordu.
"Ya neden ki çok mu kötü olmuş?"
Aslında hiç de fena olmamıştı. Tam tersine yakışmış Aleyna'ya mavi saç."Hayır. Kötü olmamış ama neden böyle bir çılgınlık yaptığını sorabilirmiyim?"
Dedim ve o da yüzünde alaycı sırıtışla " hahah. Ela'yı dövdüm. Sonra o da bana dedi ki 'seni bu tipinle hiç kimse sevmez. Imajını değiştirsen bile!' Dedi bende 'seni bu tipinle çokmu seviyorlar. Bırak sevmeyi bakmıyorlar bile. Ömer'de kendi gibi biriyle çıkıyor. Allah sizin belanızı vermiş ki bu haldesiniz. Ergen çiftler. Sen benim tırnağımın arasındaki bok bile olamazs..." derken daha fazla konuşmasına izin vermedim ve, " tamam yeter anladım. Da peki neden mavi?" Diye sordum. Aleyna'da saçlarını inceleyip gülümsedi. "Çünkü maviye aşığım ben. Hep siyah siyah bir yere kadar ama.!" Dedi. Bende Aleyna'nın iki yanaklarından öperek " çılgın arkadaşım benim. Çok güzelleşmişsin. Artık Ömer utansın." Dedim birbirimize sarılarak ve ben ona bugün yaşadıklarımı anlatarak günümüzü geçirdik.Aleyna Arın'ın neden öyle davrandığını kendince düşünüyordu.
"Buse! Arın senden hoşlanıyo."
Aleyna'nın bu sözüyle gözlerimin şaşkınlıkla açılması bir oldu.
"Saçmalama Aley. Ben onun gözünde köleden başka bir şey değilim." Dedim.
Aleyna da oflayarak " e kızım görmüyor musun sana ne yapmış. Üstelik Arın'ın dediklerine göre, bence sana aşık." Dedikten sonra salak salak sırıtmaya başladı.
"Yuh kızım ya çocuğu da aşık ettirdin bana. Yok bence yetmedi evlendir. Ha?" Diye alaycı bir tavırla konuştum.
Aleyna elindeki telofununa bakarak ayrılması gerektiğini söyledi. Sağ yanağımdan öpüp, "bunlari daha sonra detayı detayına konuşuruz." Dedi ve gitti. Hemde beni dertlerimle yalnız bırakarak gitti.Neden bilmiyorum ama, ben Arın'a karşı değişik bir sey hissediyorum. Ve bu çok garip. Nereden çıktı Allah'ım bu çocuk benim karşıma?
Sabah güneşin ışıltısıyla uyanıvermiştim. Bugün pazar ve evde kendime çok güzel bir keyif düzenliyeceğim. 'Pijama, terlik, kola ve cips' bekleyin dostlarım ben geliyorum.
Banyoya geçtim ve güzel bir duş aldım. Duş çıkışında her zaman kullandığım çikolatalı duş jelimi de vücudumu duruladıktan sonra duştan çıktım. Saçlarımı kurulayıp dişlerimi fırçaladıktan sonra pijamalarımı giyindim ve aşağıya indim.
Aşağı indiğimde annem ve babam kahvaltı yapıyorlardı. Bende ' günaydın ' diyerek yemeğe başladım. Yani yine her zamanki fassıllarla kahvaltıya başladım.Yukarı odama çıktığımda bilgisayarım da bir film açtım, pijamalarım üzerimde, cips ve kolamı da alarak keyfimi sürmeye başladım.
Film aksiyondu ve gayet heyecanlı gidiyordu ta ki Aleyna arayana kadar.
Filmi durdurdum ve Aleyna'yı daha fazla bekletmeden (sinir krizine sokmadan) telefonu açtım.
"Efendim canım?"
"Canım nedir ya? Salak mısın kızım düzgün cevap versene! Canımlar cicimler falan. Iyice uçtun sen ha. Bak ben aradığım da sakın bir daha bana böyle cevap ve.." derken sözünü kestim. Iyi bir şey degildi ama Aleyna için iyi bir şeydi söz kesmek.
" tamam Aley anladım. Söyle kuzum N'oldu? Neden beni keyfimin ortasında bölüp aradın?" Diye daha fazla beklemeden ve daha fazla keyfimin bölünmesine izin vermeyerek ne için aradığını sordum.
"Buse sana çok önemli haberlerim var bebeğim."
Az önce 'canım ne biçim kelimedir ya?' Diyen Aleyna değilmiydi?
Benim keyfimi bölen haber neydi peki?
Daha fazla düşünmeyip sorumu sordum.
" söyle Aleyna neymiş o önemli haber?" Diye sordum gözümü kaydırarak.
"Arın, Poyraz'a hesap sormaya gitmiş dün. İşler karışmış anlayacağın. Durumları iyice buz kesmiş." Dedi sırıtarak. Ve ben Arın kelimesini duyduktan sonra dikkatimi Aleyna'ya daha çok verdim.
Aleyna'ya ilk soruyu yani, bu haberi nerden aldığıni hiç sormadan,
" nasıl yani, niye hesap sormaya gitmiş ki Arın? Ne olabilir ki?" Diye sordum Aleyna'ya şaşırmış gibi yaparak.
"Ne bileyim Buse ben. Zeynep bana sadece dün Arın ile Poyraz'ın birbirine girdiklerini söyledi. Dahası yok anlayacağın."
Of ya kesin Poyraz'ın beni tehdit ettiği aklına geldi. Iyi de neden benim için Poyraz'a hesap sorsun ki. Ya da başkabir konudur da sadece ben böyle düşünüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Adres
Roman pour AdolescentsAteşe körükle gitmekti seni sevmek. Hayatım da belki de hiç bu kadar düşmemiştim. Dizim bile canım kadar çok kanamamıştı, seni sevmek bir nevi intihardı. Seni severken öldüm ben. Sayende Ölümün sadece biyolojik olmadığını da öğrendim.