Sevgili Manyak |Tamamlandı.| (DÜZENLEME)

9

Alp

Eren'in yanından ayrıldıktan sonra seri hareketlerle Zeynep'i arayıp buluşmamız gerektiğini söyledim. O da kabul etti ve parkta buluşabileceğimizi söyledi. Şimdi parkta oturmuş bir elimde telefon Zeynep'i bekliyorum. Geç geliyor falan ama seviyorum işte.

"Alp!" Sesin geldiği yere başımı çevirdiğimde karşımda Zeynep'i gördüm. Telefonumu cebime koyup gülümseyerek ayağa kalktım. Tamamen yaklaştığında bir adım atıp sarıldım ve yanağından öptüm.

"Hoş geldin bir tanem."

"Hoş buldum petitom." O da beni yanağımdan öptükten sonra banka oturduk. Aklımda güzel planlar vardı ve işe yararsa Eren'i de, Dolunay'ı da saplıktan kurtarabilecektim.

"Buraya gelmeden önce Eren'in yanındaydım. Şu öpücük meselesi yüzünden canı sıkkın. Okul çıkışı konuşacaktım başka bir herifle gitti dedi."

"Başka bir herif dediği Berk." Zeynep'e aval aval bakarken saçını arkaya savurdu.

"Kıskandı." dedim gülerek.

"Kıskansa iyi olur çünkü çocuk Dolunay'ın ilkokul aşkı."

"Konumuz bu değil aslında. Zeynep, Eren Dolunay'dan acayip hoşlanıyor."

"Oğlum onu bende anladım. Dolunay'ın da hoşlandığını anlayabiliyorum. Kızın telefonunda Eren'in fotoğrafları vardı." Zeynep'in cümlesine karşılık sırıttım.

"Eren'in telefonunda da."

"O zaman bunları bir araya getirmemiz lazım." dedi Zeynep oturduğu bankta dikleşirken. Başımla onaylayıp yanağımı kaşıdım.

"Sen Dolunay'la konuş Zeynep, bende Eren'le. Daha sonra birbirimize mesaj atıp buluşuruz bir yerde, olur mu?" Gözlerini kırpıştırıp gülümsedi. Daha sonra yanağımı sıktı.

"Benim sevgilim çok mu zekiymiş?" dedi ayrılırken.

"Zeki miymiş?" dedim gülerek. "Her neyse ciddileşiyoruz Zeynep. Sen git Dolunay'ın yanına bende Eren'e gidiyorum."

"Tamam."

Dolunay

Berk'le otururken Zeynep'in çok acil konuşmamız lazım dediği telefon konuşmasına karşılık onun odasında posterlerine bakıyordum.

"Ya kızım ne diye çağırdın beni?" Derin bir nefes alıp yatağında biraz dikleşti. Bir şeyler olduğu belliydi ama.

"Bak Dolunay seninle çok ama çok önemli bir şey konuşmam gerek. Sakın laf kalabalığı yapma. Söylediklerime kısa ve öz cevaplar ver anlaştık mı?" Başımla onaylayıp soruların gelmesini bekledim.

"Soru bir, Eren'le öpüşürken ne hissettin?" Gözlerimi kocaman açtım. Bu kız cidden benim elimde kalacak! Hayır anlamıyorum ne hissettiysem hissettim hatırlatma!

"Annen gibi terbiyeli, güzel bir kadından nasıl senin gibi bir kız çıktı? Hayır ben olanları unutmaya çalışıyorum belki neden hatırlatıyorsun? Zaten çocuğun yüzüne bile bakamıyorum Zeynep, utanıyorum! Germe beni aa! Hoşlanıyorum tamam ama bu kadar üstüme gelinmez ayol, şiştim!"

Aon söylediğim cümleyle ağzımı Zeynep'in şaşkın bakışları karşısında sımsıkı kapattım. Oturduğum sandalyeye biraz daha sinip utancımı saklamaya çalıştım.

"Dolunay Eren'den hoşlanıyor! Allah'ım hayallerimdeki gibi hem siz evlenince boy boy çocukta yaparsanız üstelik sarışın olurlar!"

Ağzımdan bir oha edası yükseldi. Biz daha sevgili olmadık, çocuğun benden hoşlanıp hoşlanmadığı bile belli değil bu bana evlilikten bahsediyor, pes!