Biliyorum seninde canın yanıyo, geceleri gözlerin sebepsiz yere buğulanıyo, sonra bi şarkı açıp kendini sözlerine bırakıyorsun. Aslında bilirsin hangi şarkının daha çok acıtacağını hangisinde daha fazla etkileneceğini, bile bile açarsın yine de. Buğulu gözlerin artık daha fazla dayanamaz. Göz yaşların bağımsızlığını ilan eder bedenin güçsüzleşir. Yaşamın ne kadar saçma ve boş olduğunu düşünürsün... Peki Ya Sonra ?
Sonrası Belli zaten. Merak etmeyin henüz kimse ölmüyo daha tam yanmadınız. Hayat siz kül oluncaya kadar yakıcak ve siz sadece göz yaşlarınızla o yangını söndürmeye çalışıcaksınız.
Göz yaşlarınız kurumaya başladı ve artık toplanma zamanı. Ya bi kahve alıp gökyüzünü seyredersin ya da her yaktığında, canını yakanlarda kül olucakmış gibi yakarsın sigaranı. Kimileri sigarasının yanışını izleyip yavaş yavaş içerken, kimisi de bütün suç onunmuş gibi arka arkaya yakar aslında sonuç aynıdır hepimiz gökyüzüne doğru süzülen dumanı izlerken bütün sorunlar da yok olup gitti sanarız. Üzgünüm yok olduğu falan yok aksine daha çok yakıyo...Acılar yakar derler ama sen kül oldun bile. Herşeye direnirken bir çift gözde kayboldun. Herkesin bi ilk kayboluşu vardır ya hani İlk yandığı, unutamadığı.. Belkide bu da senin ilk yangınındı. Ama bu sefer korktun yanmaktan, çünkü bu sefer yanarsan toplayamazdın, her yeni günde, yeni acılarınla tekrar tekrar yanardın. Ama sen bunu bile bile kendini ateşe attın. Yandın.! O da senin için yanar sandın, aldandın ama bak yanında bile değil artık. Düşünsenize siz onun için kül oluyosunuz ama o bunu görmüyo, yada görüpte umursamıyo. Çünkü o başka birine kör, sana değil başka gözlere gülümsüyo. Senin dizlerinde uyuttuğun beraber hayaller kurduğun kişi şimdi başka birinin dizlerinde yatıyo, senin her gece kurduğun hayalleri o başka birisiyle kuruyo. Onun kurduğu hiç bir hayalde sen yoksun. Bunu bile bile kendine bi şans arıyosun. Paylaştığı bir söz de veya bi gülüşünde kendine ait bişeyler arıyosun ama aslında sen onun için yoksun. Sen belki bi daha karşılaşırız umudu ile en sevdiğiniz yerlere gidip saatlerce belkide günlerce bekledin ama hiç gelmedi gelmiyicek çünkü o seni unuttu bile. Sen kendini bile bile ateşe attın, seni kandırdılar, seni üzüldüler. Ama sen inatla seni üzenler için her gece ağlamaya daha fazla yanmaya çalışıyosun sanki yandıkca geçicekmiş gibi. Bu yangının sonu yok anla artık bunu içinden atmadıkça seni kül edene kadar yakıcak. Ve sen hiç birşey yapamıyacaksın. Ağlamaya devam ediceksin ama sesin çıkmıycak, hiç kimse gelip başını omzuna koymuycak, saçlarını okşayıp sana kendini güvende hissettirmiyicek ve işte yıkıldığın yerde tam da burası olucak. Çünkü sen ne kadar beklersen bekle giden geri gelmiycek. O belkide diğer yarısını bulup tamamlanmışken. Sen arkada kalan bir enkaz olucaksın ve yıkıldığında kimse seni toplamıyıcak. Aksine dağılan parçalarını kullanarak seni daha çok yakıcaklar. Hayatın ne kadar anlamsız geldiğini düşünüceksin. Belki o yoksa yokum diyiceksin ve kendine zarar vermeye başlıyacaksın. Vücudunda yaralar açıcaksın ama Yapma.! Senin uğruna yaralar açtığın, şuanda başkasının yaralarını sarıyo. Ve şunu asla unutma sen kendini sevmezsen kimse sevmez. Hadi gel, herşeyi boşver ve geç aynanın karşısına solmuş yüzüne bak sen böyle değildin toparlan hemen. Sil göz yaşlarını, bu sefer kendin için gülümse. Ama en güzel gülüşünle. Çünkü kimse senin için gülümsemiyicek, sana yanıp kül olmuyucak, yandığın kişiler sana değer vermiycek. Bunları anla artık şimdi tekrar bak aynaya gözlerinin içine odaklan ve gerçek seni gör bu sefer daha güçlü kalk ayağa, acımasız hayatına, seni yakanlara, üzenlere, ağlatanlara en önemlisi de seni toplanamayacak kadar dağıtıp gidenlere inat ayağa kalk, gülümse ve sakın Yıkılma. Yaşanacak birsürü güzel şey varken kendine bu acıyı daha fazla yaşatma...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALEME DÖKÜLEN DUYGULAR
Non-fictieBen Senin Kaleme Dökülen Duygularınım, Benden Kaçma En Cesur Halinle Geç Aynanın Karşısına Ve Gözlerinin İçine Bak Ben En Derininde Gizliyim...