GÖZYAŞI DENİZİ( SESSİZLİK YEMİNİ)

~ KORKU DOLU SANİYELER ~

Ne kadar geçte olsa Bartu kapımı açınca arabaya bindim.

İşte böyle Bartu efendi biraz kibarlık öğren canım.
Ne o öyle hep odun hep odun
Ay ben unuttum sen mafyaydın demi ?
Noluyo yani mafyanında kibarı,romantiği yokmu?tabikide var.
Kendimle içten bir tartışma yaşadıktan sonra Bartu

"sende çok hırçınsın"dedi.

"Anlamadım,inatçılık desek daha iyi olur"

Bartu "hayır onu demiyorum gerçi o da varda,oyuncak bebeği kesmişsinya senden beklemezdim" deyip gülmeye başladı.

Cevap veremedim, yanaklarım elma gibi kırmızılaşmıştı.

Çok geçmeden eve gelmiştik zaten nişan salonu ile evimin mesafesi yakındı.Arabadan inmeden önce

"herşey için teşekkür ederim"

Kafasını salladı ve
-"Önemli değil,sen mutlu olduysan"

Gülümsedim ve arabadan indim.
Bartu beni eve girene kadar gözetlemeye kararlıydı herhalde.

Bartu'ya dönüp el salladım,tamda o an başım gözüm dönmeye başladı.
Gözüm karardı,kendimi iyi hissetmemeye başladım.
Elimi alnıma tuttum ve bir süre olduğum yerde duraksadım.
Bartu beni görmüş olmalı ki,anında yanıma geldi ve kollarımdan tuttu.

"İyi misin?"dedi.
Zorda olsa iki kelime edebildim "başım dönüyor"dedim.

Kollarıyla belimi sardı ve beni tutup evin kapısına kadar götürdü.Evin kapısına gelince anahtarı istedi "anahtar çantada" dediğimi hatırlıyorum.Elimdeki çantayı alıp çantanın içindeki anahtarı eline alırken anahtarı yere düşürdü.Yere çömeldi ve yerdeki anahtarı eline alırken bir şey fark etti.
Uzun uzun baktı merak ettim ve "Bartu noluyo?" dedim.
Bartu'nun elinde bir kağıt ve kağıdın yanında kanlı bir bıçak vardı.
Korktum ve Bartu'nun cevap vermesini bekledim.Kâğıtta bir şey yazıyordu.

Bartu ayağa kalktı ve kağıdı buruşturup yere attı bıçağıda ayağıyla itikledi.

Tedirgin bir şekilde "noluyo?" dedim.
Bartu bişey demedi Bartu'yu elimle biraz sarstıktan sonra Bartu bana döndü ve "annenin katilleri" dedi.

"Ne?nasıl yani ?" dedim.

Şimdi annemin katilleri hapisten çıkmışmıydı.

O kâğıtta neydi öyle,bir kâğıt ve yanında kanlı bir bıçak, ürkütücü.

Bartu
"bilmiyorum"
dedi.

-"verir misin kâğıdı okuyacağım"

-"hayır boşver"

-"ver dedim!"

Elinde ki kağıdı arkasına doğru sakladı,ona yanaştım ve kâğıdı almak için çabaladım.
O kadar yakındık ki sanki soluğumdan daha yakındı bana o an.

Bir an dudağı dudağıma değdi,dudaklarımız birbirine daha fazla yanaşırken Bartu'nun telefonu çalmaya başladı.

Öksürdü ve geri adım attı,cebindeki telefonu eline aldı ve arayanın kim olduğuna bakıp telefonu açtı.

-"Efendim Sude"
Dediğine göre az önce tuvalete kitlediğim kız olmalıydı bu arayan.

Duyamıyorum kızın ne dediğini,

-"nasıl, anlamadım?"

Dedi Bartu şaşkınlıkla.

Kızı biraz daha dinledikten sonra

-"anlıyorum Sude anlıyorum,tamam daha sonra tekrar görüşürüz o zaman"

Dedi ve telefon görüşmesini bu sözleriyle noktaladı.