Keyifli okumalar dilerimm!✨
Yorum ve beğenilerinizi esirgemezseniz sevinirim.
***
Dolunay her zamanki meraklı hâliyle "Siz ne yapıyorsunuz kavga eder gibi?" dedi.
"Sadece oyun oynuyorduk. Değil mi Doğa?"
Başta anlamamışken daha sonra evet anlamında başımı salladım."Daha önce böyle bir oyun görmediğime eminim. Değil mi Duru?"
Babası ne kadar zeki ise kızları ondan da zekiydi.
Barlas, "Siz sıkıldınız da yanıma mı geldiniz bakalım?" diyerek geçip yanlarına oturunca bir anda konuyu nasıl böyle değiştirdi diye düşünmeden edemedim.
Onlar konuşmaya devam ederken odadan çıktığımın farkına bile varmamışlardı. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkamalıydım. Söylediklerinde ciddi miydi diye kendimi sorguluyordum. Kızlar olmasaydı konuşmanın sonu nereye gidecekti?
Duygularını açık açık söylemesini beklemiyordum ama en azından sanki o yolda ilerliyor gibi gelmişti. Aynada kendime bakarken hafifte olsa yaptığım makyaj bozulur diye yüzümü yıkayamamış elime aldığım suyu boynuma değdirip serinlemiştim. Şu lanet ayakkabılarla zar zor yürüyüp tam çıkacakken aynada gördüğüm yansıma tuhaf geldi.
Kapüşonludan yüzü gözükmeyen biri yanıma doğru gelmeye başlayınca ne yapacağımı şaşırdım. Kalbim hızla atmaya başlamışken omzuma sert bir şekilde çarpıp yüzünü göremeden çekip gitti. Yere doğru düşen kâğıda gözüm kaydı.
"Verdiği sözü tutmayanları sevmem. Yemek yiyeceğimizi sanıyordum ama yanılmışım. Anlaşılan o yemeği Barlas'la yeme vakti geldi de geçiyor."
Elimdeki kâğıtla hızla koridora çıkıp etrafa bakarken kimseyi göremedim. Barlas'ın odasına ilerlerken o da karşımdan hızla telefonla konuşarak geliyordu.
"O adi herifi sakın elinden kaçırayım deme. Hemen geliyorum!"
Asansörün düğmesine aralıksız basarken beni görmemiş gibi davranıyordu.
"Bahsettiğin kim?"
"Burada kalmalısın Doğa. Seni ilgilendirmiyor."
"Bana silah çeken, kaçırılmama sebep olan o da yetmezmiş gibi üstüne bir de vurulmama sebep olan adam beni ilgilendirmiyor öyle mi?"
"Bir dakika ismini bile söylemediğim hâlde onun olduğuna nasıl bu kadar emin olabilirsin?" derken bir anda bana döndü. Bir yalan daha söyleyecek yüzüm yoktu.
"Sanırım az önce buradaydı. Kapüşonlu biri beni görünce omzuma çarptı ve hızla gitti."
Yalan değildi. Belki birazcık eksik bilgi olabilirdi ama yalan değildi.
"Burada kal Doğa. İnat etme."
"Geleceğim."
Asansörün açılan kapısı ile ondan önce davranıp içeri girdim.
"En azından arabada kalacaksın."
Yanıma gelirken soru sorar gibi söylediği cümleye karşılık verdim.
"Söz veremem."
"Sinirlenmemi istemezsin diye düşünüyorum."
"Ona ne yapacaksın?"
"Gidince göreceğiz."
Yaklaşık 5 dakikalık süren yol boyunca midemdekilere sahip çıkmak için kendimi zor tutmuştum. O kadar hızlı sürmüştü ki kendimi kasmaktan tüm sinirlerim gerilmiş ve hareket edemez hâle gelmiştim. Araba durur durmaz dışarı zorla adım atıp nefes alırken gözlerimi kapattım. Şu an kötü olan bu yolculuk mu yoksa içerideki herifin ne söyleyeceği mi bilemiyordum. Barlas yürümeye başlamışken zar zor peşine takıldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkizlere Bakıcı Aranıyor! |KİTAP OLDU
Romance"Bazen kendini bulmak için sevdiklerini kaybetmen gerekir." "Bazı günleri asla yaşamamış olmayı dilerken bazı günleri iyi ki de yaşamışım deriz ya işte güzelim o bahçe kapısından giren şaşkın bakışlı kızı gördüğüm anı her hatırladığımda iyi ki derke...