"Geç kaldın.""Üzgünüm, dün gece pek uyuyamadım da."
Park Jimin uzun masada ona ayrılan koltuğa oturmadan önce saygıyla eğilmişti diğerlerinin karşısında. Koltuğuna yerleştiğinde çantasından dosyalarını çıkarttı ve bıkkınlıkla nefesini dışarı üfledi. Bir anda ortaya çıkan bu toplantıda kafasını nasıl toplayacaktı hiçbir fikri yoktu.
Aklı hala dün gecedeydi.
Kim Taehyung onu öpüştü resmen. Hayatında ilk defa bir erkekle öpüşmüştü, tabi adına öpüşmek denirse. Dudakları değmişti sadece, daha ilerisi yoktu. Fakat bu minik hareket bile bütün gece uykusuz bırakmıştı onu. Hissettiği garip hislere bir yenisi daha eklenmiş, Kim Taehyung tüm dengesini bir kez daha alt üst etmişti.
"Sizi çok tutmayacağız. Güzel haberlerimiz var." Bayan Jeon, elinde birkaç dosya ile masanın köşesinde dikilirken konuştu.
"Neler bulduk?" dedi ona lazım olan dosyaları dışarı çıkarttığında Park Jimin.
"İlginç şeyler." yanında oturan Jisoo yalnız onun duyacağı bir şekilde fısıldadığında, Park Jimin gözlerini kapattı kısa bir süreliğine kendini sakinleştirmeye çalışır gibi. Kadının sesi bile içinde bir öfke bulutunun dolaşmasına yol açmıştı, ondan hoşlanmıyordu.
"Bize verdiğin raporlara dayanarak hepsi teker teker çapraz sorguya alındı asayiş tarafından." dedi Seokjin. "Bizzat Heo Chan ile işlerini eksiksiz yapmaları için her adımı yakından takip ettik."
"İlk alınan, son cinayetin tanığıydı." dedi Chan. Park Jimin basitçe başını salladı.
"Adam daha ilk soruda batırdı. Verdiği cevaplar raporlarınla yakından uzaktan alakalı değildi. Diğerlerinin sorgusu temiz geçti fakat son cinayetin tanığı gözaltına alındı."
"Gözaltına alındığı günün akşamı, itirafta bulunmak istediğini fakat avukatı olmadan bunu yapmayacağını söyledi."
Park Jimin masadan yükselen alkış ve tezahüratların arasında, burukça gülümsedi, fakat zorlama bir gülüşten başka bir şey değildi yüzüne yerleşen ifade.
Bunu beklemiyordu. Onlar yüzünden masum bir insanın gözaltına alınmasını beklemiyordu. Zaten onu raporları ile almaları mümkün değildi. Hele itiraf olayı... İşin içinde Kim Taehyung'un parmağının olduğunu anlamak zor değildi. Gözleri Yoongi ve Jungkook'a kaydı. Ona öyle bakışlar atıyorlardı ki... Zihinlerinden geçeni bilmek istedi Park Jimin.
"Yani? Her şey bu kadar mıydı?" dedi Jongin herkes sakinleştiğinde. Jisoo dudaklarını büktü.
"Sanmıyorum. Tüm cinayetleri bir esnaf işlemiş olamaz. Belki birkaç tanesini, evet. Fakat tamamını değil."
"Neye dayanarak söylüyorsun bunu?" dedi Park Jimin kendini tutamayarak.
"Esnafların birer piyon olduğunu düşünüyorum. Asıl katil kendini saklamak için kullanıyor onları. Kendine has bir tarzı var gerçek katilin. Sayıların sırasına göre işlenen her cinayeti onu dosyasına yazmışız. Fakat aralarda bu kadar kopuk ve eksik raporların olması, belki de yanlış düşündüğümüzden. Bir şeyleri kaçırıyoruz." Jisoo tüm bunları Park Jimin'in gözlerinin içine bakarak söylemişti.
Fark etmişti, en başından beri bu kadının sıkıntı çıkartacağını anlamıştı.
"Bu bizim işimiz değil, Bayan Kim. Asayiş zaten bu olaya fazla burnumuzu soktuğumuzu düşünüyor." diye homurdandı Seokjin. Park Jimin dişlerini sıktı, böyle olmamalıydı. Jisoo'nun kafasındaki hikaye tamamen doğru değildi fakat bu masaya yatırılmış en gerçek hikayeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Morgue × vmin ✓
Fanfic[angst] Seri katil Kim Taehyung ve morg çalışanı Park Jimin'in hikayesi. ©fiorejade 13.08.2017 - 19.04.2018