❝ o, hata yapmaya yakın, yetişkin bir adam ❞

387 60 25
                                    

Hızla -eski- patronumun peşinden mutfağa girdiğimde beni umursamadan fırındaki kapkeklere buğulanmış camın ardından bakmıştı.

"Lütfen, Bay Colin" dedim umutsuzca, birkaç gündür işe gitmiyor olabilirdim fakat evden kovulma durumumu açıkladığımda Bay Colin'in beni affedeceğini düşünüyordum; sonuçta liseden mezun olup bir kafede çalışan her genç evden kovulmuyordu. Benimki bir bakıma olağanüstü durumdu ve bu yüzden istisna yapılarak ikinci bir şansı hak etmeliydim.

Belli ki Bay Colin benim gibi düşünmüyordu.

"Yerine birini buldum bile, Luke." Duvardaki askılığa asılı önlüğü üzerine geçirmeden önce söyledi. "Gitmezsen polis çağıracağım."

Bunu yapacağını bilmesem ısrar etmeye devam ederdim fakat Bay Colin, dükkanının önünde sigara içen bir grubun bir gün nezarethanede kalmasına sebep olmuştu ve eğer uyarısını dikkate almazsanız, savurduğu tehdidi yerine getirmekten çekinmeyecek bir adamdı. Bu yüzden omuzlarım çökük bir şekilde kafeden çıkarken, son bir umutla beni durdurmasını beklesem de klişe bir film sahnesi çekmediğimiz için tek kelime etmeyerek gitmeme izin verdi.

"Hey, nasıl gitti?" Karşı kaldırımdan yanıma doğru ilerleyen Ashton sordu. Yanındaki Calum, ceketinin cebinden çıkardığı sigara paketinden bir dalı dudaklarına yerleştirmişti. Çakmağını alıp paketi eski yerine bırakırken bana baktı. "Kovuldun mu?"

Kafamı salladım. "Bana bir iş bulmalıyız."

"İstersen-"

"Hayır, Ashton" dedim kıvırcık saçlı arkadaşıma dönerken. Paraya ihtiyacım olduğu her seferde aynı fikri öne sürüyordu. "Gey barda ya da başka siktiğimin yerinde orospuluk yapmayacağım."

Gülerek ellerini havaya kaldırdı. "Sadece öneriydi."

"Siktir git."

Calum, sigarasını ısrarla yüzüme üflediğinde kafamı başka tarafa çevirdim ve ikisi beşlik çakarken telefonumu çıkarıp Natalie'yi aradım. Kızgınlığımı yatıştırmam gerekiyordu ve saat beşti, Natalie'nin yaklaşık yarım saat önce okuldan çıkması gerekiyordu.

"Luke?" dedi sesini alçakta tutarak, oysaki yanımızdaki yoldan geçen bir araba yüzünden onu zar zor duymuştum fakat bu bile derin bir nefes almama yetiyordu.

"Neden sessiz konuşuyorsun?" Sessizce söyleyerek ona ayak uydurduğumda Calum ile Ashton'ın bana 'senden tiksiniyoruz' bakışlarını yaptıklarını gördüm. Omuz silkip yürümeye başladığımda, Calum az önce çıktığım kafeye girdi ve Ashton da benimle birlikte yürümeye başladı.

"Ceza aldım. Kapatmalıyım." Natalie aynı ses tonuyla söylediğinde, onu çıkışta alabileceğimi söyledim ama iki hafta sonraki sınavları için bir arkadaşında kalacağı cevabını verdikten sonra telefonu yüzüme kapattı. Büyük ihtimalle öğretmeni telefonunu fark etmişti, yine de bir arkadaşında kalmak da nereden çıkıyordu?

Aptal evde bir haftadır Michael'dan uzak durmaya çalışıyordum ve onu en son dört gün önce görmüştüm, aynı evde olsak bile gününün neredeyse tamamını odasında geçiriyordu. Açıkçası onu tanımıyormuş ya da yıllardır görmediğim bir akrabammış gibi davranmaya karar vermiştim, Michael'ın varlığı benim için dengemi alt üst eden bir problemdi.

Siktiğimin sınavlarının canı cehenneme.

"Luke, iyi misin?" Ashton omzumu tutup beni durdurdu ve o zamana kadar hızlı adımlarımın farkında değildim. Kafamı sallayarak onu onayladım. "Evet, sorun yok."

"Bir iş buluruz, dostum, takma kafana" dedi omzuma vurarak. Ardından bir anlığına bulutlu gökyüzüne baktı ve bakışları tekrar bana döndü. "Buradan döneceğim, okula uğramam gerekiyor. Seni sonra ararım."

"Pekala" diye mırıldandığımda omzumdaki eli çekildi ve soldaki sokağa girdi. Kısa bir süre onun arkasından baksam da damlamaya başlayan yağmur dikkatimi dağıtmıştı. Ceketimin kapüşonunu çektim ve yağmur birkaç adım sonrasında hızını arttırırken bir gece daha Michael'ı görmezden gelebileceğimi düşündüm, Natalie yok diye iletişim halinde olmak zorunda değildik. O zaten odasından çıkmıyordu ve ben de fazla ortalıkta dolaşmayarak dikkat çekmezsem bunu halledebilirdim.




ben buradayken michael'dan uzak duramazsın kb

bir de bu geçiş bölümü olduğu için diğer bölümü birazdan diğer bölümü de yayınlayacağım çünkü iyi biriyim

kill him with kindness || mukeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin