Bölüm 9

506 56 50
                                    

Songül kapıyı uzun uzun çaldı. Sonunda Güney gömleğinin düğmeleri yarısına kadar açık bir halde kapıyı açmıştı. Arkadan yüksek müzik sesi geliyordu.

Güney:"Songül...?"

Songül daha bir şey diyemeden bir kız gelip elini Güney'in omzuna attı. "Güney gelsene yaa.."

Güney:"Geliyorum şimdi." diye gülümsedi kıza.

Kız:"Hadi ama çok bekletme. :)" diye Güney'in yanağına bir öpücük kondurup içeri geçti.

Songül dolan gözlerine rağmen güçlü durmaya çalışıyordu. "Baban ulaşamamış merak etmiş. Ara da söyle müsait olmadığını!"

Songül öfkeyle eve çıkarken Güney arkasından bakakalmıştı. Arkadan Serkan geldi. "Songül müydü gelen?"

Güney başını salladı.

Serkan:"Bak ben hala yanlış yapıyorsun diyorum."

Güney:"Başka şansım yok Serkan. Böylece vazgeçer belki benden."

Serkan:"Oğlum kız her gün seni görürken nasıl vazgeçsin? Ayrıca diyelim ki o vazgeçti. Sen vazgeçebilecek misin?"

Güney derin bir nefes alıp cevap vermeden içeri girdi. "Gizem sağol yardımın için. Gidebilirsin artık. Yalnız Songül'e görünme burda kaldığını sansın."

Gizem:"Merak etme. :)" diyerek çantasını aldı ve hızlıca gitti.

Güney:"Lan Serkan kapat artık şu müziği kafam şişti."

Serkan müziği kapattı. "İyi mi oldu yani şimdi? O yukarda ağlıyor sen burda kahroluyorsun."

Güney:"Ağlıyor mudur lan cidden?"

Serkan:"Lan kız seni seviyor. Ağlıyordur tabi."

Güney:"Offf... Artık ne yapacağımı ben de bilmiyorum!"

Serkan sessiz kalmayı tercih etmişti.

Güney:"Lan babamı arayacaktım. Kafa kalmadı ki!"

Serkan:"Kalmaz tabi."

******
Songül yatağa uzanmış ağlıyordu. Güney'in kendinden bıkmış olması bile bu kadar canını yakmamıştı. Daha fazla burada kalamazdı. Hemen babasını aradı. "Alo baba..."

Murat:"Kızım. Nasılsın?"

Songül:"İyiyim. Ben oraya gelmeye karar verdim. Onu söylemek için aramıştım."

Murat:"Bizi görmeye mi geliyorsun? Hemen mi özledin bakayım. :)"

Songül:"O yüzden değil... tamamen yerleşmeye karar verdim."

Murat:"Emin misin kızım? İşin orda. Eylül'le Hande de var. Bırakabilecek misin onları."

Songül:"Alışacağım... yarın için uçak bileti alıyorum. Karşılar mısın beni?"

Murat:"Tabi karşılarım kızım. Ama yine de iyi düşün bence."

Songül:"Ben kararımı verdim baba. Yarın görüşürüz."

Murat:"Görüşürüz kızım."

Songül telefonu kapatınca ağlayarak eşyalarını toplamaya başladı. O sırada telefonu çaldı Hande arıyordu.

Songül ağladığını belli etmemeye çalışarak "Alo..." dedi.

Hande sesinden anlamıştı ağladığını. "Songül ağlıyor musun sen hala? Hani ağlamayacaktın?"


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
EMANET (SonGün)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin