Bölüm 21

412 50 36
                                    

Songül, Eylül ve Serkan hemen hastaneye gelmişti. Songül ameliyathanenin önünde Eylül'e sarılmış ağlarken Serkan Güney'in durumuyla ilgili bilgi almaya çalışıyordu.

Songül:"Ya ona bir şey olursa?"

Eylül:"Bir şey olmayacak... ağlama artık ne olur."

Hande ve Tolga da gelmişti.

Tolga:"Durumu nasıl?"

Serkan:"Kimse bir şey söylemiyor. Ameliyattan çıkmasını bekleyeceğiz."

Songül gözyaşlarıyla yere oturdu. "Hepsi benim yüzümden... benim peşimden gelirken oldu."

Hande de yanına diz çökmüştü. "Canım benim senin bi suçun yok ki. Sinirliydin o anda."

Eylül:"Hem nereden bilebilirdin böyle olacağını."

İki saat sonra doktor ameliyathaneden çıkınca hemen yanına koştular.

Serkan:"Kardeşim nasıl?"

Songül:"İyileşecek mi?"

Doktor:"Bir şey söylemek için çok erken

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Doktor:"Bir şey söylemek için çok erken. Biz elimizden geleni yaptık ama iç kanama riski var. O yüzden yoğunbakıma alacağız."

Songül kendinden geçerken Tolga son anda yakalamıştı. Hande ile birlikte Songül'ü koltuğa bıraktılar.

Serkan yanlarında ağlamamak için dışarı çıkmıştı.

Eylül:"Hande siz Songül'le ilgilenin. Ben bi Serkan'a bakayım."

Hande:"Tamam biz buradayız."

Eylül dışarı çıktığında duvarın kenarına oturmuş ağlayan Serkan'ı gördü.

Eylül de yanına oturunca Serkan birden Eylül'e sarıldı. "Bir şey olmaz değil mi kardeşime?"

Eylül:"Olmaz tabi... Güney çok güçlü eminim iyileşecek. Ama arkadaşın için senin de güçlü olman lazım."

Serkan gözyaşlarını sildi. "Haklısın... ama Güney'e bir şey olursa ne yaparım ben?"

Eylül:"Olmayacak bir şey... güven bana."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
EMANET (SonGün)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin