Erken saatteki koşusu için koruluğa doğru yöneldi. Elindeki sudan bir iki yudum içip, koşmaya devam etti. İleride birinin yavaş ritimde yürüdüğünü gördü. Yanına yaklaştı. Mısra’ydı bu.
“Uzun zaman oldu...” Mısra duyduğu sesle irkildi. “Korkuttum mu seni?” alnındaki teri elindeki havlu ile sildi.
“Hayır, dalmıştım.”
“Hımm, seni de mi uyku tutmadı.”
“İlk gün diye her halde yerimi yadırgadım.”
Poyraz güldü. “Evet, bende kaldığın ilk gece de uyuyamamıştın.” O gece onun yüzünden uyuyamamıştı. Edepsiz. “3 koca yıl...”
“5 ay...”
Poyraz güldü... “artık görüştüğümüz günleri saymazsak 8 gün...”
Mısra birden adama baktı. Ne yani o da mı hesaplamıştı. Poyraz yürümeye başladı. Mısra da onu takip etti.
“Okulu neden bıraktın Mısra?”
“O zamanlar öyle gerekiyordu.”
“Peki sonra neden devam etmedin?”
“Sen nereden- ah tabi Rüya...” dedi gülerek.
“Kahvaltı saati yaklaşıyor. Dönelim mi?”
Mısra başını salladı. Dönüş yolunda sessizdiler.Sabah rahatsız olan yataktan kalkarken, her tarafının sızlamasına aldırmadan, banyoya girmiş, sonra yürüyüş için odasından çıkmıştı. Poyraz’la karşılaşması ayrı bir olaydı. Bugün eşleşmeler vardı. Odasına geldi ve hızlıca duşunu aldı. Üstüne beyaz tişörtünü ve siyah eşofman altını giydi. Saçını da at kuyruğu yaptı. Bileğine de uğurlu bandanasını bağladı. Tam binadan çıkmıştı ki, yanına yaklaşan ayak seslerini duydu.
“Günaydın.”
Mısra yabancısı olduğu sese döndüğünde gülerek ona bakan adama, o da gülümsedi.
“Günaydın.”
“Suat.” Dedi elini uzatarak.
“Mısra. Memnum oldum.”
“O şeref bana ait.” Elini çektiğinde, adımlarını kıza uydurdu. “Birlikte yürümemizde bir sakınca var mı?”
Mısra neden bilmiyordu ama bu güler yüzlü tatlı çocuğa kanı ısınmıştı.
“Benim için yok, yürüyebiliriz.”
Yol boyunca Mısra fazla konuşmamıştı. Genelde Suat konuşuyor, Mısra’ya sorular soruyordu.
İçeri girdiklerinde, arkalarından kapanan kapının sesine yaklaşık on beş-on altı kişilik grup birden dönüp baktı. Mısra biraz mahcupça gülümsedi. “Günaydın.” Dedi.
O an Poyraz, Buket’in saçlarını geriye atıyordu. Ama gördüğü manzara ile nefesi kesildi. Neden o adama öyle gülüyordu ki?
“Evet arkadaşlar, önümdeki minderlere gelebilir misiniz? Önce herkes solo söyleyecek, sonra eşlemeyi Furkan hoca ile kararlaştıracağız.” İki hocaları vardı. Gülşah hoca, kızıl saçlı, çipil gözlü, ufak tefek, tatlı bir kadındı. Furkan hoca da sarışın, ela gözlü orta yaşına rağmen dinç biriydi. Aralarındaki elektrik Amerika’dan hissedilebilirdi. O ve Poyraz da bir zamanlar böyleydi. Sadece yan yana yürüseler bile, sevgili oldukları anlaşılırdı. Poyraz her yerde onu sarmaktan, öpmekten çekinmezdi. Okulda çimlere uzanır saatlerce şarkı söylerlerdi. Gece yine onun kollarında yatar, sabaha kadar geleceklerinden bahsederlerdi.
O sırada Mısra’ya el sallayan Buket,
“Mısra, buraya gel.” Diye seslendi. Mısra düşüncelerden sıyrılıp, yanında Suat’la onlara doğru ilerledi, yanlarındaki minderlere oturdular. Poyraz’ın bir tarafında Buket vardı. Otururken ona öncelik tanıyan Suat yüzünden Mısra da diğer tarafına oturmak zorunda kalmıştı.
Mısra Suat ile onları tanıştırdı.
“Maşallah, ne çabuk kaynaştın. Ne ara samimi olduysan...”
Poyraz ona dönerek, homurdanmıştı. O an elindeki bandajı fark etti. O vermişti ona. Sonra kendi elindekine baktı. Gülümsedi. Aynısıydı.
Mısra’daki kırmızı, siyahtı; kendisininki siyah, beyazdı.
“Umarım yine uğur getirir.” Dedi bandaja bakarak.
Mısra hatırlamasına sevinse de, bunu belli etmedi.
“Alışkanlık sadece. Takıntı gibi bir şey.”
Poyraz sol elini öne doğru uzattı. “Aynen, takıntı.” Dedi, bandajını göstererek.
Mısra’nın dudakları kıvrılsa da, hemen kendini hemen toparladı.
İlk Suat söylemişti.
İkinci olarak “Mısra Solmaz” diye seslendi Gülşah hoca. Mısra yerinden kalktı. Sahneye çıktığında mikrofona yaklaştı. Elindeki bandaja dokundu. Sonra geriye baktı ve gitar çalacak olan Furkan hocaya söyleyeceği şarkıyı fısıldadı. Tekrar önüne döndü. Derin nefes aldı. Gülşah hocada kayıt alıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MISRALARIMDA GİZLİYDİ AŞK / Y.S.S. III - FİNAL
Romance"Sen şarkılarımda öyle bir estin ki O yüzden notalarım darma duman benim... Poyrazının etkisiyle, enkazlarda kaldı mısralarım..." 'YENİDEN SEV Serisinin üçüncü kitabı MISRALARIMDA GİZLİYDİ AŞK... 'Rüzgar'ın Beste'si'nden bildiğiniz Poyraz ve Mısra'...