18. BÖLÜM- ŞU SON BİR KAÇ GÜN AĞIR GEÇTİ SADECE - KUTSİ / M.KENDİR

9.9K 829 11
                                    

“Ne demek annen. Açık konuşur musun Aşkım?”
“Şey... Hayatım, balayımız bitsin; öyle konuşsak. Biraz tatsız.”
Poyraz derin bir nefes aldı ve başını yukarı kaldırdı. “Bütün balayı kafamda soru işaretleri ile gezemem. Bebeğim ne olur anlat. Ben kaç gündür berbat durumdayım. Neden beni terk ettin diye beynimi yedim. O intikam saçmalığı yüzünden biz ayrıldık. Mısra aklın alıyor mu? Ben sana evlenme teklif ettim ve sen bana ‘hayır’ dedin.”
“Hayır demedim.”
“Her neyse, sorun bu mu? Sonuçta hayatımızın en güzel olabilecek gecelerinden biri kabusa döndü.”
“Özür dilerim. Ben isteyerek yapmadım.” Sesi ağlamaklı çıktı.
Poyraz kadının dizlerinin önüne çöktü, ellerini kendi ellerinin arasına aldı.
“Tamam, tamam ben özür dilerim. Sorun neydi anlat bebeğim. Lütfen.”
“Annen geldi...” ve olan her şeyi anlattı, anlattığı her şeyde ellerini tutan el kasıldı, ellerini sıktı. Çenesi kasıldı.
“Bu kadarını yapmış olamaz ya! Bunu nasıl yapar?”
“Biliyorum saçma ama, o hasta Poyraz. Size karşı acayip bir zaafı var.”
“Hasta ise hasta, tedavi görsün o zaman Mısra.” Sonra kadına sarıldı. “Özür dilerim, tahmin etmeliydim.”
“Edemezdin.” Mısra ellerini adamın saçlarında gezdirdi. “Artık şu balayımıza başlayalım mı?”
Poyraz onu kucağına aldı. “Siz nasıl isterseniz bayan Soylu.”
Mısra kahkaha attı.
“Önce sizi bir yıkayalım bakalım. Makyajınız yüzünüzden akıyor.”
“Tamam efendim, siz nasıl isterseniz.” Odanın terasındaki küveti doldurdu Poyraz, sonra kadının tişörtü çıkardı. Önce kendi girdi küvete, sonra elini uzatıp kadını da yanına çekti.
Hayatlarındaki en unutulmaz üç günü geçirdiler.
Rüzgar ve diğerleri ertesi gün dönmüşlerdi.
Dönüş yolunda neredeyse yol boyunca Mısra uyumuştu.
“Bebeğim, ineceğiz hadi uyan.”
Mısra gözlerini ovuşturdu. “Geldik mi?”
“Evet uykucu.”
Mısra kaşlarını çattı. “Neredeyse üç gün boyunca uyumadım Poyraz, istersen o konuya girme.”
Poyraz sessiz bir kahkaha attı. “Dua et plansız bir balayıydı, işleri toplaması için Rüzgar’a yardım ederim ve bir-iki haftalığına kaçarız.”
“İstemez bir iki hafta.” Dedi dehşetle açılan gözleriyle adama bakarken. “Ben üç güne dayanamadım. Adam bir-iki hafta diyor.”
Poyraz kadına sarıldı. “Ne yani şimdi evde çok mu uyuyacağını sanıyorsun?”
“Yok da en azından gündüzleri işteyken dinlenirim.”
Adam kahkaha attı. “Yani aslında iki hafta izin kullanacağım. İster burada ister dilediğin yerde.”
Kız kaşlarını çattı. “Yani Poyraz öyle bir şey diyorsun ki, Maldivlere gitsek sanki odanın dışını görebileceğim de, dilediğin yer diyorsun.”
Adam düşünür gibi yaptı. “Yok bak Maldivler ya da Bora Bora adaları olabilir aslında. Orada yüzebiliriz. Kimse görmez ya bizi, güzel olur.”
“Sus be adam.” Dedi gülerek.
“Ölüyorum sana be kadın.”

Uçak indiğinde onları Rüzgar karşıladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Uçak indiğinde onları Rüzgar karşıladı. Poyraz gülerek kardeşine sarıldı.
“İki günde özledin ha, bilseydim bende kalırdım sizinle.”
“Zevzekleşme. Bu arada her şey için teşekkür ederim.”
“Rica ederim.” Dedi göz kırparak.
Birlikte arabaya bindiler. “Dediğin yer hazır.”
“Süpersin.”
“Neresi?” dedi Mısra Poyraz’ın kolunu dürtükleyip.
“Evimiz.”
“Evimiz mi? Senin evinde kalmayacak mıyız?”
“Hayır, yeni başlangıç için yeni bir ev... Hem yatak odası kocaman.”
Rüzgar gözlerini devirdi. “Senin bu kocan azıcık sapık galiba, haberin olsun.”
“Ah, yeni mi fark ettin?”

MISRALARIMDA GİZLİYDİ AŞK / Y.S.S. III - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin