Ben geldiim. Biraz bölüm geç geldi ama telefonu elime aldığım saatler sayılı. Kurslar, etkinlikler...
Ben ordan oraya koşarken sizi tabiki de unutmadım. Sadece bir iki gün geç geldi ama oda olur değil mi?Neyse keyifli okumalar...
∆∆∆∆∆
Kumsal'dan
Annemin bana hep söylediği bir söz vardı.
Bir yarıştaysan ve kazanmak istiyorsan ilk ayağındaki ağır botları çıkar. O senin geçmişindir. Sonra yüzünü kapatan açık saçlarını topla . Bu senin kaygılarındır. Sonra da gözünü kapat ve sevdiklerini düşün. Bunlar da senin hayallerindir.
Şimdi ben de annemin dediği gibi olacağım. Çünkü hayat emeksiz yemek vermez. Sabredip kurtulacağım. Kaygılarım geride, geçmişin ağır yükü geçmişte, hayallerim ise bende saklı kalacak. Her pes edişimde onları düşünüp yine kalkacağım. Daha güçlü bir şekilde...
Birkaç gün sonra
Yağız'ın dediklerini her yaptığımda bana karşı daha yumuşak oluyordu. Beni öpmeye bile çalışmıştı ve ben bundan açık açık korkuyordum. Ya bana dokunmaya kalkışırsa. O zaman oynadığımı zannetiğim oyunun sadece arkaplanında kalırdım. Yönetmen değil sadece bir bölümlük oyuncu olurdum. Kendimi herşey yolunda olacak diye teselli ederken odanın kapısı açıldı. İçeriye Yağız takım elbisesi ile girerken bana bakarak yanıma geldi. Saçımı okşayıp "Kahvaltı hazır hazırlan ve aşağıya in. Sürprizim olacak sana."
Hızlıca hazırlandıktan sonra aşağıya indim. Kahvaltı masasına oturup Yağız'ın bana olan bakışlarını umursamadan kahvaltımı yaptım. Başımı kaldırdım ve bana bakan Yağız'la göz teması kurdum. Benim bitirdiğimi gören kafa hareketi ile kapıyı işaret etti ben de kafa sallayıp kapıya doğru yürüdüm. Oda hızlıca kapıya ilerleyip kapıyı açtı ve kapının önündeki arabaya ilerledi. Bende onu takip ederek arabaya ilerleyip kapıyı açtım ve içine girdim. Yağız da bindikten sonra araba ilerlemeye başladı. Ben nereye gideceğimizin merakıyla Yağız'a baktığımda oda başını bana çevirdi.
Bakışlarımdan anlamış olacakki kulağıma eğilip "Sürpriz" diyip bana göz kırptı ben de sinirle ona bakmadım tabiki. Zoraki gülümseyip kafamı yana çevirdim. Çevirir çevirmez yüzüm düştü ve gözlerim alev saçmaya başladı.
Sinirim biraz da olsa geçince araba durdu ve ben hızlıca indim. Nereye geldiğimize baktığımda bir apartmandı. Site halindeydi ve ben şuan A Bloğun kapısının karşısındaydım. Yağız yanıma gelip belimden tutarak içeri soktu beni. Sonra asansörlerin yanına gelip beklemeye başladık.
Asansörün zemin kata inmesiyle derin bir nefes verdim. Heyecandan bayılacaktım. Asansörden çıkanlar Yağız'ı görünce başlarını eğip hoşgeldiniz Yağız Bey diyordu. Ve o an anladımki bu site Yağız'ındı. Bunları boşverip asansöre bindim. Yağız en son kata basınca merakım ve heyecanım git gide artıyordu.
Asansör açılınca hızlıca dışarı çıktım Yağız'da arkamdan tabiki. Belimden tutup beni kapıya yönlendirdi. Sonra da anahtarı eline alıp kapıyı açtı. Bir tane daha kapı karşımıza çıkınca hemen küçük bir korku bedenimi kapladı. O kapıyı da açınca içeriye giriş yapabilirdik artık. İçeri giren Yağız'ı takip etmeye başladım.
Beni salon tarzı bir yere girdirdi. Sonra bana bakıp "Beni burada bekle hemen geliyorum." diyip karşı tarafta bulunan merdivenlere yöneldi. Merdivenlerle anladığım kadarıyla bura iki katlıydı ve yukarı çatıkatıydı. Çıkıp çıkmamak arasında kaldım sonra kararımdan vazgeçtim. Olmayan güvenini de bunla kıramazdım.
Merdivenlerden inme sesiyle kafamı kaldırdım. Derya ve kardeşimin gelişini görünce koşarak merdivenlere vardım. Varır varmaz sımsıkı sarıldım. Gözlerimdeki damlalarda bana eşlik etti. Derya'ya sarıldıktan sonra eğilip kardeşime sarıldım.
1 Saat Sonra
Yağız'ın kolumu tutmasıyla kafamı kaldırdım. Anlamsızca baktığımda "Gidiyoruz" dedi. Yüzümü düşürüp "Lütfen biraz daha durayım. Hem istersen sen şirkete git. Beni akşam alırsın. Hem kaçmam da istersen kapıyı kitle."
İlk kararsızca baksada sonra kafasını sallayıp gitti. Bende sarılma işlemine devam ettim.
Derya bana olanları anlatınca bir kez daha nefret ettim ondan. Odaya kitlemiş onları ve ben gelince çıkartmış. Şimdi neden kararsız olduğu belli oldu beyefendinin. Sinirlerime hakim olmaya çalıştım.
15 Gün Sonra
İki haftadır Yağız bana o kadar iyi davranıyordu ki şaşıp kalmıştım. Bugün Derya ve kardeşimin yanına gidecektik ve ben onlarla beraber kaçma düşüncesindeydim. Şuan da yoldaydık ve ben Yağız'dan gizlice para almıştım. Sonra zaten bir iş bulup çalışırdım.
Yağız kapıyı kapatıp çıkarken kilitlemeyi unutturmak için çabalıyordum. Başarı ile onu yollayınca hızlıca içeri geçip Derya'nın hazırladığı çantayı kapının önüne aldım. Sonra Derya'nın hazırladığı kahvaltı masasına oturup bir güzel tıkınmaya başladık.
Çantaya hazırladığımız sandiviçleri de atınca hızlıca kapıyı açtık. Asansörden inmeye başladık. Zemin kattaki bir kapıyı çaldık.
Kapıyı yakışıklı bir çocuk açınca hemen ona "Şey kardeşim susadı da yukarı çıkarsak da gideceğimiz yere ge-" devam etmeme izin vermeden "Tabii siz içeri geçin ben hemen getiriyorum." hemen salona geçtik ve oradaki balkondaki ağaçtan geçtik. Sonra ana caddeye çıkıp taksi beklemeye başladık. Kardeşimin sormadığı soru kalmamıştı ama benim ne verecek cevabım ne de vaktim vardı.
Şansımıza birkaç dakika sonra bir taksi geldi. Hızlıca durdurmaya çalıştık. Bizi görmüş olacakki taksiyi yanımıza çekti. Hızlıca içerisine bindik ve otogara gideceğimizi söyledik. Adam başını sallayıp sürmeye başladı. Sanki bir yerden bana tanıdık geliyordu ama kesin beynimin bana bir oyunudur.
Araba ormanlık yollara sapınca kaşlarımı çattım. Otogar ormanın içinde olma ihtimalini beynimde tarttım. Sonra ihtimalin %1 olduğunu gördüm. %99 u ayvayı yedine dönüyordu ama kesin benim kuruntumdu.
Adama yüzüne bakarak -her ne kadar göremesemde- "Yolları karıştırmış olabilir misiniz? Biz otogar demiştik ama siz orman yolundasınız da." bunu dememle adam arabayı durdurdu. Yoksa adam deli miydi.
Kafasındaki şapkayı çıkardı ve bana döndü. Gözlerim fal taşı gibi açılırken "Tam da istediğiniz yere geldik Kumsal hanım." tam kapıyı açacakken gelen sesle kapının kilitlendiğini anladım.
%99 ihtimal tutmuştu galiba. Ayvayı yemiştik.
∆∆∆∆
Yb yb yb yb geldi.
Bir gün geç oldu ama olsun.
Nedensizce espri yapasım var. Şuraya espri yapında gülelim.
Sizce ne olacak?
Bende günü size zor bir soruyla kapamak istedim.
Okul çok mu eğlenceli?
Durun bitmedi. Ne de olsa okul dönemindeyiz.
Matematik sorusu sorup kapatacağım.
(2000+3382+9292+928373+728282+827373+8283637+8373637+8338373).0= ?
Bilene helal olsun.(Hesap makinesi kullanma yok)
İyi günler.
Sınavlardan yüz alırız İnşallah. Amin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suçsuz (Mafya Hikayesi)
Genel KurguKaderinin en karanlık tarafında yaşayan ama karanlıktan korkan bir kız. Karanlığı seven ve onunla bütün olan bir adam. Şiddet içerir.