Alnımda hissettiğim öpücükle gözlerimi araladığımda siyah gözler tepemde tedirgince beni inceliyordu"Bora"elleri yüzümü keşfederken korkmuş haline üzülmüştüm"iyiyim ben"sırtımdan tutup oturmama yardımcı olmuştu"nasıl iyisin ya,yine tansiyonun düşmüş"gülümsedim,sıkıca ona sarıldım"korktum"sırtını sıvazladım"tamam iyiyim işte ben"odanın dışında ki bizi izleyen bedenle gözlerim dolmuştu,Bora benden ayrıldığında arkasını dönmüştü"Demir,gelsene"yüzünde garip bir gülümseme ile kolunu Boranın üzerine atmıştı"korkma demiştim sana,eşin çok güçlü"son kelimelerini üstüne vura vura söylemişti.
saçlarımı toplayıp yan tarafımda ki serum şişelerinin koyulduğu yerden lastik bulup saçlarımı bağlamıştım"iyiyim ben,güçlüyüm Demir beyin dediği gibi,şimdi lütfen herkes işinin başına,Bora sen şirkete,Demir bey sizde eşinizin yanına"ayağıma hastane ayakkabılarımı geçirip ayağa kalktım"URAZ"yüksek seste bağırarak odanın kapısına doğru yol almıştım ki Rüzgar ve Toprak bana doğru geliyordu"sizin ne işiniz var burada"sitemle söylediğimde Rüzgar yüzümü avuçlarının arasına almıştı"lan bir şey oldu sandık,ödümüz koptu"sıkıca sarılıp saçlarımı okşamıştı,geri çekildiğinde Toprak aynı görevi almıştı,bin bir tür küfürler etmişti tabi ki.
Bora ve Demir muahabbet ederken Rüzgar Demir'i görmüştü,bir süre uzun uzun baktı kendi gelmek ister gibi silkelendi,Toprak'ta Rüzgardan farkı yoktu,Toprak şaşkınlığını yüzüne yansıtırken Rüzgar Demir'e son sürat atılmıştı"Demir senin ne işin var Türkiye'de başka hastane yok muydu lan,bu kızın karşına ne hakla çıkarsın"Bora ne olduğunu anlamamıştı,olanları kaşları çatık şekilde izliyordu,Rüzgar Demiri duvara sert bir şekilde itip yakasına yapışmıştı,hastanede daha fazla ileriye gidemezdi,hızlıca Rüzgarın yanına gidip yumruk yaptığı elini sıkıca avuçlarımın arasına almıştım"Rüzgar hastanedeyiz,vursan değmez zaten,adamdan sayıp seni suçlu durumuna düşürürler"Rüzgar geri çekilirken Boraya dönmüştü"Bora Eylül'ün odasına geçip beni bekler misin?her şeyi konuşacağız koçum"Bora anlamsızca bakıyordu olanlara,kafa sallayıp benim odama doğru yol almıştı.
Demir'in gözleri dolu bir şekilde benim üzerimdeydi"alnında ki iz,hiç mi eskileri hatırlatmıyor"nefes alışım zorlansa da gözlerimi kapatıp nefesimi dışarıya geri vermiştim"eskileri hatırlamam için alnımda ki küçük bir ize bakmam gerekmiyor,kalbimde daha derin izler var"yanağımda yeni hissettiğim ıslaklıkla ağladığımı fark etmiştim,Demir bana zarar vermekten başka bir şey yapmıyordu"Eylül ağlama"sinirle konuşan Rüzgara döndüm,kafa sallamakla yetindim"karın varmış,lan ondan bari utan defol git buradan,bir daha bu kızın karşısına çıkmayacaksın"Demir gülerek bir bana bir de Rüzgara bakmıştı,gülmesi sinir bozucu hale gelirken Rüzgar'ın her an Demir'e bir tane patlatmasını bekliyordum"bilmediğiniz o kadar çok şey var ki,siz beni yargılamayı seçiyorsunuz"tek kaşımı kaldırdım"bilmediğin o kadar çok şey var ki,mesela her gece yastığa kafamı koyarken içimin cayır cayır yanması,Boraya her an ihanet edişim,bilmediğin o kadar çok sevgim vardı ki,her an o sevgim beni dibi görünmez bir kuyuya çekti"sol gözümden bir damla daha göz yaşı kayıp giderken Demir bana bir adım atmıştı,Rüzgar önüne geçip tekrar sertçe itmişti"neyse ney,her zaman ki gibi çekip git,gelmemiş gibi sayarım"arkamı dönüp odama doğru yol almıştım...
**************
Bora sürekli üçümüzü sorgulayıp durmuştu,neler yaşandığını anlamamıştı,her şeyi tek tek anlatmıştık,tek bir söz söylemeden çekip gitmişti,biz yine baş başa kalmıştık Toprak odamda ki sedyede uzanıp yatmıştı,Rüzgar koltuğa oturup ellerini yüzüne kapatıp uzun düşüncelere dalmıştı,ben de yaşanılan her şeyi yeniden hatırlayıp yıpranmaya devam ediyordum.
Masanın üzerinden arabamın anahtarını alıp ayağa kalktım"hadi size gidelim mi,miniklerimi özledim ben"Toprak yattığı yerden kalkmıştı"gidelim aynen,Deniz acıkmıştır"Rüzgar aynı şekilde oturuyordu"Rüzgar gidiyoruz"yanına gidip omzuna dokunduğumda kafasını kaldırdı"ne oldu kızlar"Toprak oflayarak Rüzgarın yanına geçip elinden tuttu"gidiyoruz,çocuklar evde"ayağa kalktığında Toprağın elini sıkı sıkı kavramıştı"hadi gidelim"ikisi odadan çıkarken,arkalarından hayranlıkla izleyerek ilerliyordum Rüzgar arkasına dönüp beni yanına çekmişti,kolunu omzuma sarmıştı"siz olmasanız biz nasıl aile olurduk"kolumu beline sarmıştık beraber hastaneden çıkmıştık.
Ben kendi arabama kurulurken,Rüzgar ve Toprak kendi arabalarına binmişlerdi,rota aynıydı,Rüzgarların malikaneye gidiyorduk.
******
Öykü ve Serkan yine bir kavga içindeydiler,Deniz mışıl mışıl uyuyordu son kez boynunu kokladıktan sonra beşiğine yatırdım,Serkan ve Öykü'nün arasına oturduğumda Öykü kafasını göğsüme yasladı"teyze Serkan'a bir şey de lütfen ya,bebeğimi sakladı vermiyor"Serkan'a döndüğümde Rüzgar'ın bakışlarından yakaladım,sinirli olduğunda gözlerini kısar öyle bakardı"niye sakladın bebeğini"hafif kızar gibi konuşmuştum"Teyze benimle oynasın oda,hep beni dışlıyor"kolumu Serkan'a sarıp kendime çektim ikisininde saçlarına öpücük kondurdum"eğer bir daha kavga ederseniz,bir daha sizinle konuşmam"ikisi de aynı anda kafasını kaldırıp masum bakışlarını göndermişlerdi"teyze biz şakasına kavga ediyoruz,dimi SERKAN"bu yaşta imalı konuşmayı da biliyorlardı,gülerek saçlarını karıştım ikisininde.
Toprak Kahve bardağını bana uzattığında ellerimin arasına aldım"şimdi ne olacak Eylül"bakışlarım bardakta ki kahvede takılı kaldı" Demir bilmediğiniz o kadar çok şey var ki,siz beni yargılamayı seçiyorsunuz derken ne demek istedi acaba"ikimizde düşünceler içindeydik"acaba gerçekten evli değilse"Toprağa anlamsızca baktım"bebek ne iş o zaman"sinirle soluduğumda Toprak ikizlere döndü"odanıza"ikisi de oflayarak oturdukları yerden kalkmıştı.
Bardakta ki kahveden bir yudum alıp geriye yaslandım"Toprak kafamın içi düğümlerle doldu,Borayla ne olacağız biz şimdi"Toprak birden heyecanla bardağı masanın üzerine koydu"ya o değilde Demir ve Bora neden dost gibi duruyorlardı biz geldiğimizde"elimi alnıma vurdum bardağımı bende masaya bıraktım"bunlar bir ara iş ortağı falanmış"dediğimde gözleri kocaman olmuştu"ciddi misin,ohaa"kafamı salladım"böyle bir tesadüf olamaz"güldüm hepsi sinir bozukluğundandı.
Gözlerim ağırlaşmaya başlamıştı"bugün sizde kala bilir miyim"Toprak gülerek yanıma gelip oturdu,saçlarımı okşayıp öptü"senin yanın bizim yanımız,biliyorsun odan her zaman yerinde"sıkıca sarılıp ayağa kalktım,merdivenlerde oturan Rüzgarı görmemle kaşlarımı çattım"neden yanımıza gelmedin"gözleri beni bulduğunda ayağa kalkmıştı"Demir'i çözmeden buradan göndermeyeceğim,her şeyi ortaya çıkaracağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ŞEY GÜZEL OLACAK
Ficção AdolescenteYağmurdan ıslanmaktan korkanlar,birbirinin fırtınasında kaldığında yaşama cesareti bulurlar...