~~~~~~~~~~~11 Nisan 2040~~~~~~~~~~
Simge Hanım evden çıkmadan önce salona gitti:
-Can!!
-Efendim Aşkım!!
-Allahım adama bak kaç yaşına geldi hala aşkım diyor!
-Niye sen benim aşkım değil misin?
-Öyle miyim?
Dedi Simge. Can oturup belgesel izlediği tekli koltuktan kalktı. Gözünden gözlüğünü çıkartıp sehpaya koydu. Simge'ye doğru yürüdü. Daha birkaç saat önce aldığı papatyalardan yine ilk gün ki gibi özenle kaz ayaklı gözleriyle en güzelini seçti. Koparttı ve serçe parmaklarıyla Simge'nin saçlarını itip papatyayı kulağının arkasına yerleştirdi. Yanağını okşadı:
-Papatyam yıllardır şu papatyayı saçına takıyorum her seferinde de yüzün kızarıyor.
Simge gülümsedi ateş gibi kırmızı, okşanan yanaklarıyla. Can Simge'nin dudaklarından öpmek için yanaştı. O sırada 18 yaşında olan oğulları merdiven aşağı indi. Tam Can Simge'yi öpecekken:
-Wow wow! Gençler! Affedersiniz!
Dedi. Merdivenleri geri çıkmaya başladı. Simge ile Can hemen ona döndüler. Can oğlunun arkasından bağırdı:
-EDİS ATEŞKAN! HEMEN BURAYA GEL!
Edis merdivenlerden aşağı indi:
-Romantizminizi bozduğum için çok özür dilerim gençler ama aile var.
-Ne yani sevmek suç mu?
-Sevmek suç olsaydı müebbet yatardın baba.
Edis'in gözü annesinin kulağındaki papatyaya takıldı:
-Heee anladım. Çiçek takma seremonisi yapıyorsunuz. Sizi gidi genç aşıklar sizi.
Dedi mutfağa yöneldi ve masanın üzerindeki poşetten elma aldı. Yıkayıp yemeye başladı:
Simge:
-Hayrola ne oldu? Sen haftasonları odandan pek kolay çıkmazdın. Acıktın mı?
-Yoo. Ben şeyi isteyecektim sizden. Şu bizim arabanın biraz dolaşmaya ihtiyacı varmış da onu biraz gezdireyim diyordum.
-Olmaz oğlum. Annende bugün araba.
-Edis bey nereye gidiyorsun?
-Anne! Bak bizim liseden arkadaşlarla buluşacağız. Karizmamı çizdirmemem lazım. Lütfen arabayı ver.
-Olmaz oğlum sen gençsin yürürsün. Annen bırakır seni olmadı.
-Yok yok tamam. Ben biraz yürümek istiyorum. O yüzden al bu anahtarı. Araba bugün senindir Edis.
-Annem benim be!!!
Dedi anahtarları aldı masanın üstünden:
-Şey baba bu arada "Rambo"'yu yaktım. Özür dilerim.
-Ne! Yine mi! Bu sana kaçıncı alışımız? Yine derlemeden mi attın programı?
-Yok sanırım ben de değilde derleyicide bir sıkıntı var. Virüs mü ne girdiyse artık bilgisayara.
-İyi bakarım.
Edis anahtarlarla birlikte elmasını ısırarak merdivenleri çıkmak için yöneldi:
-Hadi siz devam edin gençler ben yokum.
Simge ayağımdaki terliği çıkarttı ve Edis'e fırlattı. Edis küçük bir hareket ile terlikten kaçtı:
