Ufak adımlarını atarak yürümeye başladı. Önce sağ ayağı sonra sol ayağı, okyanusla uçurumun kıyısındaki ufak çizgide durdu. Derin bir nefes alıp,bir iki saniye tuttu ve geri verdi tuttuğu o küçük nefesi.
Başına gökyüzüne doğru kaldırıp, koyu mavimsi gökyüzüne baktı. Dudaklarında ufak bir tebessüm oluştu. Ölüm ve yaşam arasındaki o küçük çizgide durmuş, olduğu durumun ironisine gülümsüyordu.Bu bir son muydu yoksa bir başlangıç mıydı? Düşüncelerinin, kirli zihninin,içinde yaşadığı bedenin sonunu kendi elleriyle getirecekti,sadece bir kaç adım sonra... ilk önce şiddetli bir çarpmanın acısını vücudunda hissedecekti, ardından nefesi kesilecek, havasızlıktan çırpınmaya başlayacaktı ve sonra bir karanlığa gömülecekti. Okyanusun derinliklerinde sürüklenecekti bedeni.Bedeninin ölümü ruhunu diriltecek miydi? Ruhuna ne olacaktı?
Bunları düşünmeyi bırakıp bildiği sonu yazmak için önce kollarını iki yanında açıp bakışlarını gökyüzünden çekmeden dudaklarındaki kuru gülümsemeyle ağırlığını öne doğru verdi...
- 2018
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşamamaya Ölenler
Storie breviSadece birkaç duygu, birkaç satır, birkaç anı... Hepsi bu kadardan ibaretti, yaşamı anlatmaya. Umarım bu satırlar herkese biraz da olsa dokunur ve hissettirir kelimelerin gücünü...