Bir Kış Günü

BKG 8

-Duru-

Hala annemin olduğuna inanamıyordum. Bunca senedir yoktu ama şimdi var. Şaka gibi...

Bugün hastaneye gidecektim. Sonuçları bilsem de merak ediyordum. O kadın annemdi benim. Ama içimde buna rağmen merak vardı. Ben de merakıma yenilip gidecektim hastaneye. 

Dolabımın kapağını açıp içinden doğru düzgün kıyafet aramaya başladım. Sonunda siyah bir pantolon üstünde de siyah kareli gömleğimi giydim. Kızlara haber vermeden de çıktım yurttan. Zaten gideceğimi biliyorlardı hastaneye. Yurdun az ilerisinde bir durak vardı. Orada beklemeye başladım dolmuşu. Neyse ki fazla bekletmeden geldi dolmuş. Ben de hemen binip parayı ödedim. Sonra da boş koltuklardan birine kuruldum. Nedendir bilinmez ama çok heyecanlıydım. Elim ayağım titriyordu. Hala bir annemin olması beni şaşırtırken mutlu da ediyordu.

Yaklaşık yarım saat sonra hastanenin önüne gelmiştim. İçeri hızlı adımlarla girdim. O anda annem gözüme çarptı. Bir adamla konuşuyordu. Adam ona 'gel' işareti yaptı ve merdivenlerden aşağı inmeye başladılar. Ben de peşlerinden gittim. Adam bu hastanede çalışıyor gibi duruyordu. Üstünde temizlikçilerin giydiği kıyafetten vardı. Annemin o adamla ne işi olabilirdi ki? 

Onları bir odaya girerken gördüm. Oraya doğru ilerlemeye başladım. Annem arkasından kapıyı kapattı. Kapının önünde durup kulağımı kapıya yaklaştırdım. Ama konuştukları duyulmuyordu. Kapıdan uzak olabileceklerini düşünüp yavaşça kapıyı araladım. Tahmin ettiğim gibi annemle o adam tam karşımda duruyordu. Annemin sırtı bana dönüktü o adam da onun karşısındaydı ama adamı kısa boylu olduğu için göremiyordum. 

Annemin eli çantasına giderken "O DNA testinin sonuçlarını değiştirmek zorundasın," dedi. Annem dedi bunu. İçimden 'oha' diyerek odaya girmek geçti. Ama bunu yapmayıp dinlemeye devam ettim. 

"Sen beni kovdurmak mı istiyorsun? Sen para kazanacaksın diye ben işimden olmam. Kusura bakma," dedi adam da. Annem para kazanmak için neden DNA testinin sonuçlarını değiştirsin ki? Ya da doğru soru neden DNA testinin sonuçlarıyla oynuyordu? 

"Bak sana diyorum ki hayatın boyunca çalışmazsın. Ya da her ay burada aldığın maaşın iki katı kadar vereyim sana. Çalışmak zorunda kalmazsın. Yüklü bir miktar da verebilirim. Sadece DNA sonuçlarını değiştirmen yeter."

Adam hala kabul etmemekte ısrarlıydı. O sırada arkamdan bir ses duydum. Sonra da biri omzuma dokundu. Arkamı döndüğümde dolmuşta bana çarpan çocuğun olduğunu gördüm. 

"Burada ne yapıyorsun?" diye sordu benim konuşmama izin vermeden.

"Şey..."

"Ney?"

"Ben tuvaletleri arıyordum. Bulamadım. Sonra bir tanıdığımı buraya girdi diye gördüm. Ama benzettim galiba. Çünkü içeride tanımadığım kişiler var," dedim hemen yalan uydurarak. Yalan söylemeyi hiç sevmezdim ama şu an süper yakışıklı dağ gibi sert ve kibar çocuğun beni rahat bırakması için her şeyi yapardım. Yalan söylemek dahil. 

İçeri bir baktı. Sonra da gözlerini benimkilerle buluşturdu. Mavi gözleri insanı etkiliyordu. Çok derin bakıyordu o gözler.

"Peki tamam. Bu arada tuvaletler üst katta koridorun sonunda," dedi. Sonra da göz kırpıp merdivenlere doğru yöneldi.

"Teşekkür ederim," dedim.

"Önemli değil fıstık," dedi gülerek sonra da yukarı çıktı. Ben ise hala onun arkasından bakıyordum. Bana fıstık mı demişti o? Yok artık! Benim gibi birisi nasıl fıstık olabilir ki? Kendime geldikten sonra eski halime geri döndüm. Annem olacak kadın hala adamı ikna etmeye çalışıyordu.

"Sana zengin olacaksın diyorum. Neden anlamak istemiyorsun? İstediğin kadar para veririm sana. Yeter ki kabul et şu sonuçları değiştirmeyi," dedi annem.

Adam bir süre düşündü. Sonra mantıklı bir soru sordu:

"Neden DNA testinin sonuçlarını değiştirmemi istiyorsun?"

"Çünkü kızın benim kızım olduğuna inanmaları gerek," dedi annem de.

"İyi de neden işte? Kız senin kızın değilse neden onun için çabalıyorsun?"

"Çünkü o kız bana para kazandıracak."

"Nasıl?"

"Kızı satacağım."