17.Bölüm

28.9K 1.7K 59
                                    

Yeni bölüm geldi 👣

İyi okumalar ...

Ezo sevilmediği yerde durmak istemiyordu ama kalbi gitme kal bende seni seviyorum desin istiyordu.
"Ezo saat geç oldu bugün "diyen adamın sözünü sinirle kesti.
"Gerek yok arkadaşım var ona giderim"
"Olmaz kaç gündür tanıyorsun ki evinde kalacaksın iki günde ne arkadaşı?"
"Seninle de evlendim Demir kaç gündür tanıyordum ki "
"Bizim ki farklı bir durum "
"Fark yok hem zaten ev arkadaşı arıyorlardı dördüncü ben olurum "
"Olmaz dört kız yalnız bir evde "
"Off Demir sen beni bu evde tek başına bırakmış adamsın koymaz sana "
"Hem merak etme sevmediğin istemediğin biri için bu kadar endişe gereksiz"
Demir  arkası dönük kızın önüne geçip sinirle adını söyledi. "Ezo "
"Konuşmak istemiyorum önümden çekil "
"Aslında haklısın söylediklerinde "
"Elbette haklıyım dört kız bir evde kalamazsınız"
"O konuda değil sana aşık olma konusunda "
"Evlendik etrafımda kimse yok diye sana sığındım korunmak istedim bunu da aşk sandım haklıydın "
Demir başını yere eğip hiç bir şey demeden odadan dışarı çıktı .
Ne yapsam da engel olsam diye etrafda dolanıp duruyordu .
Aklına hiç bir çözüm gelmeyince çareyi anahtarı saklamak da buldu.
Daha kalıcı bir çözüm bulmalıydı ama ne ?
Ezo bu evde kalmaya mecbur olmalıydı .
Cebinden telefonunu çıkardı.
Başka çaresi yoktu bunu yapmalıydı.

Günler geçmiş Narin'in alçısı çıkmıştı .
Hafta da iki gün fizik tedavi alıyordu .
Şuan bile kolu düzelmişti hareket ettiriyor günlük işlerini rahatlıkla yapabiliyordu.
En önemlisi kolu artık ağrımıyordu .
Neşe ile bileğinin biraz üstünde belinin inceliğini ortaya çıkaran yeşil bir elbise giydi .
Saçlarını tepesinde toplayıp gözlerine sürme çekti .
Aşağı indiğinde evde bir koşuşturma hakimdi akşama Ali'nin kardeşi Aycan'ın İstanbul'dan arkadaşları gezmek için geleceklerdi.
Ali ise ancak hafta sonu dönebileceğini söylemişti .
En son konuşmalarından sonra iki kez daha aramıştı ama Narin utandığı için pek konuşmuş sayılmazlardı .
Narin merdivenlerden büyük avluya indi sedirde oturan Hatice ve Elif vardı .
Hatice kızının saçlarını çekerek ördüğü için Elif'in sesi bütün avluyu inletiyordu .
"Anne çok acıtıyorsun "
"Acıtmadan olmaz bozulur kızım sıkı olsun "
"İstemiyorum yapma "diye kaçıp Narin'in arkasına saklandı .
Hatice kızını zorla almak isterken Nevruz hanımın seslenmesi ile Elif'i bırakıp yukarıya çıktı Narin ve Elif ilk kez   yalnız kaldılar .
Kız hala Narin'in eteklerini tutuyordu .
Elif de ne yaptığını şuan anlıyor şimdi ne yapması gerektiğini bilemiyordu .
Narin kızın küçük elini tuttu .
"Saçlarını benim örmeme izin verir misin ?"
"Acıtırsın "
"Acıtmam "
"Ana kolun ağrırsa senin "
Avluda ki sedire oturup gülümsedi .
"Hadi gel ikimizin canı da yanmayacak korkma "
"Söz mü ?"
"Söz "deyip güldü .
Kızın saçlarını yavaş yavaş örmeye başladı .
Ezo'da bu konuda annesinden çok çektiği için hep Narin yapardı kıyamaz kardeşinin canı acımasın diye uğraşırdı .
Saçlarını iki yandan örüp uçlarına tokaları taktı ,
Elif koşarak içeriye aynaya bakmak için gitti.

Tekrar geri döndüğünde saçlarından memnundu .
"Her gün yapar mısın bir de Ayşe'nin annesi burdan taç gibi örüyor sende öyle yapabilir misin ?"diye heyecanla konuştu.
"Yaparım sen istedikten sonra"
"İsterim ama kolun acımaz değil mi ?"
"Acımaz iyileşti artık "
"Sevindim sen çok güzelsin ama kolundan korkuyordum "
Narin kendisi için seviniyordu ama bu küçük kıza insanların kusurlarının korkulacak bir şey olamadığını anlatmak da gerekiyordu .
"Bak Elif'cim bazı insanların kusurları olabilir "
"Mesela ayağı olmayabilir gözleri görmeyebilir "
"Benim arkadaşımın babası öyle biliyor musun ?"
"Böyle böyle yürüyor "deyip avluda topalladı .
Sonra Narin'in yanına oturdu .
"Bak gördün mü böyle insanlar olabilir bizim görevimiz o insanların kusuru yokmuş gibi davranıp ama onlara farkına varmadan yardım etmek "
"Hmm nasıl yapacağız ki anlamadım ki"dedi.
"Mesela onların yüzüne karşı sakat topal kör falan demeyeceğiz "
"Üzülürler çünkü "
"Hmm anladım anlatıyım sana doğru anlamış mıyım "deyip dizlerine dokunup önüne geçti .
Küçük kız kendini Narin'in güzel bakışlarına kaptırmışken annesi Hatice sinirle yanına gelip kolundan çekti.
"Sana uzak dur dedim sakat eksik kızdan"
"Anne öyle deme üzülür Narin "
Narin küçük kıza baktı annesi gibi değildi.
Sadece ne öğretirsen onu alan masum bir çocuktu .
"Hatice abla benden nefret ediyorsun haklısın bende kocamın başka kadınla olmasını kaldıramazdım ama çocuğu bu kine ortak etme "
"Bırak birlikte büyütelim "
"Elif doğru odana çantanı alıp okula gidiyorsun "deyip sinirle konuştu .
Narin'in yanına gelip küçümser bakışları ile koluna baktı .
"Ali seni koynuna almadı çocuğun olmayacak diye benim çocuklarıma ortak çıkma kocam bile seni karısı gibi görmez kimsin ki kızımı seninle birlikte büyüteyim "
"Yerini haddini bil yoksa ben bildiririm"deyip omzuna vurarak geçip gitti.
Mutfaktaki kadınlar ve Nevruz hanım gelinlerinin sohbetine kulak misafiri olmuştu .
Hiç belli etmeden avluya hazırlanan masaya yöneldi.
"Günaydın kızım erkencisin "
"Günaydın anne "
"Gece uykumu aldım sanırım ondan ben mutfaktakilere yardım edeyim "deyip acele ile yürüdü.
Nevruz hanım gelinine arkasından seslendi .
"Sen iyi niyetini öldürme kızım elbet Hatice de senin kalbinin iyiliğini görecektir "dedi.
Narin kadının söylediği sözlerle akan gözyaşlarını elinin tersi ile silip mutfağa girdi .
Kahvaltı sesizlikle geçti .
Kimse tek kelime etmedi Elif'in yokluğu ilede iyice sessizliğe gömüldüler.
Öğlene doğru Aycan'ın üç arkadaşı eve geldi .
İkisi erkek biri kızdı .
Narin kız olan ile selamlaşmış erkeklere uzaktan selam verdi .
Kimse tanıştırmamıştı o da kendini tanıtmamıştı .
'Ne diyecek ki diye düşündü abimin kuması mı ?"
'Zorla evlendiği karısı mı diyecekti '
Misafirler yemek masasına oturunca Narin de çekinerek oturdu .
Aycan'ın arkadaşlarından mavi gözlü olanı Narin'i inceliyordu .
Narin adamın bakışlarından rahatsız olup başını önüne eğdi .
"Nasıl geçti yolculuğunuz evladım "
"İyiydi teyze buralar çok güzelmiş hayran kaldık "
"Öyledir bizim memleketimiz "
"Bir de akşamını görün siz gezdirsin Aycan sizi "
"Ali burada olsaydı daha rahat gezerdiniz"
Kız olan arkadaşı Cemre anlamadığı için sordu .
"Aycan ile de gezeriz olmaz mı ?"
"Buralar da bekar kızın erkeklerle gezmesi yakışık almaz "
Aycan sinirle annesine baktı .
"Anne yapma babamın haberi var abimde biliyor"
"Öyle de kızım lafı onlar değil ben duyuyorum zaten Berfin kaçıp yüzümüzü eğdi " deyince Aycan sinirle annesine baktı .
"Anne sırası değil "
Narin 'i göz hapsine alan Erkan şaşırarak sordu.
"Ben bu güzel kızın kardeşin Berfin olduğunu sanıyordum Aycan "deyince Hatice kıskançlıktan nefret saça saça konuştu .
"O benim kumam Berfin kaçtığı için berdel oldu "dedi.
Aycan utanarak masadan kalktı .
Arkadaşlarına bundan bahsedememiş utanmıştı .
Şimdi ise kaçtığı gerçekler ortaya çıkmıştı .
En kötüsü ise yıllardır aşık olduğu adam Erkan Narin'i beğeni ile süzüp güzel demişti .
Odasında ağlayarak yastığına sarıldı .
Narin çekinerek kapısını vurup odasına girdi.
"Aycan arkadaşların gezmek için seni bekliyorlar "
"Narin git buradan kalbini kırmak istemiyorum sen en suçsuzsun "
"Kırmazsın beni hadi kaldır başını yastıktan sen ne yaptın ki utanıyorsun ?"
"Bende utanılacak bir şey yapmadım Ali de yapmadı "
Aycan kafasını yastıktan kaldırıp ela gözleri kızarmış bir şekilde baktı .
"Peki kim suçlu Narin ?"
"Kader Aycan kader "
"Ve biliyor musun abin benim kaderime yazıldığı için ben çok mutluyum gerçek karısı ben olmasam bile "dedi .
Aycan kendisinden küçük ama aklı kalbi büyük olan yengesinin yanına gelip sarıldı .
"Annem haklıymış sen çok başkasın Narin "
"Adın gibisin " dedi .
Narin gülerek görümcesine baktı .
"Aslında öyle değil tam tersi zamanla tırnaklarımı görürsün "deyip takıldı .
İyileşmekte olan elini Aycan'a uzattı .
"Hadi seninkiler ağaç oldu "
"Tamam "deyip elini tuttu .
Erkan için üzülse de yengesi ile aralarında başlayan yeni dostluk için o eli tutmamazlık edemezdi .
Hem zaten Erkan yıllardır başka kızları beğenir Aycan'ı farketmezdi .

İki kız aşağı inince tüm gözler onlara döndü .
Bir çift göz daha vardı içinde günlerin özlemi olan içine yeni yeni düşen sevdanın izleri olan gözler .
Narin'in yüzünde ki gülümseme büyüyerek merdivenlerden indiler.
Aycan koşarak abisine sarıldı .
"Hafta sonu geleceksin sanıyordum "
"Öyleydi ama işleri halledip geldim iki gün sonra gideceğim ama "deyip karısına baktı .
Narin de kocasına sarılmak hoşgeldin demek istiyordu  ama ne sesi çıkıyordu ne de ayakları hareket edebiliyordu .
Onun yerine Ali karısının yanına gelip kulağına fısıldadı .
"Çok güzel olmuşsun kocana hoşgeldin yok mu ?"deyip kaçırdığı gözlerine bakmaya çalıştı .
Nevruz hanım oğlunun gözlerinin eve girdiği andan itibaren Narin'i aradığının farkındaydı .
Seviniyordu sonunda oğlu da sevdaya düşmüş sevdiğinin yolunu gözler bir bakışı bir gülüşü uğruna çaba harcayacaktı.
"Alim sen yoldan geldin çık odana biraz dinlen "dedi .
Tam bu sözün üstüne Hatice kocasının yanına gitmek için kalkarken Nevruz hanım eli ile  durdurdu.
"Narin sen git bak kızım kocanın bir ihtiyacı var mı ?" Deyince  merdivenleri isteksiz çıkan Ali gülümsedi adımlarını Narin'in odasına doğru attı .

Narin ağırlıklı bir bölüm oldu . Bölümü okumadan atıyorum yanlışlarımı affedin 😅

Narin Ali hikayesini yazmayı da seviyorum umarım sizde seversiniz .

Haftanın sürpriz bölümü olsun .
Pazartesi en geç salı yeni bölüm gelir 🖐🏻   

Yolum Sana Düştü ♠️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin