Kahvaltıdan sonra Asuman hanım ve Hasan ağa Ezo'nun hazırladığı kahvelerini içip hasret giderirken Mirza kaş göz işareti yaparak Demir'i balkona çıkardı.
"Bir şey mi oldu ?"
"Oldu ya oldu ! Bacanağın tutturdu size bacanak olayım ! "
Demir anlamaz gözlerle adama baktı kimden bahsediyor bu diye düşünürken düşen jetonu ile gülmeye başladı.
"Oha Dilan sana kalmıştı değil mi ! Ah garip kardeşim " diye Mirza'yı teselli etti.
"Cıvıma lan sende Ali gibi ! İstemiyorum ben o kızı gitsin başkasından bulsun belasını ."
"Kardeşim ben mi nişanladım sizi git ona hesap sor ."
"Sen nişanlamadın doğrudur ama ben dört ay önce atmıştım lan o nişanı senin işgüzar bacanağın kurmuş planı ! Ulan hadi beni yakıyorsunuz ,Bilal itini nasıl ikna ettiniz işin içinde babası var ."
"Sakin ol artık Ezo bize bakıyor önceden az buçukta olsa tanıştığımızı sanıyor ne bu samimiyet der ."
"He doğru benim saf kuzenim nereden bilsin beni oyuna getirmek için tanışıp samimiyet kurduğunu ."
"Uzatma artık bu işi kabul ettin yapacaksın . Hem merak etme düğün olacak nikah değil, seni o kadar da kurban etmeyiz kardeşim " deyince Mirza sinirle adamın omzundaki elini itti.
"Allah razı olsun ya bende gerdekten kurtarırsınız sanıyordum tövbe tövbe ."
"Alt tarafı numara niye bu kadar sinirleniyorsun ki ?"
"Sana, bana numara Aycan o bilmiyor !Kıza söylememe de izin vermiyor Ali manyağı ! Ah lan dört ayımı verdim ben o kızla konuşmak için hepsi çöp oldu. "
Demir yüzünde tebessümle içerdeki karısına baktı.
"Sakin ol her şey olacağına varır. Biri senin kaderin ,alın yazınsa oluyor bir şekilde Mirza . Sen istemesen hatta dirensen bile ince ince sızıyor kalbine ,hayatına . Sonra bir bakıyorsun her yanın o olmuş . Bütün yollar ona çıkmış o yüzden korkma Aycan senin kaderinse yolun ona düşecektir tıpkı bizim gibi"
Ezo'nun da kendisine bakması ile Demir aşkla karşılık verdi.
O bakışlarda kabulleniş vardı aşk vardı . Her şeye herkese karşı gelecek güçte bir sevda vardı .
Karısına gözleri ile aşkını anlatırken Mirza'nın lakabına yakışır yaptığı ayılık ile iki aşığın arasındaki bütün romantizm hattını kesildi.
"Lan yeter yedin kızı gözünle utanma arlanmada yok . Gidin odanızda şey edin . "
"Yuh Mirza yuh" diye söylenerek Demir salona girdi.
Mirza da aylardır dinmeyen siniri ile salona peşi sıra girdi.Ali ise iki karısınında hamile oluşu ile iyice çıkmazları yaşıyordu.
Kadınların hormonları nedeniyle duygusal olduklarını görüyor en iyisi ikisininde yanına gitmemek diye düşünüyordu.
Aycan'da abisinin çaresizliğinin farkındaydı.Bazı erkekler iki kadını aynı anda idare ediyordu abisine bakınca öyle erkeklerden olmadığını görüp gurur duydu . Adamın haline bakıp acıdı. Bir an kendisini Hatice ve Narin'in yerine koyunca daha çok içi yandı.
Gözünün önüne gelen görüntü ile söylenerek yerinden kalkıp Ali'nin yanına oturdu. Abisinin kolunun altına sokuldu.
"Yine dalmışsın derin kuyulara Ali ağam ip atayım da çık olmaz mı ?"
"Sen atarsında abin çıkmazdı dili ballım."
"Abim üzülme artık sen iyi adamsın ,senin yerinde başkası olsa sevdiğine sahip çıkar Hatice yengemi yalnızlığa mahkum ederdi. "
"Bilmiyorum Aycan sonumuz ne olacak hiç düşünemiyorum . Bazen gelecek günleri düşünüyorum gözlerimde beynimde bile canlanmıyor . Narin ve Hatice idare etseler, birbirlerini sevip saysalarda araya ben girince of çok zor be balım abin ne yapacak yarın çocuklar doğunca ben oğluma ne diyeceğim . Narin ile resmi nikahımız yok . Anne adını ondan almak düşündükçe çıkamıyor abin o derin kuyudan ."
Aycan akan gözyaşlarını saklayıp Ali'ye daha çok sarıldı.
"Sabır abim sabır . Kim bilir belki sizin içinde bir çıkış yolu vardır . Düşünme artık bunları , hayatın akışına bırak bir kez de Ali ağam bizi alıp götürsün ." Deyince Ali bakışlarını kardeşinin yüzüne dikti.
"Aycan ."
"Hmm"
"Mirza ,Dilan ile gerçekten evlenmeyecek ."deyip sustu kardeşinin yüzünün aldığı her şekli dikkatle inceledi.
"Bana ne abi kimin ile evlenirse evlensin!"
"Yani sen Mirza'ya bir şey hissetmiyor musun ?"
Aycan kızaran yanaklarını saklamaya çalışsada Ali gülerek kızın her verdiği tepkiyi izliyordu.
"Yoksa şu sırık mı ?"
"Abi onun adı Ferit ,sende o ayı gibi adama lakap takma lütfen ."
"Peki peki bir daha demeyiz ama söyle bakalım o adam damat Ferit olur mu ?"
Aycan Ali'nin yüzüne bakıp başını kaldırdı.
"Bu soruya cevap vermek istemiyorum.Bende yatsam iyi olur." Acele ile yerinden kalktı , Ali kardeşinin bileğini tutup kaçmasına engel oldu.
"Mirza o iyi bir adam Aycan . Eğer kalbinde ona karşı küçücük bir umut varsa bırakma güzelim . Karşına onun gibi sevmeyi bilen adam hayatın boyunca hiç çıkmayabilir iyi düşün olur mu ?" kızın bileğini bırakınca Aycan hiç bir şey söylemeden odasına düşünceli düşünceli çıktı.Ali ise kafasındakiler yüzünden Mirza'yı aradı .
"Alo"
"Ne oldu Ali ağa beni mi özledin ?"
"Ölüyorum hasretinden Mirza ! Sululuk yapmada iyi dinle . Senin şu sırık Aycan'ın peşinde benden söylemesi kardeş . "
"Ulan züraha kılıklı hala geziyor mu ortalıklarda ? " dişlerini sıkarak konuşmaya devam etti .
"Aycan onun da gönlü var mı adama ?"
"Lan ben o kadar modern abi değilim ne bileyim o kadarını ! Ben yinede görevimi yaptım gerisi sana kalmış ."
Mirza derin bir nefes aldı aklına Ferit ve Aycan'ın görüntüsü gelse de kafasından silmeye çalıştı.
"Yarın geleceğiz zaten Demir ve Olcay'da gelecek . Ezo ve halam sonradan gelecek."
"Neden hep birlikte gelmiyorsunuz ?"
"Bacanağın karısını tehlikeye atıp bu toprakları ,Halil'i kontrol etmeden getiremezmiş. Hayır adamın tipine baksan mafya kılıklı bir şey adı da Demir ama bu bildiğin beyaz romantik kelebek olmuş."
Mirza kendi söylediğine gülerken Ali bu adamı bazen anlamadığını hissetti.
"Bunu bir de Demir'in yanında et de göreyim seni ! Hadi ben kapattım zevzek yarın görüşürüz."
"Tamam görüşürüz . Ali !"
"Efendim ."
"Aycan ile beni neden istiyorsun ?Neden bana yardım ediyorsun ?"Ali merdivenlerden inen kardeşine bakıp yanındaki Narin'e bakıp gülümsedi.
"Senin için , kardeşimi senden başkasına güvenerek emanet edemem ayrıca onu senden başka dize getirebilecek başka ayı tanımıyorum."
Mirza adamın söyledikleri ile derin bir nefes alıp gülümsedi.
"Sağol kardeşim çok sağol."İkisi de telefonu kapatınca Mirza salona muhabbet eden yeni yeni aile olmaya çalışan kalabalığa karıştı.
Ali'de kendisine kırgın ama özlemle bakan karısının bakışlarında kayboldu.
Adam kardeşinin alay dolu sesiyle Narin'den bakışlarını çekip dünyaya döndü.
"Senin odan yok mu Ali ağam hala buradasın !"
"Var olmaz mı hemde iki tane ama ağamız üçüncüyü avluya taşımaya karar vermiş !"
"Narin !"
"Ne var ! Ali'm " deyince Aycan gülerek yanlarından ayrıldı.
"Hadi gittim aşıklar kavuşun artık sizde."Narin merdivenleri koşarak çıkan Aycan'ın arkasından bakıp güldü.
"Kavuşur muyuz Ali'm ?"
"Keşke Narin keşke kavuşsak ."
Narin kocasının yanına oturup başını göğsüne yasladı.
"Sana kavuşmam bu kadar basitken neden kaçıyorsun ? Nefesini ,bakışını benden saklama ,yanımda kalma razıyım ama kaçma benden Ali. Gözlerine bakmazsak biz yaşayamayız ." Adamın elini karnının üstüne koyup Asaf'ın babasını hissetmesini sağladı.
"Ne zaman tekme atacak bu oğlan kaç ay oldu ancak yatıyor. Hiç hareket yok küçük ağa da ."
"Bilmem yerini sevmiştir belki . "
Ali Narin'in karnını okşadı eğilip şefkatle öptü.
"Ali'm eğer çıkmazına çare olacaksa ."
Adamın parmaklarını dudaklarında hissedince gözlerinin içine baktı.
"Narin mesele sadece sen ve Hatice değilsiniz güzelim . Başka karışık mevzular da var ."
"Anlat artık o zaman ben yarımda olsa yaşadığım sevdamı özledim ."
"İki gün sonra Ezo ve Demir'in ablası gelecek . O zaman anlatacağım Narin'im az daha sabır tamam mı ?"
"Tamam ama Ezo neden geliyor bir sorun yoktu en son konuştuğumuzda !"
"Düğün için sayılır ." Deyip konuyu kapamaya çalıştı.
Narin kardeşinin gelecek olmasının hayalini kurarken diğer evlerde herkes kendi planını yapıyordu.
Bilal babasına karşı son kozunu oynayacaktı. Bu yaşta hapishaneye girecek değildi atasıydı koskoca ağaydı bunu ona yapmazdı fakat geçmişin açığa çıkmasını omzundaki vicdan yükünden kurtulmak istiyordu.
Aklına Mirza'nın kuzeni gelince derin bir nefes alıp yastığa gömüldü.
Bu nişanı atmak için de bir yol bulması gerekiyordu.
Telefonuna gelen mesaj ile yataktan acele ile çıktı.
"Allah kahretsin senden de pisliklerinden de bıktım baba bıktım." Diye sinirle söylenerek Olcay'a ve Demir' e mesaj attı.
"Dikkatli ol Halil ağa boş durmuyor. Hapishaneden Mahmut'u Ahu'nun belalısını çıkarmış ." Yazıp yolladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yolum Sana Düştü ♠️
Fiksi UmumBir günde değişen iki hayat ... Narin ve Ezo İki kardeş ,ağa kızları abileri sevdiğini kaçırınca iki kızın yolları ayrılır . Biri berdel olur kuma olur diğeri hiç bilmediği bir adamın karısı olup Ankara'ya gider . Yolum sana düştü . Bir kardeşlik...