Kendimi yumuşak yatakta beklerken farklı bir şeyin üstünde olduğumu hissetmem uzun sürmedi.Gözümü yavaş yavaş açtım.Karşılaştığım şey farklıydı tahmin edemiyeceğim kadar.
Ormandaydım.Ağaca yaslanmış bir şekilde duruyordum.Buraya nasıl geldiğimi hatırlamaya çalıştım.En son Jungkook la beraberdim.JUNGKOOK ben burdaysam kim bilir o nereye gitmişti.Korkuyordum burası karanlık Ve çok sessizdi.Böyle bir günü en son annem gittikten sonra yaşamıştım.Bu ondan sonra ki ilk karanlık gecemdi.O kadar çok ağaç vardı ki yakınımda ev varsa bile görünmezdi.
Yukarı baktığımda havanın hafif aydınlık olduğunu gördüm.Eğer biran önce kalkmazsam zifiri karanlık olucaktı ve yolumu bulmam imkansızlaşıcaktı.
Yerimden doğruldum ve yürümeye başladım. Bu yolda bir yaprağa basmıştım ama etraf o kadar sessizdi ki bu ses tüm ormanda yankılanmıştı.
Artık korkum daha da artmıştı.Yürümeye değil koşmaya başlamıştım.Durduğumda derin nefesler alıp sakin olmaya çalıştım.Cebimde ki ışıkla gözüm kamaştı.Elime cebime attım Ve anahtarlığı cebimden çıkarttım.Şimdi ışıldaması gitmiş ve renkli bir hal almıştı.Bu ilk Jungkook'u gördüğümde olmuştu.
Anahtarlığı daha yakından inceledim.Kanatlarına ve kalbine dokundum.Birden kapkaranlık Ve ağaçlarla kaplı alan kaybolmuştu.Oraya doğru koştuğum da Dağ Evin'in bahçesindeydim.Ama ben biraz önce diyip arkamı döndüğümde çok uzakta oyuncak gibi gözüken ormanlık alana baktım.Ama bu imkansız! Ben daha demin ormanın sonundaydım.
Daha fazla uzatmadan Dağ Evine giriş yaptım çünkü biliyordum eğer daha fazla düşünürsem delirecektim.Eve girdiğimde olduğundan daha sessizdi.Bütün odalara ve katlara bakmıştım ama onlar yoktu.Ne yani beni bırakıp gitmişler miydi? Hemen balkon çıkışının bahçesine gittim ama Yoongi hyung'un arabası orda yoktu.
Bunlar kesin beni bırakıp gitmişlerdi.Ben terk edilecek insan mıyım? Dağ Evin'in çatısına çıktım ve oturdum.Dışarıyı izleyecektim ki ormanda bir kıpırdama gördüm.İyice delirdim ben ya! Hayır yanlış gördüğümü sanmıyorum.O Siyahtı karanlıkların en yücesi gibi.Yerlere kadar uzanan kanatları vardı.Her yürüdüğünde kanatları yerde sürünüyor o nereye giderse onunla sürünüyordu.Annelerin saçımı süpürge ettim senin için lafı aklıma gelir zaten gelmezse şaşarım.Biz ciddiyetimize devam edelim.Arkası dönük olduğundan yüzünü göremiyordum.Şimdi içeri girsem sesimi duyup beni öldürür mü acaba?
Minik hareketlerle çatıdan eve doğru yöneldim.Şanslıydım beni fark etmemişti.İçeri girdiğimde bana verilen odaya girdim ve pencereden o yöne doğru baktım.O sırada kanatlarını açtı.O kadar büyüleyicilerdi ki saatlerce izleyebilirdim.
Ve kanatlarını havalandırdı.O sahne benim hayatımda gördüğüm en göz alıcı sahneydi.Uzaklara uçtu, çok uzaklara ormanın derinliklerine geldiğinde artık minik oyuncak gibiydi kanatları.O sıra gözden kayboldu.
Kapı kilit sesiyle yerimden sıçradım.Sessiz adımlarla dolaba baktım.Tenis raketi ve cetvel mi? Tamam belki işime yararlardı.İkisinin de elime alıp aşağı inmeye başladım.Birşey olursa saldırabileceğim tek şey elimde ki lerdi.
Salona girdiğimde koşmaktan nefesi kesilmiş bir Hobi hyung görmeyi beklemezdim.Yani ben elimde ki leri boşa mı almıştım ? Hobi hyung'un yanına koşup "HYUNG! İyi misin?" Gözleri bana döndü.Bana hızlıca sarıldı.Derin nefes verdi ve "Ben iyi şeyler yaşadığımı söyleyemem.Yani ben daha demin ormanda uyandım Ve biliyorum bana inanmayacaksın ama ben siyah bir melek gördüm Taehyung."
Dediğinde gözlerimle ağzım bir açılmıştı.Yani o da mı benimle aynı şeyleri yaşamıştı? Hemen ağzımı açtım."Nasıl sende mi? Hyung en son Jungkook la motosikletteydik sonra gözlerimi kapattım.Açtığımda ormandaydım.Var gücümle koştum Ve biran da Evin bahçesinde buldum kendimi.Evde kimse yoktu Yoongi hyung'un arabası bile biran beni bırakıp gittiniz sanmıştım.Yukarı çatıya çıktığımda bende siyah bir melek gördüm hyung sonra uçtu."
Birden ağlamaya başlamıştı."Bu nasıl olabilir Tae ? Ormanda uyanmamız.Ve siyah bir melek görmemiz bu çok değişik ."
"Biliyorum hyung seni anlıyorum.Şimdi öbürlerinin nerde olduğunu bulmalıyız ya onlarda bizim gibi kaybolduysa."
" Hayır Tae telefonum çektiğinde Yani tam bahçedeyken Yoongi hyung la konuştum.Diğerleriyle alışverişe gittiklerini söyledi zaten ondan sonra gördüm onu."
"Peki ne yapacağız hyung o neydi ? Ben hiç birşey anlamıyorum." Dediğimde bana ufak gülümsedi."Merak etme onlar gelince herşeyi anlatırız Tamam mı? Şimdi tüm pencereleri kapatalım." Bunu neden dediğini biliyordum.O şey gelicek diye korkuyordu.Onu az tanıdıysam da bu tür şeylerden korkuğunu biliyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
my angel ✘ vkook
Фанфик"O kendinden kaçmak için koşardı hep, ben ise nefesim kesilene kadar ona koşardım."