[Medya:Yoongi'nin Dağ Evi]
Sadece kendimi yatağa atmıştım bu kadar saat uyuyucağımı bilemezdim.Saat gece 2'ydi bundan sonra zorlasamda uyuyamazdım.Ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldim.Namjoon hyung'un uyuduğunu düşünüp kapı sesiyle rahatsızlık veremezdim.Yoksa kaç saat başımın etini yerdi.
Merdivenlerden aşağı inecekken konuşma sesleriyle olduğum yerde kaldım.Namjoon hyung ve Hobi hyung'un sesiydi bu hemen dinlemeye koyuldum.Belki özel konuşuyorlardır.AMAN BOŞVER! Dinlemekte kararlıyım because I'm bad boy.Evet İngilizcem mükemmeldir az daha sınıfta kalıyordum ingilizce yüzünden.Ama yinede seneye verme şansım vardı.
Dikkatle dinlemeye koyuldum söze Namjoon hyung başladı."Tamam herşey çok güzel ama Taetae'yi nasıl ikna edicez?" Taetae Yani ben oluyorum değil mi? Tamam saçmalamak istemiyorum."Sen orasını bize bırak şimdi planımız şu ki Taetae'yi bayıltıcaz ve ona bavul hazırlayacağız zaten ayılana kadar yolun çoğunu geçmiş oluruz.İstesede biryere gidemez plan bu şekilde."Hobi hyung sözünü bitirdiğinde kaşlarım çatıldı.Beni bayıltmak da ne? Siz bi deneyin yüzünüze atlarım.O arada Namjoon hyung konuştu."Hayır buna izin veremem hem okul işini hallettiğinizi söylediniz ama bizim kitapevi ne olacak?" Ben birşey anlamadım biz nereye gidiyoruz.Hobi hyung tekrar konuştu."Merak etme o işi Ajumma aldı.Hem bu tatil hepimiz için iyi gelecek hem Taetae için hemde bizim için."Ya ben salağım Ve birşey anlamıyorum ya da onlar çok zekiler.Kesinlikle 2. Seçenek değil mi?
Beni açıklığa kavuşturacak cevap Hobi hyungdan geldi."Şimdi Yoongiyle konuştum.Jimin,Jin ve Jungkook bavulları hazırlıyorlarmış eğer Yoongi'nin Dağ Evine gitmek istiyorsak saat gece 4 gibi yola çıkmalıyız." Yani Yoongi hyung'un dağ evine gidecektik öyle mi? Beni de kaçıracaklardı Yani.Ama o zaman yola çıkmamıza 2 saat var Demekti bu.Merdivenlerden hızlıca inip Hobi hyung'un kucağına atladım.Yüzlerini görmeliydiniz sanki bir uzaylı görmüş gibiydiler.Çok geçmeden söze atıldım."HYUNG! Lütfen benide al,al beni al götür beni."dediğimde kahkaha atmaya başladılar.
"Hadi o zaman hemen bavul hazırla bizimkiler geldiğinde beklemeden yola çıkmalıyız."Dedi Hobi hyung bende koşarak merdivenleri çıkıp odama ilerledim.Hemen bir bavul hazırlamaya koyuldum.Bu bavul niye kapanmıyordu ki çokta az şey koymuştum oysa ki.Bavulu uzun uğraşlar sonucu kapatmayı başarmıştım.Üstümü giyinip aşağıya indim.
Namjoon hyung'un bavulunun yanına koydum kendi bavulumu.Saate baktığımda saatin 3'ü geçmiş olduğunu gördüm herhalde birazdan gelmiş olurlardı.Televizyonun karşısına geçip Calliou'yu izlemeye başladım.O kadar dalmıştım ki onların geldiğini ve Namjoon hyung'un beni dürtmesini anca fark etmiştim.Kafamı o yöne çevirdiğimde herkesin bana gülümsediğini gördüm özellikle Kookie'nin ne güzel gülüyordu öyle.
Hemen televizyonu kapadım.Hobi hyung benim bavulumu alıcaktı ama "Yuh Taetae içine ne koydun bunun."Diyip geri bıraktı.Üzgün suratla bavuluma yaklaştım.Ağırlığına baktığımda gerçekten zor taşındığını anladım.Tam kapıdan çıkacaktım ki alimde ki bavulun elimden alınmasıyla duraksadım.AH! KOOKİE! Yerim seni diye içim geçirdiğimi sanmıştım herkesin bana bakıp kahkaha atmasını anlamadan önce.OF! yine rezil olmuştum.
Merdivenlerden koşup aşağıya inen ilk kişi olmuştum.Herkes geldiğinde ilk bavulları bagaja yerleştirdikten sonra Yoongi hyung konuşmaya başladı."Bu araba anca 5 kişiyi alabilir birilerinin kucak kucağa oturması lazım." Dediğinde Jin hyung Sürücü koltuğuna,Namjoon hyung onun yanına arka tarafa ise soldan sağa Yoongi hyung,Hobi hyung ve Kookie oturmuştu.
Jiminle ben ayakta kalmıştık.Birbirimize aval aval bakarken Jin hyung'un sesiyle harakete geçtik."Hadi çocuklar bakın geç kalıcaz ama!"demesiyle arka taraftan iki yanın kapısını açmıştık.Gelin görün ki Jimin'in açtığı yerde Yoongi hyung,benim açtığım yerde ise Kookie vardı.Jimin Yoongi hyung'un kucağına geçtikten sonra bakışlar bana dönmüştü.Jungkook hemen beni kucağına çekip kapıyı kapamıştı.
Bulunduğumuz durumdan Yanağımın kızardığını hissettim.Yan tarafa bakınca Yoongi hyung'un Jimin'i yan şekilde kucağına yatırıp Jimin'i kendi boynuna gömüp saçlarını okşadığını gördüm.ÇOK TATLI GÖRÜNÜYORLARDI! Jungkook onlara baktığımı fark etmiş olacak ki oda beni aynı şekilde yatırıp yüzümü boynuna gömdü.
Saçlarını okşamasıyla kendimden geçtim.Hayatım boyunca burda kalabilirdim.Ne diyorum ben? Tae kendine gel.Ama o kadar mayışmıştım ki göz kapaklarımla olan savaşı kaybedip uykuya dalmıştım.
[Jimin'i Hikayede Pembe saçıyla,Yoongiyi de siyah saçıyla hayal ederseniz mutlu olurum]
Ve soracağım bazı sorular var?
1-Yoonmin sever misiniz?
2-Bana önerebileceğiniz birşey var mı ficle alakalı?
3-Bölümler çok mu yavaş ilerliyor sizce?
4-Eklemek istediğiniz birşey var mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my angel ✘ vkook
Fanfiction"O kendinden kaçmak için koşardı hep, ben ise nefesim kesilene kadar ona koşardım."