15.Nereye Gidiyorum?

58 9 0
                                    


Abim saçlarımı kısacık gördüğünde şok etkisi geçirdi. Tabi bir de benden önce geldiği için yerlerde kan görmesiyle direk beni aradı. Çağırmasa daha sahilde saatlerce oturabilirdim.

''Buranın hali ne Sevda? Savaş mı çıktı. Yerlerde kan var. Saç var. Bir dakika kendin mi kestin saçlarını. ''
''Abi soru yağmuruna tutma istersen. Anlatacağım bi soluklanayım. ''

Olanları tek tek anlattığımda aksiyon filmi izlermişcesine gerilmişti. Saatler süren çabalarımla sakinleştirip Burak'la kavga etmemesi için engelledim. Sonra babamın Burak'ın söyledikleriyle yargılamasından bahsettiğimde tabi ki tek takıldığı nokta Asaf'ın söyledikleriydi.

''Sevda ne evlenmesinden bahsediyorsun. Ölürümde izin vermem. Okuyacaksın! ''
''Abi kurtulmak için söyledik anlasana. Tabi ki evlenmeyeceğim. Bir şey hissetmiyorum ona karşı. ''

Biraz olsun içi rahatlamış bir şekilde arkasına yaslandı.Sabahda dopru dürüst bir şey yiyemediğim için bayılacak duruma gelmiştim artık.Kalkıp buzdolabından bir şeyler çıkartıp atıştırmaya başladım.

İnternetimi açtığımda bir sürü bildirim düştü hızlıca.Arkadaşlarımdan gelen mesajlar çoğunluktaydı.Neden ayrıldığımızı soran en az yirmi tane mesaj vardı.Oysa tutup kimseye anlatmamıştım bile.Anasayfada gezinirken Burak'ın halinden çok memnun olduğunu farkettim.Tam hız fotoğraf paylaşmaya hayatını yaşamaya devam ediyordu.Fotoğrafların altına düştüğü notlarda ise bana laf değdirmeden geçmiyordu tabi.

Sıkılıp intertemi kapatacakken bir mesaj dikkatimi çekti.Bilmediğim bir isimden gelen bir mesajdı.''Senin adına çok üzülüyorum, acınacak haldesin.'' Sahte bir hesabı ciddiye alacak değilim ama kim olduğunuda deli gibi merak ediyorum.''Acınacak haldeysem neden beni bu kadar önemseyip mesaj atıyorsun?''Yazıp yemeğimi yemeye devam ettim.Bulaşıkları lavaboya koyup yatağıma yattım direk.Bana mesaj atan kişiden bir sürü fotoğraf geliyordu.Açıp baktığımda ise bugüne ait olup olmadığını bilmediğim fotoğrafları vardı.Hemde kızlarla.Altındada bir not ''Gerçeklerle yüzleşmen dileğiyle.'' Profile girmeye çalışsam bile giremiyordum artık.Çünkü çoktan engellemişti beni.

Asaf'ın bana geçmişte attığı mailleri okuma kararı aldım uyku tutmadığında.Girdiğimde ise yeni atılmış bir mail olduğunu farkettim.

12 Mart 2017, Asaf Ünal

''En acı anında,gözyaşlarını umut ışıklarının kurutacağını unutma.Yaşamanın kıymetini bilmek için kaybetmeyi bekleme.Mutluluğu uzaklarda,hayallerde,gelecekte arama,geçmişe takılma.Yaşadığın zamanın gelecek için kurguladığın hayallerden daha gerçekçi olduğunu anımsa.Hayallerini şimdiki zamanın gerçekliği ile süsle süsleyebildiğin kadar.Bir gün yaşamaya karar ver.Yaşamak için,mutluluğun için çabala.

Hayatın çabasız mutluluk lüksünü sunmadığını aklından çıkarma.Elde edebildiklerini her an yitirebileceğini,daim olanları kazanmanın yolunu ara.Daim olanın çok hassas olduğunu bilip nazikçe sar,sevgiyi sar ve koru gönlünde.Gönül yıkıp,gönlünün sağlam olmasını bekleme.Bir gün umudun temelleri ile hayatının rotasını gönlünün çizebileceğini aklından çıkarma.Aklını vicdanının hizmetine sun,kalbin fethetsin gönülleri o zaman.Kıymetini bilen de bilmeyen de sağolsun de yoluna devam et.Yaşamayı her daim umutla ayakta tutmayı bil,bilerek yaşa bir gün.

Hayata gözlerini açtığın her günün değerini hazmedip,gözle gördüğünü gönül ile sindir.Geçici olana hiç bitmeyecek gibi sarılırsan, yitirdiğinde sırtını çevirdiğin her şeye hayıflanırsın.Hayıflanmanın acısı sarar vicdanı.Dünyayı hiç bitmeyecek sanarken,sevdiğimiz her şeyi yitirirken geleceğe odaklı yaşayıp anı kaybettiğimizi bilmemek kabahat.Umudun gözlerini kör eden de yaşamı ertelemek değil mi zaten?

Yaşamın hiç ummadığın zamanlar ve kişiler ile can bulabileceğini unutma.Bir gün anlam bulamadığında,yaşamı umursamadığında kapında belirecek umudun ancak sen istediğinde geleceğini bil.Yaşamda kaybedenler umudunu yitirenlerdir.Umudunu yitirenler yaşamı farketmeden gün tüketenlerdir.Bir gün anımsarsın geçmişi hüzünler içini kaplar veya tatlı bir gülümse eşliğinde anılara açılırsın uzun sessizliğinde.Bir gün vazgeçersin amaçlarından o zaman sessizliği bozacak bir işaret gelmez kaderden.Bir gün umudunu sakladığın yerde tesadüfen bulursun,tesadüf değildir aslında bu, kaybetmediğin umudun doğru anı beklemesidir.


Bir gün seversin,sakladığın umutların gücüne sayısız katkıda bulunursun.Bir gün sevginin karakterinin yansıması olduğunu görürsün.Ruhun kadar sevebilirsin,iç dünyanın güzelliği kadar güzeldir sevgin de.Hayatı sevdiğin kadar sahiplenirsin.Bir gün tüm gücünü çekinmeden seven bir kalbin varlığına emanet edersin.Umuduna umudunu katar,zamanı adımlamaya devam edersin...''

Bu çocuk yazar falan olmalı, ya da çok güzel bir kopyacı.Videoda söyledikleri ve bunlar o kadar insanın kalbine dokunan cümleler ki.Masumluğu inanılmayacak gibi değil.

Telefon numarasına tıklayıp bir anda aradım.Amacım mesaj atmaktı ama içimden geldiği gibi davranmak istiyorum bu okuduklarımdan sonra.

''İyi geceler Asaf, şey mailini okudum.Yazdıkların gerçekten çok motive ediciydi.Bundan sonra mail atmak yerine yüzüme söyle bence.''Ne kadar gülümsesemde göremeyecekti.

''Dilim dolanmasa sana çok şeyler söylerim Sevda.Sahi abin bir şey demedi değil mi?''

''Anlattığımda delirdi ama göndermedim.Kavga edip ne yapacak.'' Bıraksaydın diye fısıltıyla söylesede anlamıştım.

''İyi yapmışsın muhatap olmamış olursunuz işte.Önemli bir şey yok değil mi?Gece aramazdında.Gerçi gündüzde aramazsın ama olsun.''Gülümsediğini hissedebiliyordum.

''Peki bundan sonra sadece önemli bir şey olduğunda ararım.'' Ben niye trip atıyorum bu çocuğa şimdi.Salak kafam.

''Ha-hayır Sevda.Yanlış anladın ya.''

''Asaf şaka yapıyorum her şeyi ciddiye alma.Hadi iyi geceler,tatlı rüyalar.''

''Oh bir an gerçek sandım.İyi geceler görüşürüz yarın.'' Telefonu kapattığım gibi kafamı yastığa gömdüm.Düşünürken çoktan dalmıştım uykuya.

********

Evdeki bağrış seslerini duyduğumda yataktan fırladım resmen.Odaya girmemle babam ve abimin hararetli tartışmasına şahit oldum.Asaf'sa onları izliyordu.

Ne oldu demeye kalmadan babam kolumdan çekiştirmeye başladı.

''Bırak ya ne yapıyorsun?'' Bağırsamda beni dinlemiyordu.Asaf'a yalvaran gözlerle bakmama rağmen mıh gibi sabitlenmişti olduğu yere.

''Sevda istesende istemesende benimle geleceksin.''Konuşmama izin vermeden sürükleyerek arabaya götürüyordu.Abim engellemeye çalışsada artık vazgeçmişti.Benim elbet döneceğimi biliyor çünkü.Arka koltuğa oturduğumda Asaf'ı da yanıma oturttu.

''Beni nereye götürüyorsunuz?''Pijamalarımla beni sürüklediklerinin farkındalar mı acaba.

''Bana tek kelime daha etme Sevda.O piç kurusundan kim koruyacak seni.Burak'ı öldürmediğime şükret.Kapa çeneni ve ne dersem onu yap.'' Hala uyku sersemi olduğumdan söyleyecek olduğum cümlelerimi toparlayamıyordum bir türlü.Susup yolun nereye varacağını merakla bekledim.

Huma KuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin