.13.

5K 156 3
                                    

İzel'den (1.5 ay sonra)
Ablamın bir anda sözlenmesi olayı ev halkına Kanar ve beni unutturmuş gibiydi. Bu bir yandan çok iyiydi, belki de bunun kıymetini bilmeliydim.

Kaç gün geçmişti ve ben hala takip edildiğimi Kanar'a söylememiştim. En çok korktuğum tahmin edilebileceği gibi tepkisiydi. Onun için can almanın zor bir şey olmadığının artık son derece farkındaydım. Kafamdaki düşünceleri kovalayıp gülümsedim.

"Eniştem benim be!" diye bağırdım. "Şuranın güzelliğine bak."

Ailecek damat tarafının alacağı evi geziyorduk. Ev tam anlamıyla muazzamdı. Odalar gezilirken ablamla beraber evin büyük bir odasında beraber kaldık.

"Abla" dedim tebessüm ederek. "Hep mutlu olmanı istiyorum. Doya doya tadını çıkar. Hiçbir şeyin istemediğin gibi olmasına izin verme."

"Murat'ın beni uzun süredir sevdiğini biliyorsun." dedi sakince odanın tavanına bakarken.

"Benim için önemli olan onun duyguları değil..."

"Şuan onun aşkına aşığım İzel" dedi ablam omzumdan tutup sarılırken. "Çok güzel şeyler hakediyor."

"Abla..."

"Seni seviyorum kuzum" diyerek fısıldadı kulağıma. Durumu kabullenerek susmak istemesem de onun için öyle yaptım. Odaya bir anda Murat abi girdi.

"Baldız" dedi neşeyle. Adamın gözleri bile kahkaha atıyordu. "Ablanın beğenmediği bir şey mi var?"

Ablama baktım hemen. "Yok, ben de tam onu sormuş güzel bir cevap almıştım" dedim.

İki gün önce de abim nişanlandığı kızla düğün günlerini belirlemişlerdi. Her şey çok hızlı oluyordu ve bu bir hayli garipti.

"Esra, sorun yok değil mi?"

Ablam samimi gülümsemesiyle "Aksine" dedi. "Her şey çok güzel Murat."

Yakınlaştılar.

"Her şey için teşekkür ederim" dedi ablam, ben de anında odadan çıktım.

Babamın koluna girip sohbetlerini dinlemeye başladım.

"Ev gerçekten güzel, hoş, huzurlu. Tam Esra'nın istediği gibi. Yeterince beğendiğini söyledi" dedi babam ama devam etti. "Yalnız biraz nişanlılıklarını bekletsek sorun olmaz değil mi? İlk önce oğlanın yuvasını kursam..."

Murat abinin babası babamın sözünü kesti anlayışla. "Hiç sorun yok. Oğlan beklemeye hevesli zaten."

Babam kahküllerimi karıştırıp annemle bakıştı. "Baba arabanın anahtarını verir misin?" dedim fısıldayarak. Hemen elime uzattı. Ayakta çok yorulmuştum gün boyu.

"Herkese selam diyeyim!" duyduğum ses Murat abinin kardeşi Kaya'ya aitti. Göz göze geldiğimiz an gözlerimi kaçırıp babama döndüm.

"Baba koptu bacaklarım. Arabadayım ben."

"Tamam kızım."

Arabaya biner binmez gün boyu yüzümde tutmak zorunda olduğum tebessümümü sildim ve Kanar'ı aradım.

"Efendim" sesi net çıksa da etrafından gelen sesler iyi değildi.

"Neredesin Kanar?" diye sordum kısaca.

"Yarkın" dedi sakince. "Aptal herifin teki, zırıl zırıl ağlıyor..."

"N-neden?"

"Bir şey söylemiyor" dediğinde sesinden çıkan öfkeyi hissettim. "Sanırım el kaldırıyordum ona az önce, son anda farkına varıp odadan çıktım."

Kıtlama ŞekeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin