18. Bölüm Asla

157 17 2
                                    

Multi Ateş ve Melisa⬆⬆⬆

"Tebrik ederim çocuklar
yakışdınız" dedi öğretmen. Böyle öğretmenden böyle cevab normal.
"Teşekkür ederiz öğretmenim" dedi Can gülümseyib. Yerlerimize o arkaya ben Zeynebin yanına geçtim. Ateşe bakmıyordum. Yada bakmamaya çalışıyordum.
"Ne çeviriyosun Melisa?" Zeyneb kalemi oynatarak benden sordu.
"Sonra anlatırım." Dedm. Sinsi bir bakış atıb işine geri döndü.

"Evet Arkadaşlar bu gün sizlerle bir şey yapıcağız" dedi öğretmen ayağa kalkıb masaya yaslanarak.
"Ne hocam?" Sordu karşıda oturan bir kız.
"Şimdi şöyle her kes duygularını yansıtan bir şiir okuyucak. Sizde o şiirde arkadaşınızın ne hissetdiyini anlatıcaksınız. Yanı kısaca karşınızdakının duygularını anlamaya çalışıcaksınız. İlk kim geliyor?" Dedi öğretmen. Aslında güzel fikir. Amma şimdi kendi duygularımı çözemiyorum başkalarının duygularını çözmeye nasıl çalışıyım?

"Melisa bu aralar duygudan-duyguya giriyor bence onu anlamağa çalışmak kulağa hoş geliyor." Bu iğrenç sesin sahibi Gizemdi.
"Hiç olmasa o Duygudan-duyguya giriyo. Erkekden-erkeğe diyil" dedi Zeyneb arkaya bakıb. Ouu' thug life' işte bu' yürübe kim tutar seni' gibi sıfatlar kullanıyordu arkadaşlar. "Ne diyorsun sen ya?" Diye cırladı.

"Hey-hey kavga istemiyorum dersimde. Melisa gelmek istermisin?" Dedi öğretmen. Başka çarem yoktu çıkıcakdım. Ayağa kalktım yazı tahtasının karşısına geçtim. Geçenlerde bir şiir okumuşdum. Okudukcada ağlamıştım. Çünki her şeyiyle beni anlatıyordu. Onu söylemeye karar verdim. Derin nefes alıb gözlerimi kapatdım.

Ağladığımı söyleme Anne
Ağladığımı kimseye Söyleme Anne
Onlar Beni Güçlü Biliyor
Onlar Beni En zor Günümde bile Ayakta Biliyor
Ben Aslında Gülerek Geçirdiğim Her Günün Akşamı Evde Ağlarken
Onlar Benim içimin Sızladığını Yüreğimin Yandığını Bilmiyor

Ağladığımı kimseye Söyleme Anne
Onlar Beni Kral Biliyor
Onlar Beni Kızdımmı Dünyayı Yakacak insan Biliyor
Ben Aslında Onun Gözlerine Bakmaya Bile Kıyamazken
Onlar Benim Bir Erkek Uğruna Üzüleceğimi Tahmin Bile Etmiyor..

Ağladığımı kimseye Söyleme Anne
Onlar Beni Ağlamaz Biliyor
Onlar beni Üzüldümü Bulunduğum şehri Bulutlar Kaplar Biliyor
Ben Aslında Odama Kapanıp Sitem Duygusuyla Bir Köşede Sinerken
Onlar Beni Hiç Birşeyin Sarsacağını Akıllarının Ucuna Bile Geçirmiyor

Ağladığımı kimseye Söyleme Anne
Onlar Bunu Hiç Bilmiyor
Onlar için Ben En Sağlam Köprüden Daha Sıkı Bağlıyımdır Hayata
Ben Aslında Ölümle Yaşam Arasındakı ince Çizgide Bir Oyana Bir Buyana Giderken
Onlar Hala Benim için Hayatın Büyük Bir Hayal Kırıklığı Olduğunu Bilmiyor...

Söylerken yine duygulanmışdım. Gözümden bir yaş düştüğünün bile farkında diyildim. Gözümü açtığımda onun kahve rengi gözlerini gördüm. İlk defa bana öyle bakıyordu. Ne nefretle ne sevgiyle, alaylıda diyil çapkında diyil adını koyamadığım kadar çok güzel bakıyordu o gözler. Burda daha fazla dayanamıyıcaktım. Kendime geldim gözümün yaşını sildim.

"Pardon çıka bilirmiyim?" Diye sordum öğretmene bakarak.
Başını evet anlamında salladı. Kapıdan çıkar çıkmaz hızlı adımlarla kızlar tuvaletine yöneldim.

Hemen içeri girip duvara yaslandım. Dökemediğim yaşları dökmeğe başladım. Kalbim acıyordu hemde çok acıyordu. Bir bıçak saplanmışda her kıpırdandığımda daha çok yakıyor sanki. Kapının açılma sesini duyunca hemen gözlerimi sildim. Hiç kimsenin beni böyle görmesini istemiyordum. Bulanık gözlerim keskinleşince onu gördüm. Burada ne yapıyordu?

Karanlığın TonuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin