Multimedya Can Coşkun⬆⬆⬆
İnsan hayata gelince ilk önce Annesini Banasını görür onları sever. Ablası kardeşi varsa sever. Sonra birazda büyür arkadaşları olur onları sevmeye başlar. Sonra Genç olub karşı cinsde birini sever aşık olur. Karşılıklı bir-birini sevib evlenirler. Çocukları olur çocuklarını sevirler. Hayat böyledir sevgi doludur. Amma ben bunları hiçbirini yaşayamayacaktım. Mahkumdum. Sevmeye izinim yoktu. Sevsem karşımdakı ölür. Sevsem insanlar yıkılır. Sevgimi belli etmemeliyim.
"Sana sevdiyin insanları öldürüceyimi demiştim dimi Melisa? Her gün her gece bu korkuyla yüzleşiceksin. Sevemiyeceksin. Sevsen o insan ölücek."
Bu sözler kulağımda çınlıyordu. Kelime-kelime sözleri hiss ediyordum. Her düşündüyümde kalbim ağrıyordu. Teyzem benim yüzümden öldü. Canımdan çok sevdiyim kardeşim Doruğum benim yüzümden öldü. Gözlerim dolmuşdu. Gözlerimi açmıyordum. Açamıyordum korkuyordum. Gözümden yaş süzülünce gözümü açtım.
Villadakı bana verilen odadaydım. Sağa döndüğümde koltukta uyuyan Ateşi gördüm uykusunda bile sinirli çatık kaşda uyuyordu. Burnumu çekdiğimde gözlerini açtı. Onu görünce çabuk yüzümü ellerimle sildim.
Ayağa kalkmaya çalıştım. Ayağa kalkıb yanımda oturdu. Bana bakıyordu amma çok derin bakıyordu. Kaşlarını çatmış gözlerimin içine bakıyordu. Sanki bir şeyi çözmek istiyormuş gibi.
"Bana anlatmak gereken bir şey var bence." Dedi sessizliyi bozarak. Başımı onaylamazca salladım.
"Melisa ne oluyo?" Dedi ciddi bir şekilde. "Hiçbişey" dedm ayağa kalkıb. Kolumdan çekti kucağına düşdüm. Boğazımı temizledim "Ne yapıyorsun?" Dedm kısık sesde. "Anlat!" Dedi hala kaşlarını çatmış şekilde. Kötü Anılar gözüme gelince gözümü kapayıb dahada sıktım gözlerimi."Lütfen hiç bir şey sorma. Kendime gelmeliyim" dedim. Hiçbişey söylemiyor öylece bakıyordu bana. "Pekala" dedi. Üstünden kalktım oda kalktı ensesini kaşıyarak telefonunu alıb baktı. "Saat hala 05:08 uyu sən birazda" dedi. Başımı onaylar bir şekilde salladım. Yatağa keçib üstümü kapatdım. Gerçekten düşünmek istemiyordum uyumak istiyordum. Bir tarafım yine kaç git diyor. Bir tarafımda artık kaçmayı bırak yüzleşmeyi öyren diyor. Kalıcaktım gitmiyecektim. İyi insanlar bulmuşken yine kaybetmiyicektim. Gözlerimin kapanmasına izin verdim.
Gözlerimi açtığımda Zeyneb benim dibinde durmuş gözlerini pörtlek bir şekilde açmış bana bakıyordu. Güldüm "Kızım niye öyle bakıyorsun ya?" Dedm onu iterek. "Benden rahatsızlanıb uyanman için." Dedi.
"Çok başarılı oldu tebrikler" dedm alkışlayarak. Sinsice baktı ve "Halada rahatsz ede bilirim. Bu sefer ellerimle" dedi ellerini yukarı kaldırarak. "Tamam-tamam hiç bişey istemiyorum." Dedm hızlıca. Güldü bende güldüm. Sonra yüzü gülümsemeye dönüşdü. "İyi misin Melisa?" Dedi kısık ses tonuyla. Endişelendiyi belliydi. Amma her şeyi anlatıb onu üzemezdim. Elimi eline koydum"İyiyim. Boş ver sadece Ateşle kavga edince üstüme geldi bende panik atak geçirdim heralde" dedm. Bi bakıma yalan söylemiyordum. Amma Ateş olan tarafı yalandı. Yalan söylemeyi hiç sevmem. "O ayrı muamma. Ateş böyledir. Yapcak bir şey yok. Neyse hadi kalk üzerini değiştir aşağıya in Muratla ben güzel kahvaltı hazrladık." Dedi ayağa kalkıb. "Ouu Muratla kahvaltı hazırlamalar, yakınlaşmalar falan-filan. Soluğu evlilik idaresinde alıcaksınız qaliba." Dedm pis-pis sırıtarak. Kötü-kötü baktı o bakışı biliyorum üstüme atlanıb beni boğucaktı. Üstüme yavaş-yavaş geliyordu. "Tamam-tamam şaka yaptım. Seni çok seviyorum kalkıyorum." Dedm ellerimi yüzüme tutarak. "Ha şöyle yola gel" dedi gülümseyerek "Şimdi kalk" dedi kötü-kötü bakarak. Dışarı çıktı bende kalkıb banyoya gitdim. Çok bitkin görünüyordum duş almağa karar verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Tonu
Novela JuvenilMelisan kötü geçmişini atlatarak yeni hayatı, yeni evi, yeni okulu yeni arkadaşları Ve o "Ateş Akgül" kalbini fet etdiği adamın yanına geldi. Amma geçmişi onun peşini bırakıcakmı? Acı çektiricek, ağlatıcak. Peki Melisa hala sevecekmi? Vazgeçecekmi...