Umutsuz❤️

Kalbi kırık

Eylül: Bu kadar mıydı?
Ali Asaf: Nasıl yani hiç birşey demicek misin?
Eylül: Ne dememi bekliyorsun?
Ali cevap veremeden Eylül anahtarı aldı kapıyı açtı ve gitti. Ali şaşkin bir şekilde kaldı Eylülün  daha başka bir tepki vermesini bekliyordu.
~
Eylül odasına gitti üstünü değiştirdi ve Baharın odasına gitti.
Eylül: Bahar sana birşey anlatmam lazım.
Bahar: Anlat tabi. Ali Asafla mı ilgili?
Eylül: Evet onunla ilgili. Şöyle oldu ben ameliyattan çıktığım an beni kolumdan tuttu ve bi odanın içine kitledi ve beni dinlemezsen bu odadan çıkamıcağız dedi. Bende kulaklarımı tıkadım ama tabi yine dediklerini duydunum.
Bahar: Ne dedi çabuk söyle.
Eylül: Bir beklersen devamını anlatıcam. Dedi ki ben o kızla babam yüzünden beraber olmak zorunda kaldım onu hiç sevmedim hep seni düşündüm evlendik ama boşandım çünkü seni hiç bir zaman unutamadım seni çok seviyorum.
Bahar: Ayy adam çok romantik sen ne cevap verdin?
Eylül: Bukadar mi diceklerin dedim.
Bahar: Eylül n'aptın sen öyle mi cevap verilir?
Eylül: Ne yapsaydım Bahar beni aldatmış bir adama bende seni çok seviyorum affetim seni diye boynuna mı sarılsaydım?
Bahar: Tabi öyle değil de ne biliyim sende haklısın ama ona hiç bir zaman şans vermicekimsin?
Eylül: Sanmıyorum belki veririm bilmiyorum ama benim kalbimi kırdı ve nezaman tüm parçalar birdaha birleşir bilmiyorum.
Bahar: Kendine zaman ver düşün ben her zaman senin yanındayım.
Bahar ve Eylül birbirlerine sımsıkı sarılır.
~
Eylül acile Bahar da Oğuz'un odasına doğru gitmiştir. Oğuz'un odasının kapısına vurur.
Bahar: Müsait misin?
Oğuz: Tabi gel Bahar.
Bahar: Ali Asaf bu sabah Ali ve Eylülün arasında geçenleri söyledi mi?
Oğuz: Söyledi Eylül de baya acımasız cevap vermiş?
Bahar: Öyle de zamanında Ali onun kalbini kırdı ve o kırık kalp hala duruyor.
Oğuz: Öyle de ne biliyim ben, Ali Eylülün onu dinlediğinde ona kesin hak vereceğini düşünüyordu.
Bahar: Aliyede üzüldüm şimdi ama ona söyle asla vazgeçmesin çünkü Eylül çok inattır ama Ali Asafı çok seviyor biliyorum.
Oğuz: Tamam Aliye söyleyim de inşallah Eylülün bu inadı bi yerde son bulur.
Bahar: Inşallah.
~
Oğuzun işi bitmiştir ve eve gider. Ali Oğuz'dan önce eve ulaşmıştır.
Oğuz: Nasılsın Kardeşim?
Ali Asaf: Pek iyi sayılmam Eylül beni öyle çuval gibi koyunca. Sen?
Oğuz: Iyim de Ali yani kız haklı heralde boynuna sarılmasını beklemiyordun.
Ali Asaf: Beklemiyordum ama keşke öyle yapsaydı. Bence ben daha fazla zorlamıyım.
Oğuz: Sana faydalı bir bilgim var ama yani madem sen vazgeçtin Eylülden söylemiyim gerek yok.
Ali Asaf: Çabuk söyle!
Oğuz: Tamam tamam söyleyim. Bahar dedi ki Eylül Ali Asafı hala seviyor ama inatlığından öyle yapıyor. Ali Asaf kesinlikle vazgeçmesin diyor.
Ali Asaf: Gercekten öyle mi dedi Bahar?
Oğuz: Evet odama geldi konuştuk aynen bunları dedi.
Ali Asaf: Sizde Baharla baya bi iyi anlaşıyorsunuz sendemi Bahara bi sevgilik teklifi etsen. Gülerek söyler.
Oğuz: Ali burda konu ben değilim bak giderim ondan sonra Eylül hakkında bişey duyamazsın.
Ali Asaf: Tamam Tamam seninlede uğraşmaya gelmiyor.
Oğuz: Acıktım ben yemek mi yesek?
Ali Asaf: Güzel konuyu çevirdin(Ali gülerek söyler). Evet yesek iyi olur.
Oğuz ve Ali Asaf yemeklerini yer ve televizyon izleyip yatarlar.
~
Bu arada tabiki Bahar da boş durmayıp Esma ile Eylül hakkında konuşup, Ali ve Eylül için bir pilan yapıyorlardı. Tabiki bu konuşmayı Eylül hastaneden gelmeden önce yapıyorlardı.
Esma: Nasıl tepki vermiş öyle ya.
Bahar: Evet de haksız mı Esma hep onun kalbini kırıyorlar Eylül çok güçlü ama her gücün bir sınırı vardır.
Esma: Haklısın Bahar ama Eylül Aliyi seviyor ben biliyorum bişeyler mi yapsak?
Bahar: Bende biliyorum sevdiğini ama inat işte. Ne yapabiliriz ki?
Esma: Acaba ne yapabiliriz Ali ve Eylül için.
Bu cümleleri söylerken odaya Eylül girmişti ve herşeyi duymuştu.
Eylül: Ali ve Eylül diye bişey yok bişey yapmayın karışmayın da.
Esma: Ben sadece sen Aliyi seviyorsun diye sadece şey.
Eylül: Ney şey Esma karışma bana ben sevmiyorum Aliyi bir daha böyle birşey dersen yanıma gelme.
Eylülün bu sözleri üzerine Esma ağlayarak odasına gider sadece arkadaşının iyiliğini düşünmüştü kötü bir amaçı yoktu. Eylül de aslında bu kadar sert konuşmak istememişti sadece sinirlenmişti ve söyledikleri için çok üzülüyordu çünkü Esma Eylülün hep yanında olmuştu her kötüsünde ve her iyisinde.
Bahar: Beyendin mi yaptığını!
Eylül: Sadece sinirlendim ben öyle söylemek istemedim ki ona.
Bahar: Sadece sinirledin öyle mi Esma senin hep yanındaydı sen kıza nasıl davranıyorsun en iyisi bende gidiyim yoksa banada patlar matlarsın gerek yok.
Eylül: Bahar bi dinle...
Eylül cümlesini bitiremeden Bahar Esmanın yanına gider ve beraber Esmanın odasında yatarlar Eylül de üzgün bir şekilde kendi odasına gider yatar ve en sevdiği iki kişiye kendini nasıl affetirceğini düşünür ve o arada uyuya kalır.
~
Sabah kendini affettirmek için Eylül çok güzel bir kahvaltı sofrası hazırlar Esmanın odasına gidip onlara konuşmaya çalışır.
Eylül: Ben çok özür dilerim ben öyle yapmak istemedim Esma seni hiç bir zaman bilinçli üzmek istemem. (Üzgün bir şeklide söyler)
Esma: Acaba affetsek mi Bahar?
Bahar: Bilemedim sen bilirsin.
Esma: Kahvaltının kokusu buraya kadar geliyor bence affedelim.
Eylül Esma ve Baharın arasına girer yatağın üstünde ve birbirlerine sımsıkı sarılırlar.
Eylül: Biliyorum iyi düşünüyorsunuz ama ben Aliyi n'kadar çok sevsem de olmaz yapamam.
Esma: Tamam Eylül sen nasıl mutluysan bende öyle mutluyum hep yanındayım ben senin.
Eylül: Seni çok seviyorum Esma.
Eylül ve Esma bir daha birbirlerine sımsıkı sarılırlar.
Bahar: Ben neyim burda kötü cadı mı?
Eylül: Gel sende gel kıskandı.
Hepsi güler. Kalkıp Eylülün hazırladığı sofraya otururlar tam yeme başlarlar ki zil çalar.
Eylül: Ben bakarım.
Eylül kapıyı açar ve elinde bir büyük demet çiçek ile duran bir kuryeci vardır.
Kuryeci: Eylül Erdem için bir paket var.
Eylül: Benim de kimden bu çiçekler?
Kuryeci: Bilmiyorum sanırım içinde bir not var. Şuraya bir imza alabilir miyim.
Eylül imzayı attar ve kuryeci gider notta şu yazar:
Denizgözlüm sana doyamadım ama elimden gelen herşeyi yapıcam sana kavuşmak için umutsuz görüneni başarıcam. Seni çok seviyorum.